A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Fatih Terim, 2016 Avrupa Şampiyonası Elemeleri A Grubu'nda 1-1 kaldıkları Letonya'nın tesadüfen beraberliği sağladığını söyledi. 

Fatih Terim bir gazetecinin "Ben 5 senedir gazeteciyim, turnuva görmedim. 2016'yı görebilecek miyiz?" sorusuna, "Sen yine şanslısın, 5 senedir görmüyorsun. Biz ilk gittiğimizde ülke 1996'ya kadar 70 sene görmemişti. İlk fırsatta sana da göstermek için uğraşıyoruz. Sizin üzülmenizi ben hiç istemem. Dediğim gibi ama yine şanslısın sen" şeklinde cevap verdi.

Başkent Riga'daki Skonto Stadı'nda oynanan maçın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Terim, Letonyalı bir gazetecinin dünkü basın toplantısına atıfta bulunarak, "Bu seferki sonuç da tesadüf müydü?" sorusu üzerine, "Bu seferki hepsinden daha tesadüf. Atamadığımız 10 pozisyon var. Penaltıyla beraberliği buldular. Başka türlü gol atamazlardı. İlk yarı kalemize geldiklerini hatırlamıyorum ama futbol böyle bir oyun. Zaman zaman sizi bu durumla karşı karşıya bırakabilir. Zaten sorunun cevabı sahada gizli. Maçtan sonra 1-1'e bayram ettiklerine göre ne kadar tesadüfi olduğu açık" ifadelerini kullandı.

"Böyle bir manzarayı beklemek mümkün değil. Gruplar çekildiğinde grubun sert olduğunu ifade ettim ama bu manzarayı ne bekledim, ne ümit ettim ne de düşündüm. Ancak seçen benim, oynatan benim, doğal olarak da hata benim. Oyuncularım oynuyor, atıyor, atamıyor veya yiyor. Açıkçası bu durumdan dolayı üzgünüm. Hiç kimsenin beklemediği kadar canımın yandığı da açık. Ben aynı zamanda Türkiye Futbol Federasyonu'nun Türkiye Futbol Direktörüyüm. Sonuç olarak hem buna hem de Türk futbolunun genel sıkıntılarına çareyi de benim bulmam lazım. Hakikaten bu gece bir başlangıç yapabilirdik. Letonya ile berabere kalmanın özrü yok. Bunu kabullenemem. Bir yanlışımız ve eksiğimiz var."

Fatih Terim, Türk Milli Takımı'nın içinde bulunduğu durumdan memnun olmadığını dile getirerek, şunları kaydetti:

"Öne geçtik. O ana kadar pozisyon denen şeyi kalemizde yaşamadık. En az 6-7 pozisyon bulduk. Bunları bir an önce halletmemiz lazım. Hepimiz, oturacağız ve doğruları konuşacağız. Eğrilerin üzerinden gitmeyeceğiz. Günü halletmeye çalışırken, ileriki yılları dizayn etmeye çalışacağız. Tanıyı iyi koymamız lazım. Hep beraber bunun üzerine gitmemiz lazım. Bugün Letonya'yı yensek de aynı şeyleri söyleyebilirdim. Her turnuvaya gitmek için çok köklü değişiklere devam etmemiz lazım. Konuşmadan çok eylem zamanıdır. Bir türlü olmuyor ama olması lazım. Birçok projeyi ortaya koyuyoruz. İnşallah daha güçlü, istediğini alabilen, sadece bir turnuvaya değil, hepsine gidebilen bir takım ortaya koyarız. Ama manzaradan memnun olmadığım çok açık."

"Açıkçası ben daha takım gibi takım istiyorum" diyen Terim, "Burada bir grubu ve ülkeyi, Türk bayrağının altında toplamaya çalışıyoruz. Muhakkak ki herkesin kulübü çok önemli ama burası en önemli ve en üst olmalı. Birtakım şeylerimiz eksik. Futbolu daha düşünen, milli takımı daha çok en üst seviyeye koyan bir yaklaşım olması lazım" değerlendirmesinde bulundu.

Fatih Terim, bir gazetecinin "oyuncularda heyecan göremiyorum" şeklindeki eleştirisi üzerine, "Oyuncularıma o konuda toz kondurmayacağım. Kaybetmesek de bizim için kayıp olduğunu düşünüyorum. Gerektiği zaman dünyaları yendik ama puan almamız gereken zamanda 3 puan alamadık. Bazı şeyden vazgeçeceğiz ama gereğini yapmamız lazım" yorumunu yaptı.

Fatih Terim, seyircilerin koşulsuz bir biçimde milli takımı desteklemeleri gerektiğini dile getirerek, başarısızlıklarda en büyük kabahati kendisinde ve oyuncularında bulduğunu söyledi.

Milli takım maçlarına seyirci çekmek için aktiviteye ihtiyaç olmadığını aktaran Fatih Terim, sözlerini şöyle tamamladı:

"Milli takımın iyi oynayıp başarılı olması lazım ama onları yaptığımızda da seyircimizi zorla çağırıyoruz. Malta ile karşılaşırken 80 bin kişiye oynamış bir ülkenin milli takımlarından geliyoruz. Bu coşku içinde olmalıyız. Milli takım, kerhen veya hatır için seyredilen veya arkasından gidilen bir şey olmaz. Milli takım, başka bir duygudur. Fransa'nın son Dünya Kupası'ndaki durumu ortada ama son Fransa-Portekiz maçında 70 bin kişi vardı. Polonya-Almanya maçında 80 bin kişi var. Herkesin, 'bu benim ülkem, benim takımım' diyerek gelmesi lazım. Bunu tekrardan kurmak için uğraşıyoruz. İlk kabahati bana ve takımıma buluyorum. Onları stada çekecek bir oyun, sonuç olmalı ama her şeye rağmen, iyi de gitse kötü de gitse bu bizim ülkemizin takımı. Bu forma, hayatımızdaki en önemli üniforma. Bu bayrak, bu yıldız, hayatımızdaki en önemli işaretler."