Denizli engelini kazasız atlatan
Fenerbahçe, yüksek tempolu ve seyir zevkli maçta Saracoğlu klasiğini yinelerken bir süredir 11 özlemindeki
Selçuk ve Uğur'un performansları onca sakatlığa karşın kadro sıkıntısı olmadığını gösterdi. Maçın konuşulanı yine
Kezman'dı. 17'de Süleyman'ın inanılmaz ıskası sonrası Kezman ve boş
kale başbaşaydılar. O topu kaleye atmaması herhalde İngiltere'de öğrendiği asaletten değildi. Hemen iki dakika sonra altıpasta bir ıskası vardı ki, kimse inanamadı. Yeni bir 'Kezman krizi' kapıdayken imdada Kazım yetişti. 21'de "Al, at" dedi, skor 1-0 oldu. Kezman çok sevindi ama sessiz sakin sahasına dönse bize göre o iki pozisyon sonrası daha çok yakışırdı. Ya o ıskaları bir Türk
oyuncu yapsaydı? Neyse... Gol Denizlispor'u oyundan koparmadı ama Fenerbahçe istekli ve günündeydi. 40'ta
Alex'in şık aşırtması dışarı gitti. 2. yarıyla Uğur'un özlenen bindirmeleri geldi. 48'de güzel kesti, Alex dışarı attı. 59'da hızla sıfıra indi, ortasını ıskalayan yine Kezman'dı ama arkada Deivid vardı: 2-0.
ÇİFT FORVETE DÖNÜŞ
Zico, Ankara'da yapmadığını Kadıköy'de yaptı, 2-0'dan sonra iki golcüye döndü (
Semih Kezman). Oyunu kontrolüne alan evsahibi, 3. golü 76'da buldu. 1 dakika önce Uğur'un ortasında
boş kaleye atamayan Semih, bu dakikada Deivid'le verkaça girdi ama ondan önce davranan Murat topu kendi ağlarına gönderdi: 3-0. Denizli, 89'da Güray'la 3-1 yaptı. Semih sonradan girer de atmaz mı? Saniyeler kala yine golünü attı ve maça son noktayı koydu: 4-1. Dün gece gösterdi ki Avrupa'yı artık unutan F.
Bahçe lige motive olmuş. 90 dakika oyuna bakışları bunu gösteriyor. Form ve moralleri Zico'nun doğru seçimleri ile bütünleşirse taraftarın maç sonundaki "Şampiyon Fenerbahçe" sesleri gerçeğe dönüşür.
Sabah