Galatasaray'da tarihi toplantının perde arkası

Başkan Ünal Aysal saatler 18.00’i gösterirken, “İşte telefonum, hâlâ geri dönüş olmadı” dedi.

Galatasaray'da tarihi toplantının perde arkası

Galatasaray Kulübü’nde, 3. Fatih Terim döneminin kapandığı yönetim kurulu toplantısının perde arkasında yaşanan gerçeklere yine Milliyet ulaştı.

Terim’in görevine son verilmesinden sonra gazetemize, “Florya kontrolden çıktı. Galatasaray’ı Florya değil, yönetim kurulu yönetir” diyen Başkan Ünal Aysal’ın, toplantı sırasında ise 3 noktanın altını çizdiği belirlendi. Hem Sportif AŞ’de hem de yönetim kurulu toplantısında görüşlerini aktaran Aysal, “Başkanlık makamına saygısızlık var. Ama bunu geçtim ben. İşte size telefonumu gösteriyorum (O sırada saat 18.00’dir). Geri dönüş olmadı” dedi. Ünal Aysal’ın bu çıkışı “Başkan son ana kadar aslında Terim’i tutmak için direndi” yorumlarını beraberinde getirdi.

‘Kurumsallığa uymaz’

Galatasaray Başkanı, ikinci noktada bazı gazetelerin ve gazetecilerin Florya’ya sokulmamasını eleştirerek, bunun kurumsallığa aykırı olduğunu dile getirdi. Florya’nın kendi başına göre hareket ettiği ve bazı gazetecilerin yasaklanmasının doğru olmadığı da savunuldu.

Son olarak ise Fatih Terim’in futbol takımıyla ilgili rapor vermemesini eleştirildi. Hatta bununla ilgili toplantı odasında “Senede 4.5 milyon euro alan bir hoca, 10 bin TL verip rapor yazdıramıyor mu?” eleştirisi bir üye tarafından dile getirildi. Bülent Tulun kriziyle başlayıp, transfer, kurumsal yapı, eleman, milli takım, sözleşme ve telefon polemiğiyle zirve yapan sıkıntılar, zaten pamuk ipliğine bağlı olan birlikteliği bitirdi. Son telefon olayı ise Aysal ve ekibince “bardağı taşıran son damla” olarak değerlendirildi.

Toplantıda Ünal Aysal’a yakınlığı ile bilinen Adnan Nas ve Aka Gündüz Özdemir’in değerlendirmelerinin de oldukça çarpıcı olduğu belirlendi.

‘Son vermek lazım’

Nas’ın, “Fatih hoca protokol tribününde bir laf ettim diye beni medyaya malzeme etti. Oysa ben onun yöneticisiyim. Beni aramaya tenezzül bile etmedi. ‘Bunlar doğru mu’ diye gazetecilere ihbar etti. Medyaya bunları yazdırdı. Bize sormadan nasıl böyle bir açıklama yapar? Bir yönetici olarak teknik direktörü ararken bile imtina ediyoruz. Hangi kulüpte yönetici hocasını ararken böyle düşünür? Aramızda doku uyuşmazlığı var. Kurumsallaşmadan söz ederken bunu getiremediğimiz tek yerin Florya olduğunu üzülerek görüyorum. Burayı ıslah edemezsek kurum olamayız” ifadelerini kullandığı öğrenildi.

Aka Gündüz Özdemir’in ise “Yıllarca Koç Holding’te çalıştım. İstikrar için düzen gerekir ama Florya’da Fatih Terim’in düzeni var. Buna bir son vermek gerekiyor” dediği kaydedildi.

Fatih Terim’le özel bir bağı olan ve tecrübeli hocanın oyunculuğunda da yönetici olarak kulüpte bulunan 2. Başkan Özkan Olcay, acele edilmemesini istedi. Olcay, “Çok hızlı karar alıyoruz. Temkinli olmamız gerekiyor. Ben hoca ile konuştum. İzin verin tekrar konuşayım. Hocayı arayıp ‘Gel yönetimin ve basının karşısına çık. Yanlış anlamalardan dolayı gerekirse özür dile ve yola devam edelim’ diyelim” ifadelerini kullandı.

İşte bu noktada Milliyet’te önceki gün çıkan, “Ben elemanı değil miyim?” haberi masaya yatırıldı. Terim’in kendisine ulaşamayan Başkan Aysal için kullandığı bu ifadenin doğru olduğu belirlendi ve deneyimli hocanın işine son verilmesi kararlaştırıldı.
<< Önceki Haber Galatasaray'da tarihi toplantının perde arkası Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER