Türkiye, 1996 yılında ilk kez katıldığı
Avrupa Şampiyonası'yla birlikte, elemelerine katıldığı 7 turnuvadan 4'ünün finallerinde mücadele edebildi. Ay-yıldızlılar, 2000
Avrupa Şampiyonası ve 2002 Dünya Kupası finallerine art arda katıldıkları dönem dışında hiçbir zaman peş peşe büyük turnuvalara katılma başarısını gösteremedi.
A Milli Takım'ın son 13 yılda sergilediği bu performans ve Ay-yıldızlıların son olarak
2010 Dünya Kupası Avrupa Elemeleri 5. Grup'ta finallere gitme şansını zora sokması, aynı kabusu akıllara getiriyor.
Türkiye, 1996 yılında Fatih Terim'in
teknik direktörlüğünü yaptığı kadroyla İngiltere'deki Avrupa Şampiyonası'na ilk kez katılırken, gruplarda yaptığı 3 maçta da yenilerek, şampiyonaya
erken veda etmişti. (A) Milli
Futbol Takımı, Avrupa Şampiyonası'ndan sonra 1998 Dünya Kupası finalleri için mücadele ettiği Avrupa elemeleri 7. Grup'ta
Hollanda ile
Belçika'nın arkasında kalarak,
Fransa'ya vize alamamıştı. Fransa 98'e katılamayan millilerin en başarılı olduğu dönem, 2000 Avrupa Şampiyonası ve 2002 Dünya Kupası oldu.
Ay-yıldızlılar, 2000 yılında Hollanda-Belçika ortaklığında düzenlenen Avrupa Şampiyonası ile 2002'de
Güney Kore ve Japonya'nın ortaklaşa evsahipliği yaptığı Dünya Kupası finallerine peş peşe katılma başarısı gösterdi.
2002 Dünya Kupası'nda büyük bir başarıya
imza atarak, dünya üçüncülüğüne ulaşan milli
takım, bir sonraki şampiyona olan 2004 Avrupa Şampiyonası finallerine gitmek için yaptığı play-off maçlarında Letonya'ya elenerek, büyük bir turnuvayı daha pas geçmiş oldu.
Türkiye, Portekiz'in evsahipliği yaptığı 2004 Avrupa Şampiyonası'na katılamamanın şokunu kolay atlatamadı. (A) Milli Takım, 2006 yılında Almanya'nın düzenlediği
dünya kupasının elemelerinde Ukrayna'ya geçilmiş, play-off müsabakalarında ise
İsviçre'ye elenerek, büyük bir şampiyonaya daha katılamamıştı.
Almanya'nın düzenlediği son dünya kupasında mücadele edemeyen Türkiye, bu ülkede yaşayan çok sayıda gurbetçi vatandaşını üzmenin yanı sıra, 2002 kazandığı dünya üçüncülüğü unvanını evsahibi ülkeye kaptırmıştı. Türkiye, gurbetçi vatandaşlarının çokluğu nedeniyle bu turnuvanın ikinci evsahibi olarak nitelendirilmişti.
YİNE AYNI KABUS MU?
İsviçre-
Avusturya ortaklığında geçen yıl düzenlenen Avrupa Şampiyonası'nda attığı son dakika golleriyle Avrupa 3.'lüğüne uzanan Türkiye'nin gelecek yıl Güney
Afrika Cumhuriyeti'nin evsahipliğinde düzenlenecek 2010 Dünya Kupası'na katılamama riskinin olması,
spor kamuoyunda ''Milli takım şeytanın bacağını bu sefer de kıramayacak mı?'' sorularına neden oluyor.
Ay-yıldızlılar'ın gelecek yıl Dünya Kupası'nda yer alabilmesi için grupta kalan son iki maçında galip gelmesi dahi yeterli değil. Milliler, 10
Ekim Cumartesi günü Belçika'yı, 14 Ekim
Çarşamba günü Ermenistan'ı yenmesinin yanı sıra grupta ikinci sırada yer alan
Bosna-Hersek'in 2 maçta da galip gelmemesini bekleyecek.