Geçtiğimiz hafta içinde
UEFA Avrupa Ligi'nde tura çok yaklaşmışken yediği golle Avrupa macerasına havlu atan Kanarya, son olarak ligde
İstanbul Büyükşehir Belediyespor'a
boyun eğerek
taraftarlarını kahretti ve ligin ilk yarısındaki 8'de 8'lik
zafer serisine 7'de sıfır çekerek gölge düşürdü. Bu 7 maçın 2'si
Avrupa Ligi, biri kupadaki
Bursa rövanşı, 4'ü ise sırasıyla
Diyarbakır,
Manisa, Bursa ve Belediye ile oynanan son 4 lig maçı. Son 4 haftada 10 puan bırakan Sarı-Lacivertliler lider girdiği 2. yarıda ezeli rakibi Galatasaray'ın 5 puan gerisine düştü.
Belediyespor yenilgisi bardağı taşıran son damla oldu. Şehirden uzak olması, ulaşımın zor olması ve havanın
soğuk olmasına rağmen Olimpiyat Stadı'na koşan yaklaşık 20 bin taraftar takımlarını desteklemeye gelirken, yenilginin ardından hayal kırıklığına uğrayan Sarı-Lacivertlilerin büyük bir çoğunluğu
Daum'un takımın başından ayrılmasını isteyip, "Daum
istifa, I love you Zico!" diye tempo tuttular.
Alman hocayı istifaya davet edip tepkilerini dile getiren taraftarlar yönetimi de
protesto etti.
Yöneticilerin ise üst üste gelen kötü sonuçlar nedeniyle radikal kararlar almaya yeltendikleri ancak kupada yarı finale yükselen takımlarının hala şampiyonlukta şansları olduğunu düşünerek bunu şimdilik erteledikleri öğrenildi. Kulislerde yapılan son konuşmalar ise Daum'un yerine Aykut
Kocaman'ın getirilmesi yönünde. Belediyespor yenilgisinin ardından maçın hakemine yüklenilse de, son haftalardaki cezalı ve
sakat oyuncuların sayısı çok olsa da yöneticlerin Daum'u sorguladıkları ve Alman hocaya duydukları güvenin artık sarsıldığı belirtildi. Edinilen bilgilere göre Daum gitsin, Aykut gelsin formülünün hep hazır bir şekilde cepte tutulduğu ama bu
sezon başında uygulamaya konulan ve Türk futbolunun kurtuluşu gözüyle bakılan sportif direktör anlayışını zedelememek ve bu sistemin başlamadan bitmesini engellemek için sabırların zorlandığı bildirilirken, bir başka görüşe göre ise Daum gidecekse bile yerine gelecek
teknik direktörün
Aykut Kocaman olmaması gerektiği ve tam tersine yeni hocayı da Aykut Kocaman'ın belirlemesi gerektiği savunuldu. Yöneticilerin arasındaki bu bölünme ilerleyen haftalarda nasıl bir gelişme göstereceği merak konusu oldu.