Macaristan kâbusumuz olmasın

16 Kasım 2005'te Şükrü Saracoğlu Stadı'nda oynanan Türkiye-İsviçre maçında çıkan olaylar hâlâ hafızalardan silinmedi. FIFA, Türkiye'nin buna benzer bir olaya daha karışması halinde eski cezayı uygulamaya koyacak.

Macaristan kâbusumuz olmasın

Şükrü Saracoğlu Stadı'nda 16 Kasım 2005'te oynanan İsviçre maçında çıkan olaylar neticesinde ağır ceza alan Türkiye'nin, aylardır devam eden sürgün hayatı nihayet bitiyor. Çarşamba günü İnönü Stadı'nda Euro 2008 yolunda Macaristan'ı ağırlayacak olan Ay Yıldızlı ekibimizi bir çok açıdan kritik bir sınav bekliyor. İsviçre olayları sebebiyle A haberleri'>FIFA'nın verdiği 6 maç seyircisiz ve tarafsız sahada oynama cezasını uzun uğraşlar sonucunda 3 maça indirerek adeta şartlı tahliye olan Türk futbolunu hem sahada hem de saha dışında büyük tehlikeler bekliyor. Malta karşısında alınan beraberliğin ardından Euro 2008 yolunda büyük bir avantaj kaybeden Ay-Yıldızlılar, aynı zamanda İsviçre maçında yaşanan olaylardan ötürü FIFA'ya karşı kendini temize çıkarmaya çalışacak. Türkiye'nin 6 maçlık cezasını şartlı olarak 3'e düşüren FIFA, Macaristan maçının yanı sıra daha sonra kendi evimizde oynayacağımız Yunanistan ve Bosna-Hersek karşılaşmalarında herhangi bir olumsuzluk gördüğü takdirde daha önce verdiği 6 maçlık cezayı yürürlüğe koyacak. FIFA'nın tehdidi altında maçlarını oynayacak olan A Milli Takım, sahada ise 3 puanları toplamak için ter dökecek. Milliler, gruptan çıkabilmek için özellikle Norveç ve Yunanistan maçlarını mutlaka kazanmak zorunda. FIFA'nın hiç şakası yok FIFA Hukuk Kurulu'nun şartlı tahliyesinde yer alan, "Şayet ülke sınırları içerisinde oynanacak ilk resmi milli maçta en küçük bir olay çıkarsa, affedilen 6 maç seyircisiz ve tarafsız sahada oynama cezası yeniden yürürlüğe girer." maddesi Türkiye'yi tedirgin ediyor. Şimdiye kadar tarafsız sahada ve seyircisiz oynadığımız 3 maçta da herhangi bir olayın yaşanmaması üzerine FIFA'dan geçer not alan Türkiye, Macaristan'ı da en iyi şekilde ağırlayıp İsviçre maçının izlerini unutturmaya çalışacak. Aksi halde İsviçre maçındaki olaylara benzer hadiselerin tekrarlanmayacağına dair FIFA'ya garanti vererek cezamızı şartlı olarak 3 maça düşürmeyi başaran Türkiye Futbol Federasyonu'nun başı yine ağrıyacak. Çünkü FIFA, Türkiye'nin cezasını indirirken tarafsız sahada oynadığımız üç maçın yanı sıra yapacağı resmi olmayan maçlarda da herhangi bir vukuat meydana gelmesi durumunda eski cezanın aynen geçerli olacağını deklare etmişti. FIFA Başkanı Blatter ise şartlı tahliyeyi andıran bu ceza indirimi sırasında bir daha bu tür olayların yaşanmaması için UEFA Asbaşkanı Şenes Erzik'ten kefil olmasını istemişti. Erzik, FIFA'nın cezamızı indirdiği gün şu açıklamayı yapmıştı: "Haluk Ulusoy ve ben çok gizli bir şekilde çalıştık ve cezanın indirilmesini sağladık. Bundan sonra herkesin aklını başına alması lazım. Çünkü yapılan bu indirim, şartlı bir indirim. Zaten indirimden önce Blatter bana 'Kefil olur musun?' dedi. Ben de kefil oldum." Milli Takımımızı sahada da büyük tehlikeler bekliyor. Malta gibi zayıf bir rakibe 2 puan kaptıran Fatih Terim ve öğrencilerinin gruptan çıkmaları için Norveç ve Yunanistan'ı da yenmeleri şart oldu. Puan eşitliği halinde üçlü averajın devreye gireceği düşünüldüğünde Türkiye'nin, 17 Ekim'de İstanbul'da Yunanistan'ı, 17 Kasım'da da Norveç'i deplasmanda yenmesi gerekiyor. [MAÇIN ARDINDAN] Ulusoy: Sadece iki puan kaybettik! Türkiye'nin Avrupa futbolunun en güçsüz takımlarından biri olarak gösterilen Malta'ya 2 puan kaptırması Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy'u da şoke etti. Maçtan sonra teknik heyete ve oyunculara moral vermeye çalışan Ulusoy, "Bu beraberlik her şeyin sonu değil. Geçmişte zor zamanlarda büyük başarılara imza attık. Artık bütün maçları kazanacağız." dedi. Bu arada Milli Takım dün yurda üzgün döndü. 'Türkler bizi ciddiye almadı' Türkiye'den 1 puan koparan Malta'da adeta bayram var. Ada'da en çok tiraj yapan The Malta Times Gazetesi, "Kurtuluş Günü'nde gelen zafer" başlığını kullanırken "Bu kadar taraftar beklemiyorduk ama stada gelen herkes evlerine mutlu döndü." ifadelerine yer verdi. Ada'nın önemli bir diğer gazetesi İndependent Gazetesi ise "Türkler ciddiye almadı, Malta inadı ve inancıyla zafer kazandı." başlığını kullandı. Malta kadrosunda fırıncı bile var Türkiye'nin, toplam nüfusu 400 bin olan Malta'yı ye- nememesinin yankıları sürürken ada temsilcisindeki oyuncuların büyük çoğunluğunun amatör olması dikkat çekti. Malta'nın önceki günkü kadrosunda yer alan isimlerden sadece kaleci Haber, Dimech, Mifsud, Schembri, Pace ve Muscat profesyonel. Buna karşılık ilk golü atan Said kimyacı, Woods turizmci, Mallia su tesisatçısı, yedek bekleyen Pullicino ise fırıncı. Golü atan Schembri maçtan önce diskoda sabahlamış Malta'nın ikinci golüne imza atan Schembri'nin maçtan bir gün önce sabaha kadar gece kulübünde eğlendiği ortaya çıktı. Futbol hayatını amatör olarak sürdüren birçok Maltalı oyuncunun kampa son anda katıldıkları öğrenildi. Malta'da yaşayan bir Türk vatandaşı, Schembri'nin gece yarısına kadar eğlendiğini belirterek, "Bizimle aynı mekânda eğleniyordu. Sonra hocası aradı ve kampa çağırdı. Schembri de bunun üzerine kampa katıldı." dedi. Schembri'nin golü attıktan sonra yine aynı gece kulübünde eğlendiğini kaydeden Türk taraftar, "Bizimkiler günlerce kampta kalıyor; ama bir türlü istenilen performansı gösteremiyorlar. Malta'da yaşayan Türkler olarak bu sonuç bizi çok üzdü." sözleriyle Ay-Yıldızlı oyunculara sitemini dile getirdi. Bu arada Malta'nın ilk golünü atan Brian Said ise, "Türkiye'ye gol atmak benim için büyük bir onur. Golü attıktan sonraki anlar, hayatımın en güzel anlarıydı. " şeklinde konuştu. ZAMAN
<< Önceki Haber Macaristan kâbusumuz olmasın Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER