Memurun
pazartesi sabahı sendromu gibiydi. İsteksiz, halsiz, umutsuz, zevksiz. Ve verimsiz.
Takımlar "Devre arasında ne yaptılar?" diye soranlara en iyi
yanıt dünkü oyundu.
Futbolun
futbol olmaktan çıktığı, dibe vurduğu bir tablo. Ligin zirvesindeki, hem de adı
Fenerbahçe olan bir takımla, idealist ve geleceği olan Avcı'nın ilk yarıda taktir toplayan takımı, sabırları zorluyordu.
Dört gol, bu maçta mucize. Asla inanmayın.
Ya
seyirci.
Onlar kimi zaman "Yuh" diyerek ya da ıslıklayarak, kötü futbola ne kadar tavır koysalar da, işte onlar da formsuzdular. Bir şeyi değiştiremediler. Son çeyrekte gelen goller olmasa, aldatan gecenin kandırılmış insanları gibi mazlumu oynayacaklardı çıktıklarında çaresiz.
Alex yoksa Fenerbahçe yok; herkesin ortak kanısı. Bir kez daha bu saptama doğrulanıyordu. Onsuz olmuyor. Zico da onsuz yeni bir şey üretemiyor.
Devre arası iyi geçmedi
Alex yoksa
Semih yok.
Carlos idare ediyor. Ali Bilgin yönetemiyor.
Lugano potansiyel hata deposu.
Maç kurtaran Deivid, asla yok sahada.
Motivasyon denen futbolun en
baba terimi, ayaklar altında.
Geri dönen, kabus gibi olacak ama Fenerbahçe'nin bu tarz
takımlara karşı olan zaafiyeti. İlk yarıda da buna benzer oynayıp, kaybetmemişler miydi?
Uğur'un hırçın çalımları, ya da onun ilginç top kayıpları ile avunuyoruz. Yani heyecanlanıyoruz. Hiç yoktan iyidir diyerek.
Fenerbahçeliler, umudu duran toplara bağlamış, "Olursa oradan olur" diye Carlos'un ayağına bakıyor. O da topları ya dağlara taşlara, ya da Deivid'in kasığına vuruyor.
Fenerbahçe'nin devre arasını iyi geçirmediği kesin de, ya Belediye.
Onlar sanki
mesai mi yapmışlar?
Yooo, onlar da bu ortama ayak uyduruyorlar. Geçiniyorlar bu kısır durumdan. Sadece Erman Kılıç'ın ayağına top geldiğinde ısınıyor ortalık. Bir de Sertan sol kanattan akmaya çalışıyor. Skor tam bir aldatmaca.
Nitekim, biz umudu kesmişken, peş peşe goller geliyor.
Bu karmaşık ortamdan İlyas ve Gökhan ile tam nemalanacakken Belediye, can havli ile iki gol geliyor Fenerbahçe'den.
Futbol yok, gol var.
Fenerbahçe neredeyse kazanıyordu bu maçı. Son saniyelerde Semih kaçırmasa
burun buruna.
Kısacası, kandırıldık ey seyirci, unutma bunu diyecekken, mucize goller oluyor da biraz olsun doluyor, bu gecenin amansız boşluğu.
MAÇIN ADAMI
İlyas
Futbol düzeyinin yerlerde süründüğü geceye attığı şık golle biraz olsun
renk verdi. Korner atışında iyi yer tutup, uzun boylu Fenerbahçe savunmasına rağmen vuruşunu yaptı ve takımının olanca çabasızlığına rağmen hareket getirdi. Kimi zaman da Fenerbahçe savunmasını rahatsız eden pas ve ortalara
imza attı
MAÇIN DAKİKALARI
11 Carlos serbest atış kullandı, Lugano ile birlikte topa hamle yapan Ali Bilgin kafayı vurdu ama top dışarı çıktı.
21 Murat'ın uzun topuna Lugano,
Volkan ve Gökhan birlikte yükseldi. İki Fenerbahçeli hata yapınca aradan Gökhan kafayı vurdu ama fileleri tutturamadı.
34 Carlos serbest atış kullandı, top Semih'te kaldı, onun vuruşuna Volkan
siper oldu, golü önledi.
75 İbrahim korner kullandı, İlyas savunmaya rağmen şık bir kafa vuruşu ile golü attı: 0-1
81 Gökhan, gerilerden gelen topla savunmanın arkasına sarktı,
kalesini boşaltan Volkan'ı da çalımlayıp ikinci golü attı: 0-2
84 Carlos'un uzaktan öylesine gönderdiği top yerden s
ekip, kale direğine çarptı.
85
Vederson korner atışı kullandı, Edu ön direkte kafa vurdu ve skoru 2-1'e taşıdı.
88 Gökhan sağdan korner çizgisine inip ortaladı, arkada bekleyen Deivid kafa ile giden maçı tekrar beraberliğe taşıyan golü attı: 2-2
Aurelio cezalı
Fenerbahçe,
Büyükşehir Belediyespor karşısında 2 puanın yanı sıra Aurelio'yu da kaybetti. Deivid'in
sakatlık geçirdiği pozisyonda topun dışarı atılmaması yüzünden yaşanan tartışmada sarı
kart gören
yıldız futbolcu cezalı duruma düştü. Aurelio, sarı-lacivertli takımın önümüzdeki hafta Gaziantepspor'la deplasmanda oynayacağı maçta
forma giyemeyecek. Bu arada Fenerbahçe son bölümlerde attığı gollerle Kadıköy'deki yenilmezlik unvanını da korudu. Dün akşama kadar evindeki
2. lig, 7
Avrupa, 5
kupa maçında yenilmeyen sarı-lacivertliler seriyi 33 maça çıkardı.
Rekor kırdılar!
Maçtaki ilk isabetli şut karşılaşmanın 75.dakikasında gol olan pozisyonda İlyas'ın kafa vuruşu ile geldi. Belediyespor'un maçtaki 2 isabetli şutu da golle sonuçlanırken, Fenerbahçe takımının maçta ilk isabetli şutu karşılaşmanın 84.dakikasında Mehmet Aurelio'dan geldi. Sarı-lacivertli ekip maç boyunca 15 şutta 5 isabet sağlarken, son 6 dakikada 5 kez kaleyi buldu.
Milliyet