Teknik direktör Slaven Bilic ile yaptığı görüşmenin ardından doğru karar verdiğini düşündüğünü dile getiren Toraman, "Sonuçta hoca ile yaptığım konuşmada, kaptanlık konusunda birtakım düşünceleri olduğunu, bazı şeylerin kesin ve net olmadığını gördüm. Ben de onlara kolaylık sağlamak ve daha rahat hareket etmeleri açısından kolaylık gösterdim'' dedi.
Teknik direktör Bilic ile yaptığı görüşmenin ardından gelen sorular üzerine basın mensuplarına kaptanlığı bıraktığını açıkladığını hatırlatan Toraman, konunun çok fazla uzatılmaması gerektiğini belirterek, "Kimi uygun görüyorlarsa, kim bunu onların istediği gibi yapabilecekse, onları iyi temsil edecekse onun olması lazımdı. Biz de en iyi şekilde yardımcı oluruz destekleriz. Önemli olan Beşiktaş başarıya nasıl gidecekse öyle olsun" diye konuştu.
"Çilek milek onlardan anlamam"
Brezilyalı ünlü futbolcu Ronaldinho'nun transferinin basında, "Beşiktaş'a bir çilek gerekli" şeklinde değerlendirildiğini ifade eden Toraman, şunları söyledi:
"Çilek milek ben onlardan pek anlamam. Onun yerine yıldız bir oyuncu diyelim, dünya çapında. Benim her zaman düşüncem, mentalitem ve futbol oyun anlayışım, futbolun takım oyunu oluşudur. Futbol takımında bireylerin tek başına bir şey yapacağına inananlardan değilim. Takım olduğunuz zaman o yıldızlar daha çok ön plana çıkıyor. Futbol 18-20 kişilik bir iştir. Bir kişi, bir takımı tek başına şampiyon yapamaz veya başarılı kılamaz. Tüm etkenlerin biraraya gelmesi lazım ki öyle olsun. Ama Ronaldinho büyük bir isim."
Ronaldinho'ya kimsenin yanlış bir şey söyleyemeyeceğini ifade eden Toraman, ünlü futbolcunun Beşiktaş'a renk katacağını, taraftar açısından da takıma bir hava getireceğini vurguladı.
"Gördüğüm en yoğun kamp oldu"
Almanya'da yaptıkları 10 günlük kampın ardından Avusturya'da da 17 gün kamp yaptıklarını anlatan Toraman, "Son yıllarda gördüğüm en yoğun kamp oldu" dedi.
Kamp döneminin her zaman önemli olduğuna işaret eden Toraman, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yeni transferler var, teknik ekip yeni. O yüzden herkesin aynı ortamda buluşup kaynaşması birbirini tanıması açısından çok iyi bir ortam oldu. Ama koşullara baktığımız zaman çok uzun olması, 18-19 gün. Bir de bunun öncesi 10 gün Almanya'da yaklaşık bir ay kamp süresi oldu. Kampın sonlarına doğru özellikle sıkıcı oluyor. Havaların sıcaklığı çalışma ortamını biraz etkiliyor. İyi bir kamp dönemi geçirmeye çalıştık. Her şey yeni olduğu için yavaş yavaş bu ortamın iyiyi doğru gittiğini düşünüyorum."