Sarı-Lacivertli
takımın
yıldız futbolcusu
Tuncay, "
Osmanlı'nın yüzyıllardır Orta- doğu'da bıraktığı olumlu izler bizi el üstünde tutturdu." dedi.
Dostluk maçı sonrası Erdoğan ve
Esad soyunma odasına inerek
futbolcuları
tebrik etti. Futbolcuların, halkın ilgisinden etkilendikleri görüldü.
Halep Olimpiyat Stadı'nın açılışı dolayısıyla önceki gün
Suriye'de Al İttihad ile bir dostluk maçı oynayan
Fenerbahçe'nin yıldızları bu
seyahatten etkilenmiş olarak yurda döndü. Sarı-Lacivertli futbolcular, Halep'te tarihî bir gün yaşadıklarını ifade ederlerken, hepsinin ortak görüşü; 'İki
ülke arasındaki yakınlığın pekiştirilmesiydi.'
Fenerbahçe'nin kaptanı
Tuncay Şanlı, Halep'te kendilerine gösterilen büyük ilgiden övgüyle bahsederken, "Yüzyıllardır Osmanlı İmparatorluğu'nun bıraktığı olumlu izler, yaptığı güzel icraatlar bizi el üstünde tutturdu. Geçmişimiz nedeniyle büyük avantaj yaşadık.
Real Madrid, M.
United veya Milan'da oynayan bir futbolcu gibi muamele gördük." dedi. Suriye'ye F.
Bahçe sevgisini aşıladıklarını belirten Tuncay, "Bu camianın büyüklüğünü kendimize gösterilen alakadan anladık. Suriye'de 'sarı-lacivert' renkler ciddi bir itibar görüyor." diye konuştu.
'Suriye'de de on binlerce Fenerbahçelinin olduğunu görmek sevindiriciydi.' diyen yıldız futbolcu, şöyle devam etti: "Oynadığımız bir
hazırlık maçıydı belki; ama büyük keyif alarak sahaya çıktık. Zaten sonucun bir önemi yoktu. Orada bize gösterilen yakınlık ve sıcaklık asıl konuşulması gerekendi. Sanırım bir
Real Madrid veya
Manchester United geldiğinde de, ancak bu kadar kalabalık bir araya toplanırdı. Zaman zaman ilgiden bunaldığımız anlar da oldu. Ama Türkiye'nin ve Türklerin burada ne kadar sevildiğini gördük.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın soyunma odasına kadar inerek bizleri ziyaret etmesi de bizim için onur kaynağıydı. Halimizi hatırımızı sordu. Bizimle yakından ilgilendi. Hepimizle tek tek tokalaşarak mütevazılığını gösterdi."
Genç futbolculardan
Can Arat ise "Halep, Türkiye'den bir parçaydı sanki. Orada yaşayanlar kadar
Şanlıurfa,
Gaziantep,
Hatay ve Adana'dan gelen taraftarlarımız da vardı. Muhteşem bir atmosfer yaşadık. Gösteriler güzeldi. Maç öncesinde biraz sıkıntı yaşadık. Ancak bunlar
tatlı sıkıntılardı." şeklinde konuştu.
'Ortadoğu'da hoş bir sada bıraktık'
Al İttihad maçında ilk 11'de sahaya çıkan Kemal Aslan ise Suriye gibi stratejik bir ülkede çok önemli bir organizasyonda bulundukları için mutlu olduklarını söyledi. Yıllar sonra yeniden iki ülke halkının kaynaştığının altını çizen Sarı-Lacivertli
oyuncu, "Böyle tarihî bir maçta oynamak bizi onurlandırdı. Saha içi ve dışında çok renkli görüntüler vardı. Suriye'den güzel anılarla ayrıldık. Binlerce insan tarafından ilgiyle izlenmek güzel bir duygu. Suriye halkı gerçekten etkileyiciydi." açıklamasında bulundu. Ortadoğu'da yakın geçmişte yaşanan gerginliklere de temas eden Kemal, "Yüzyıllardır bu topraklarda
kavga, kargaşa ve kan eksik olmadı. Bu maçla birkaç saatliğine de olsa insanların mutlu olduğunu görmek güzeldi. Halep Stadı'ndaki coşkulu insanlar görülmeye değer bir fotoğraftı. Fenerbahçe olarak 100. yılda böyle anlamlı bir organizasyon içinde bulunmak bize yakışan davranıştı. Gelecekte de bu tür programlarda yer almayı isterim." ifadelerini kullandı.
"Suriye'ye ayak bastığımız anda, dinlenmek için odalarımıza çekildiğimiz süre boyunca, stadyumda, özetle her an büyük bir ilgi ve alaka vardı. Türklerin yanı sıra Suriyelilerin inanılmaz sevgi
gösterileri hepimizi şaşırttı." cümlesiyle sözlerine başlayan
Selçuk Şahin de yaşadığı atmosferi ömrü boyunca unutmayacağını dile getirdi. "Hiçbir yerde ben bu kadar kalabalık görmedim. 75 bin kişilik kapasitenin çok üzerine çıkılmıştı karşılaşma boyunca. Menajerimiz
Volkan (Ballı) ağabey, bizi izleyen 95 bin kişinin varlığından bahsedince dudağım uçukladı. Bir o kadar da dışarıda olanları
hesap ederseniz, önemi üzerine konuşmaya gerek kalmaz sanırım maçın. Ben zaten sakatlığım sebebiyle uzun zamandır oynayamıyordum. Aylar sonra böyle tarihî bir maç oynadığım için çok şanslıyım." dedi.
Erdoğan: Canın acıyor mu
Kezman?
Suriye'deki Halep Olimpiyat Stadı'nın açılışı için Al İttihad-Fenerbahçe arasında oynanan maçta sakatlanan Sarı-Lacivertli takımın
Sırp oyuncusu
Mateja Kezman, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı korkuttu. Koyu bir Fenerbahçe taraftarı olan Başbakan'ın, Süper Lig'de
şampiyonluk yarışı veren takımının as oyuncularından Kezman'ın kritik karşılaşmalar öncesinde sakatlanması sonrası endişelendiği bildirildi.
Maç sonunda Suriye Devlet Başkanı
Beşşar Esad ve Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'la birlikte soyunma odasına inen Başbakan Erdoğan'ın, kapıdan içeri girer girmez Kezman'ın bandajlı ayakla sedyede yattığını görünce Sırp oyuncuya "Canın acıyor mu?" diye sorduğu kaydedildi. Başbakan Erdoğan'ın Kezman hakkında doktorlardan bilgi aldığı ve hafta sonu yapılacak
Kayserispor maçında görev alıp alamayacağını sorduğu ifade edildi. Daha sonra soyunma odasında bulunan diğer futbolcular ve
teknik heyet ile tek tek tokalaşan Başbakan Erdoğan'ın, programdaki değişiklik nedeniyle 'Sarı-Lacivert' kafileyle birlikte Türkiye'ye dönemeyeceği için üzüntülerini bildirdiği kaydedildi. Ancak Erdoğan'ın günün birinde mutlaka birlikte bir seyahat gerçekleştirmek istediğini söylediği, bu yolculuğun Fenerbahçe'nin Avrupa'da oynayacağı bir
final maçı sonrası gerçekleşmesini istediğini de sözlerine eklediği dile getirildi.
Başbakan Erdoğan'ın, golcü oyuncu Kezman dışında; yediği hatalı goller nedeniyle çok fazla eleştirilen
kaleci Volkan Demirel'le de yakından ilgilendiği öğrenildi. Takım kaptanı Tuncay Şanlı ile de bir süre konuşan Erdoğan'ın esprili bir
diyalog içinde neşeli olduğu belirtildi.
Zaman