İşte spor yazarlarının yorumları:
Rıdvan Dilmen (Milliyet): Kadıköy Böyle Tempo Görmedi
Uzun bir süredir, Zico döneminden bu yana serin havalarda bile böyle yüksek tempoda bir maç izlemedi
Fenerbahçeliler.
Gollere bakıyorsunuz ilk gol ofsayt, ikinci gol ilginç. Tamamen
Sivasspor
savunmasının hatası. Yazının girişine aldanıp Fenerbahçe sanki zorlanmış diyebilirsiniz. Ama bu
Daum ve öğrencilerine büyük haksızlık olur. Bileklerinin hakkıyla kazandılar, hak ederek üç puanı aldılar.
Topu alan
oyuncu buna savunmacılar da dahil hep hücumu düşünüyor. Agrasif şekilde tempoyu artırıyor. Gökhan,
Bilica ve Roberto
Carlos sürekli ileriyi zorluyor. Hata yapsalar da devam ediyorlar. Fenerbahçe'deki en önemli gelişme yeni
sezonda bu.
Cristian dışında kafalarda savunma hiç yok.
Fenerbahçe belki de uzun süredir kazanmadığı kadar korner kullandı. Ancak goller olması gereken şekilde değil, olmayacak şekilde geldi.
Fenerbahçe
takımının bu temposuna Sivas takımı bir şey yapamazdı, yapamadı da. Özellikle Kadıköy'de Fenerbahçe'nin hücum agresifliği ve bu fiziki kalitesiyle başetmek hiç de kolay değil. Belki bu yüksek tempoya oranla çok pozisyon bulamıyorlar ancak rakibi sürekli hataya zorluyorlar.
Orta
hakem Mustafa Kamil Abitoğlu iyi bir maç yönetti. İlk goldeki ofsaytta yardımcısına uydu. Yapacağı başka bir şey yoktu.
Gürcan Bilgiç (Sabah): Değişime Devam
Saracoğlu bu sezon, bu tip maçları daha çok yaşayacak.
Sivasspor'un dokuz oyuncu ile sahasında bekleyip, etten
duvar ördüğü dakikalar ve beraberinde skorsuzluktan dolayı gerilimin her saniye artması.
8. dakikada Alex'in sakatlanmasıyla birlikte çilingirini de kaybetti Fenerbahçe. Baskılı ama etkisiz başladılar. Yine ayağa paslı oynuyor, topu kanatlara taşıyor, savunmaya sızacak
çatlak arıyorlardı. İki beki de oyuna etkili şekilde sokup,
Ersen Martin-Kamanan ikilisini, Cristian'ın da yaklaşmasıyla üç kişiyle
kontrol etmeye çalışıyorlardı. Kanatlara açılarak oyun alanını genişletmek doğru, ama ceza sahası içinde "Kafa vuruşlarında etkili" oyuncu sokamamak gibi abuk bir durum vardı.
Volkan'ın iki müthiş kurtarışına, G.
Gönül'ün temposunu ekleyerek, bu galibiyeti savunmaya "teliflemek" çok yanlış olmaz.
Emre'nin Alex'ten sonra hem takım kaptanı, hem de oyun komutanı olarak maçı sahiplenmesi, artık alıştığımız bir görüntüydü.
70'den sonra, buldukları boş alanları değerlendirerek cezayı kesen ustaların gösterisi vardı.
Güiza,
Santos veya Deivid, kilidi açan ilk golün pozisyonu için bile
bilet alamadılar.
Selçuk Yula ( Fotomaç): O Gol Yeter
İki ayrı devrede iki ayrı F.
Bahçe izledik. İkinci devredeki iyi ve baskılı
futbol galibiyeti getirdi.
F.Bahçe'nin yanlışı ise böyle gömülü oynayan rakibin üstüne ortadan gitmeye çalışmasıydı. Tabii bu arada o sistemde derinlemesine paslar atıp arkadaşlarını pozisyona sokacak Alex'in
erken sakatlanıp oyundan çıkması F.Bahçe'nin pozisyon bulamamasındaki en büyük etkendi.
Aslında Kazım'la, Carlos'la, Deivid'le etkili şutlar da kullanıldı ama bunlar ya savunmaya çarptı ya da Petkoviç'te kaldı. En önemli pozisyon Santos'la yakalandı. Burda da eski F.Bahçeli Yasin araya girerek mutlak golü önledi.
Emre'nin vuruşunda topa ayağını koyduğu anda ofsayt pozisyonundaydı. Daha önce Yasin'in eline çarpan topu ve Deivid'in itilişini göremeyip 2 penaltıyı es geçen hakem ofsaytı da es geçti. Dün Emre ve Gökhan'ı çok beğendim. Cristian her takıma lazım olan bir görev adamı. Kaleci Volkan maç 0-0 iken Kamanan ve Ersen'in gollük vuruşlarını mükemmel önleyerek takımını mağlup duruma düşmekten kurtaran adam oldu. Sivas ise çok mücadele etmesine rağmen geçen seneyi bizlere aratacak gibi görünüyor umarım düzelirler. Maçın hareketi ise hiç kuşkusuz Santos'un attığı muhteşem goldü. Sırf şu gol için bile maç, seyretmeye değer doğrusu.
Selim Soydan (Vatan): Emre de Souza
ALEX'İN henüz 7. dakikada sakatlanıp oyundan çıkması şunu açık bir biçimde ortaya koydu ki, F.Bahçe'nin 2 numaralı yıldızı artık belli:
Emre Belözoğlu.. Son 5 sezondur ilk defa lige
hazırlık kampına katılarak ve
sakatlık geçirmeden giren Emre, Sivas'ın 9 kişiyle defans yaptığı maçta bütün hücum zenginliklerinin altına imzasını koydu..
Colin Kazım'ın attığı ilk golün asistini yaptı, kornerden ikinci golü attı. Ondan evvel de 2 direkten dönen muhteşem bir şutu vardı ki, benim ölçülerime göre yarım gol sayılır.
Emre'nin katkısını daha iyi anlatmak için F.Bahçe'nin dün nasıl oynadığını anlatmak lazım aslında.. Sivas kendi sahasına gömülmüş, F.Bahçe'ye adeta hücum davetiyesi çıkarıyor.. F.Bahçe'nin bu kalabalığın arasında gol bulması için özellikle kenardaki adamlarını çizgiye kadar indirip gollük ortalar yapması lazımdı.. Oysa solda Dos Santos, sağda ise Colin Kazım top almak için orta sahaya gelerek rakibin ekmeğine yağ sürdüler..
F.BAHÇE'DE beğendiğim 2. oyuncu
Gökhan Gönül oldu. Özellikle 2. yarıda Sivas defansını doğduğuna pişman etti, sağ bekten çok sağ açık gibi oynayıp rakibi delik deşik etti. Kaleci Volkan'ı da ‘es' geçmeyelim. Durum 0-0 iken bir Kamanan'ın volesini bir de Ersen Martin'in kafasını inanılmaz reflekslerle çıkardı. Transfer döneminde yönetimi uğraştırdığı için ona kızanlar olmuştur mutlaka.. Ama sergilediği oyun bunu affettirecek nitelikteydi.
SİVAS'I hiç beğenmedim, geçen sezonki güçlerinden çok şey kaybetmişler. Kadıköy'e beraberlik için gelmiş tipik bir
Anadolu takımı gibi oynadılar, bu kafayla ilk 5'e girmeleri mucize olur.