Fener'e neler oluyor?

Açıkçası Zico ve arkadaşları beni haklı çıkarmak için ellerinden geleni yapıyorlar.

Fener'e neler oluyor?

Manisaspor karşısında bırakılan 2 puanın, üstelik takım bu koşullardayken, yani liderin 6-7 puan gerisindeyken bırakılmasının hiçbir mazereti olmaz. Berabere kalırken iyi oynamak, Zico'nun 12 futbolcuya iki oyuncu daha ekleyerek maçı 14 kişi tamamlaması, bir teselli değil Fenerbahçeliler için... Kayserispor'a dua etmemiz lazım. Galatasaray oradan 3 puanla dönseydi, liderle aramızdaki fark 9 puan olacaktı. Bir, iki aksilik daha yaşanırsa, fark kısa sürede 9 olabilir, hatta 9'u geçebilir... Bu koşullarda Fenerbahçe'nin şampiyonluğu hayal bile olamaz... O zaman bu ligin tadı tuzu kalmaz... Sadece bizim için değil, muhtemelen Galatasaraylılar için de... Milliler sırat köprüsünde... Milli Takım son büyük viraja giri-yor. Arka arkaya oynayacağı iki maç Moldova ve lider Yunanistan maçları tamam mı devam mı sorusunun cevabını verecek. Bu iki maçtan her türlü sonucu alabilir Türkiye... Kağıt üzerinde ve kendi başına son derece kaliteli bir takımız. Bunu yaptığımız ilk 5 maçta açıkça kanıtladık. Ancak ciddi bir süreklilik ve istikrar sorunumuz var. Bu sorun önce tek tek oyuncuların sorunu... Hamit ve Halil kardeşler dışında form, kondisyon, moral durumu dengeli çizgi izleyen pek oyuncumuz yok. Tuncay zaman zaman inanılmaz patlamalar yapıyor, zaman zaman amatör futbolcu gibi oynuyor. Emre sürekli sakat, Yıldıray sakatlıklar yüzünden kayboldu gitti... Milli Takımın teknik heyeti de kadroyla oynamayı pek seviyor. Sadece adam değişikliklerine gitmiyor, adamların niteliklerinden hareketle zorunlu sistem değişiklikleri de üretiyor. Bazen pres ve dar alan ağırlıklı oynuyoruz, bazen oyunu kanatlara yığıyor, bazen ortaya sıkıştırıyoruz, paslarda isabet oranımız bazen evlere şenlik oluyor, bazen iyi, bazen hızlıyız bazen çok yavaş... Bu koşullarda Türk Milli Takımı'nın nasıl bir ekip olduğunu, gradosunun ne olduğunu kestirmek kolay olmuyor. Bununla birlikte sadece bizlerin değil, muhtemelen uluslararası gözlemcilerin de ölçüm yapabilecekleri bir maç oynayacağız... Bu, maç Yunanistan'la oynanacak... Rakip sahada Yunanistan'ı 4-1 gibi farklı bir sonuçla geçmemizi referans almayın. Biliyoruz ve gördük ki o gün Yunanistan'ın kalecisi bize üç inanılmaz gol hediye etti. Bu maçın ardından Türkiye formundan ve ekip ruhundan her maçta biraz yitirirken Yunanistan tersine form çizgisini yükseltti. Yunan takımı lider bizden alacağı 1 puanla iyice rahatlayacak, bizim ise 3 puana ihtiyacımız var, aksi halde Avrupa biletini muhtemelen Norveç'e kaptıracağız... Duygusal yüklerini, Türk-Yunan rekabetini de eklerseniz, bu maç bir final maçı olacak... Zor ama keyifli bir hafta sonu bizi bekliyor... Umarız gülen biz oluruz... Kalli'nin takımı... Kalli'nin Galatasaray'ı iyi gidiyor. Etkili transferler yaptılar. Bunları takıma iyi monte ettiler. Zaman zaman mükemmel top oynuyorlar. Ama, Beşiktaş ve Kayserispor maçları, yani sarı kırmızılıların yaptıkları iki ciddi maç dikkate alınırsa, Galatasaray altın yıllarından hala çok uzakta ve hâlâ ne yazık ki iyi bir Türkiye ligi takımı düzeyinde futbol oynuyor... Ancak yolun daha başındayız... Bu takım oturacaktır... UEFA Kupası'nda çektikleri avantajlı kura, Galatasaray'ın çıtayı daha yukarı çıkarması vesile olacaktır... İyi... Zira çıta yükseliyor... Ali Bayramoğlu
<< Önceki Haber Fener'e neler oluyor? Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER