Fenerbahçe Dergisi'nin eylül sayısında birlikte röportajları yer alan iki yeni
transfer, Fenerbahçe taraftarları, Türk futbolu gibi konularda açıklamalarda bulundu.
Mamadou
Niang, taraftarların itici gücünün bir
takıma neler yaşatabileceğini çok iyi bildiğini ifade ederek, ''Bunu Marsilya'da geçen
sezon yaşadım. En büyük rakipleri yenerek 3 tane
kupa kaldırdık. Fenerbahçe taraftarı bu desteği bize sağladığı sürece takım olarak geri kalan süreçte engel tanımayız'' dedi.
Türk futbolu için çok fazla pazarlama yapılamadığını anlatan Niang, ''Türk futbolu medyatik değil. Aslında bu ligde çok kaliteli ve güzel maçlar oynanıyor. Bu pazarlama, oyuncuların burayı tanıması ve buraya gelmesi açısından çok önemli. Avrupa'daki televizyon kanallarından maçların da yayınlanması lazım'' değerlendirmesinde bulundu.
-DIA, TARAFTARA HAYRAN KALDI-
Issiar Dia ise Fenerbahçe taraftarına hayran kaldığını belirterek, ''Onlar bizim itici gücümüz; onları mutlu etmek de bizim başlıca sorumluluğumuz olacak'' dedi.
Tenis oynamayı ve vizyon filmlerini seyretmeyi sevdiğini kaydeden Dia, Dünya Kupası'nda ünlenen
vuvuzela ile ilgili de ''Vuvuzela bir
Güney Afrika kültürü. Bizde daha çok vurmalı çalgılar ve tamburlar vardır. Avrupalı ülkelerin bu çalgıya alışamamasını anlıyorum, çünkü ben de kupayı seyrederken Afrikalı olmama rağmen çok sıkıntı çektim, ama tabii ki saygı duyuyorum. Bence de çok can sıkıcı bir enstrümandı, çünkü
futbolcular sahada birbirlerini duyamadılar. Kısa sürse belki iyi olurdu ancak sürekli çalınması tahammülleri zorladı'' ifadelerini kullandı.