Berliner
Kurier gazetesi birinci sayfadan, ''Berlin,
futbol savaşı öncesinde titriyor'' başlığıyla verdiği haberde,
Almanya'nın
Türkiye'ye karşı oynayacağı karşılaşmanın ''yılın maçı'' olduğunu ve Berlin'de yaşayan yaklaşık 200 bin Türkün karşılaşma öncesi coştuklarını belirterek, Türklerin
Avrupa Şampiyonası finaline çıkma rüyasının gerçekleşmesini umduklarını ifade etti.
Başkentte yaşayan Türklerin görüşlerine yer verilen haberde, ''Gerçekten
takımlarının finale çıkacağına inanıyorlar. '
Almanya da bizim vatanımız olmasına rağmen biz Almanları yeneceğiz, çünkü biz daha iyiyiz' diyorlar'' denildi.
''Futbol savaşının'' barış içinde geçmesi gerektiği kaydedilen haberde, Berlin polisine diğer eyaletlerden gelen polislerin güvenliği sağlamak için yardımcı olacakları bildirildi.
''
Terim'e artık sadece dua etmek yardımcı olur'' başlığıyla verilen diğer bir haberde de ''Sihirbaz Terim yarın hangi tavşanı şapkadan çıkartacak?'' ifadesine yer verilerek,
Servet, Tümer ve Emre Belözoğlu'nun
sağlık ekibi tarafından maça yetiştirilmeye çalışıldığı belirtildi.
FALKO GÖTZ'ÜN GÖRÜŞÜ
''Falko Götz bize Türk futbol kalbini açıklıyor'' başlığı altında yayınlanan diğer bir haberde ise
Galatasaray'ın eski oyuncusu Götz'ün, Türk oyuncuların
ülkeleri ve halkları için bir şeyler yapma konusunda hırsları bulunduğunu söylediğini aktardı
Türk oyuncuların başarılarının bir diğer nedeninin de
futbolcuların vatanlarıyla özdeşleşmeleri olduğunu, bunu Batı Avrupa'daki insanların anlayamayacağını ifade eden Götz, ''Türkler kendi aralarındaki rekabeti unutuyorlar. Galatasaray ya da
Fenerbahçe taraftarı olmak, bu günlerde bunlar bir rol oynamıyor'' dedi.
Türk
milli takımının yaşlıları ve gençleri aynı şekilde coşturduğunu belirten Götz, bu konuda kadınların da erkeklerden aşağı kalmadıklarını kaydetti.
Götz, Türk futbolcuların yarın birer kahraman olabileceklerini ifade ederek, ''Türkiye yarın, kim sahada olursa olsun yarı finalde yeteneğini gösterecek'' görüşünü aktardı.
''BAŞARININ FATİH'İ''
Bild gazetesi de ''Şimdi
Avrupa Şampiyonası favorisiyiz'' başlığıyla eski tanınmış futbolcu Günter Netzer'in maçla ilgili görüşlerini aktardı.
Netzer, Türk milli takımına büyük hayranlık duyduğunu belirterek, Almanya'nın Türkiye'yi yenebilmesi için çok profesyonelce oynaması gerektiğini söyledi.
''Başarının Fatih'i'' başlığıyla verilen diğer bir haberde de milli takım
teknik direktörü
Fatih Terim tanıtıldı.
Terim'in uzlaşmacı olmayan ve
saldırgan yönetim tarzından dolayı ''İmparator'' lakabıyla anıldığı,
Adanaspor, Galatasaray ve milli takımda daha önce libero olarak oynayan Terim'in, medyayla sürekli
tartışma içinde olduğu, ancak Terim'in bunu, oyuncularını motive etmek için kullandığı belirtildi.
Terim'in ''Hiçbir zaman pes etmeyen takıma sahip olduğum için mutluyum. Çünkü ben yenilmeyi sevmiyorum. Eşimle tavla oynarken bile kazanmak isterim. Her zaman'' şeklindeki ifadelerine yer verilen haberde, Fatih Terim'in eşi
Fulya Terim'e önemli kararlarda da danıştığı ifade edildi.
Hamit Altıntop da Fatih Terim'in bir
baba gibi davrandığını, tecrübelerinden faydalandıklarını ve kendisinden çok şey öğrendiklerini belirterek, ''Bizim başarımız onun başarısıdır. Biz finale çıkacağımıza kesinlikle inanıyoruz. Almanya'dan korkmamıza gerek yok'' dedi.
Gazetenin diğer bir haberinde de
Alman Milli Takımı Teknik Direktörü Joachim Löw'ün
Harun Arslan adında bir Türk danışmanı olduğu kaydedildi.
Gazetede ayrıca, Almanya-Türkiye maçını yönetecek
İsviçreli
hakem Massimo Busacca'nın bugüne kadar Alman milli takımına uğurlu geldiği ifade edildi.
Babası Türk, annesi Alman olan BSC Hertha Berlin'in eski oyuncusu Malik Fathi de gazeteye yaptığı açıklamada, Türklerin moralinin çok yüksek olduğunu, ancak Almanya'nın favori gösterildiğini belirtti.
''1-9-1 TAKTİĞİ''
Berlin'de yayınlanan ''B.Z'' gazetesi de Terim'in gizli bir taktik ile oynayacağı şeklinde bir haber vererek, ''Terim: 1-9-1 taktiğiyle oynayacağım'' başlığını kullandı.
Götz de gazeteye yaptığı açıklamada, Türk oyuncuların her birinin analizini yaptı.
Hamit Altıntop da Kölner Express gazetesine yaptığı açıklamada, Almanya maçının kendisi için ayrı bir önem taşıdığını belirterek, ''Ben Almanya'da doğdum ve yetiştim. Kendimi hem Türk hem de Alman olarak hissediyorum'' dedi.
Türkiye'nin turnuvada çok başarılı olduğu şeklindeki görüşlere de katıldığını ifade eden Hamit, ''Çok kuvvetli bir takım olduğumuzu biliyoruz. Fazla tecrübeli değil, ancak çok istekli bir takımımız var. Turnuvada her maçtan sonra daha da iyi bir maç çıkarttığımızı düşünüyorum. Herkes gördü ki, hiçbir zaman pes etmiyoruz'' görüşünü dile getirdi.
İsviçre maçının son dakikalarında Arda'nın attığı golün önemine değinen Hamit, o andan itibaren takımın kendine olan inancının daha da arttığını kaydetti.
Almanya maçında
Bayern Münih'te oynayan futbolculara dikkat edilmesi gerektiğini dile getiren Hamit, ''Özellikle Michael Ballack'a çok dikkat etmeliyiz. Bu maçın benim için diğer bir önemi de arkadaşlarıma karşı oynamam olacak. Ben kendimi hem Alman, hem de Türk olarak görüyorum. Bu maç umarım iki ülke insanlarını daha da birbirine yakınlaştırır'' dedi.
Hamit, 2004 yılında Yunanistan'ın
şampiyon olmayı başardığına, kendilerinin de bunu başarabileceğine dikkati çekerek, ''Biz buna inanıyoruz. Neden olmasın. Sonuçta biz de futbol oynuyoruz'' diye konuştu.
Hamit ayrıca, kardeşi Halil'in Dubai'de tatilde olduğunu hatırlatarak, kendisiyle günde dört kez telefonda görüştüğünü belirtti.