Hakan
Bayraktar F.Bahçe'yi kızdıracak! Gaziantepspor'un 2000 yılındaki çıkışında büyük rol oynayan
futbolculardan biriydi Hakan Bayraktar. 2001 senesinde
Fenerbahçe'ye gelişiyle büyük yankı uyandırmıştı.
Sezonun en flaş transferi olmuştu. Ancak sarı lacivertli
forma altında bekleneni veremedi, şanssızlıklar yakasını bir türlü bırakmadı ve hayal kırıklığı yaşayarak Fenerbahçe macerasını noktaladı.
Tecrübeli futbolcu şimdi
Bank Asya 1. Lig ekiplerinden
Samsunspor'da forma giyiyor. Geçen
pazar akşamı da eski
takımı Fenerbahçe'ye karşı mücadele etti.
Sevdiği renkler
rakip olunca sahada olup bitene de bir başka baktı.
Fenerbahçe'nin seyircisi tarafından yuhalanması onun da içini acıttı ve sarı lacivertliler için “Sıradan bir takım olmuşlar” dedi. Ve eski futbolcusu Fenerbahçe'nin şimdiki hali için şunları söyledi...
Maça çok asıldılar
Karşılaşmaya
hazırlık maçı dışında farklı bir gözle bakmadım. Ancak sahada yaşananlara bakınca
final niteliği gibi bir mücadele oldu. Fenerbahçeli
futbolcular maça
şampiyonluk sınavı gibi asılıyordu. Bir ara Emre'nin tırnak darbeleri yüzünden sırtımda ciddi acılar hissettim.
Sıkmamız lazım
İkinci yarıda da sertlik devam edince
Selçuk'a döndüm, “Bu kadar sert oynamanın ne anlamı var? Yavaş olun biraz, sakatlanacak çocuklar” dedim. Selçuk'un cevabı ise hayli ilginçti ve “Aman Hakan Ağabey, sıkmamız gerek. Sıkıntılıyız. Durumumuz hiç de iyi değil. Kusura bakma” dedi.
Emre'nin külhanbeyi tavırları arkadaşlarını olumsuz etkiliyor
Sahada büyük gerginlik vardı. Fenerbahçe kazanmak, fark atıp “oh” çekmek istiyordu. Emre yılların tecrübesi ama bu kadar sert oynayarak bir şey kazanamayacağını hala öğrenememiş. Sahada külhanbeyi gibiydi. Tekme savuruyor, tırmalıyor, çekiyor, sürekli konuşuyor, bağırıp çağırıyor. Beni çok şaşırttı.
Sertliği bir yana beni kedi gibi tırmaladı ve dönüp özür bile dilemedi. Hiç yakışmadı kendisine. Sahadaki tavırlarıyla takımı negatif yönde etkiliyor. Arkadaşlarına da sürekli bağırıp, çağırıyor. Bir ara Semih'e, “Nedir bunun hali?” dedim ama duymadı.
Bol bol
tekme attılar
Bırakın tırnaklarını sırtıma geçirmesini tekmeleri benim ve arkadaşlarımın kaval kemiklerine geliyordu. O kadar sert oynadılar ki soyunma odasında tüm arkadaşlarımız bundan yakındı. Bir ara baktım herkes yara bere içinde kalmıştı.
Elenmenin yükü çok ağır
Bir an düşündüm ve hak verdim. Gerçekten de takım olarak zor günler yaşıyorlardı. Yeni
Malatya yenilgisi sonrası kupadan
erken elenmenin yükü ağır gelmişti. Ama maçın gidişatına baktığımda da “Sıkmaları buysa vay Fenerbahçe'nin haline” demeden de edemedim.
Alex çıktı, Fener bitti
Maçın değerlendirmesini yaparken özellikle bizim stoperler, Alex'in oyunda kaldığı süre içerisinde kendileri için büyük
tehlike olduğunu ve sıkıntı yaşadıklarını söylediler. Müthiş bir
oyuncu. O çıkınca Fenerbahçe sıradan takım oldu. Biraz sıksak gol bile atabilirdik.
Özer çok büyütülmüş
Selçuk orta halli bir oyuncu, Emre agresif ve takıma çok katkısı olan bir isim değil. Özer'e ise herkes şaşırdı. Acemi gençler gibi. Ne yapmaya çalıştığını kimse anlamadı. Özer'i birileri çok büyütmüş gözünde.
Medya da çok fazla abartmış. Yetenekli bir oyuncu asla değil.
İşleri hiç kolay değil
Fenerbahçe bize karşı oynadığı gibi devam ederse ikinci yarıda işleri bir hayli zor. Her maça ayrı gözle bakıp hepsine de final havasında çıkmak zorundalar. Ayrıca her maçı da kazanmak zorunda olduklarını bilmeliler. Bu kadar
baskı içinde oynamak da çok zor.
Tablo hiç değişmemiş
Oyunculara hak vermemek elde değil. F.Bahçe'de her zaman gerginlik oluyor. Bu durumun değişmemiş olduğunu görmek beni daha da üzdü. Bu kadar çok para harcanan bir takımın değil
Türkiye, Avrupa'da da başarılı olması lazım. Umarım kısa zamanda düzelirler.