Panorama programında
FIFA Başkanı Sepp
Blatter ve üst düzey yetkilileriyle Adidas'ın yan kuruluşu olan İnternational Sport Leisure (ISL) adlı şirketin karıştığı
rüşvet skandalı, yeni gelişmelerin ortaya çıkmasıyla ciddi bir boyut kazandı.Flemanca yayın yapan
Belçika resmi televizyonu VRT, Panorama
programının araştırmacı gazetecisi Andrew Jennings'in iddialarına yer verdi. Jennings, programda, Blatter ve yöneticilerden Joao Havelange'nin, eski ticari ortakları ISL ile ilişki halinde, pozisyonlarını kötüye kullandıklarını iddia etmişti.
Bir dönem Uluslararası Olimpiyat Komitesi'nde (IOC)
başkanlık da yapan Havelange ile Blatter'in bir çok üst düzey yetkiliyle birlikte, ISL'den milyonlarca
avro rüşvet aldığı kaydedilirken, bu paraların, yöneticilerin Honkong ve Lichtenstein'da bulunan
hesap numaralarına yatırıldığı,
İsviçre Federal
Polis yetkilisi Thamas Hildebrand tarafından da doğrulandı.
ISL'nin son 4
dünya kupasında tüm sponsorluk ve televizyon yayın haklarını üstlendiği ve bunun için yöneticilere bol bol para verdiği ifade edildi. Olaylardan sonra iflas eden ISL şirketinin tüm mal varlığına adli makamların el koyduğu belirtilirken,
Lozan'da devam eden davada, ISL'nin rüşvet vermenin yanı sıra sahte
belge hazırlama ve yolsuzluk iddialarıyla suçlandığı da bildirildi.
GİZLİ HESAP YERİNE FIFA'NIN HESABINA
Bu arada, olayların, ISL'nin rüşvet olarak vereceği 160 bin avroyu FIFA'nın eski başkanı Joao Havelange'nin gizli hesabı yerine yanlışlıkla FIFA'nın direkt hesabına yatırmasıyla ortaya çıktığı belirtildi.Lozan Mahkemesi ile FIFA arasında yapılan anlaşmada, rüşvet alan tüm üst düzey yetkililerin, aldıkları bu paraları iflas eden ISL şirketine geri ödemesi kararlaştırılırken, elinde belgeleri bulunan BBC muhabiri Jenningson'a göre, bu paralar yöneticilerin değil
FIFA'nın kendi hesabından geri ödendi.
FIFA ile ISL arasındaki bağlantıyı ISL yöneticilerinden Jean-Marie Weber'in sağladığı ve olaylarla ilgili olarak başkan
Sepp Blatter ve genel sekreter Urs Linsi'nin bürolarına ani baskınlar düzenlendiği kaydedildi.
BLATTER'İN BAŞKANLIĞA SEÇİLMESİ DE ŞAİBELİYMİŞ
Rüşvet ve
şike iddiaları ardı ardına ortaya atılırken, Blatter'in FIFA başkanlığına getirildiği ve 1998 yılında Paris'te yapılan seçimler de iddialardan nasibini aldı. Programda, o yıl başkanlık seçimine katılan kişilerin
otel odalarının kapılarının altından zarf dolu paralar atıldığı belirtildi.
Kuzey-Orta
Amerika ve Karayıp Futbol Federasyonları Birliği'nin (CONCACAF) Trinidad-Tobagolu başkanı ve aynı zamanda FIFA Gözlemci Başkanı Jack A. Warner'ın, bütün adalardan 35 oya hükmettiği ve bu oyları, FIFA kurallarına göre tamamen
yasak olmasına rağmen, Blatter ile anlaşarak kendisine verdirttiği iddia edildi. Warner'ın, bu oylar karşılığında 2006 Almanya'nın tüm
bilet satış haklarını, kurduğu turizm şirketi Simpaul Travel'a aldığı ve daha önce de 2001 yılında Tobago'da düzenlenen 17 Yaş Altı Dünya Kupası'nın tüm sponsorluk haklarının Warner'ın oğullarına verildiği savunuldu.
CONCACAF YETKİLİSİ BRENNAR: ''BUNLAR YÜZÜNDEN İSTİFA ETTİM''
CONCACAF Özel
Proje Sorumlusu Mell Brennar, konuyla ilgili programda muhabir Jennings'e verdiği demeçte, Warner'ın çok büyük şike ve
sahtekarlık olaylarına karıştığını belirterek, ''FIFA'da dönen sahtekarlıklardan dolayı ben bu işi bıraktım. FIFA'nın, CONCACAF'A fakir ülkelerde
futbola katkıda bulunması için yatırdığı on milyonlarca avronun bir kısmı FIFA'nın üst düzey yetkililerinin cebine gidiyor'' diye konuştu.
BİLET SAHTEKARI BHAMJEE DE KONUŞTU
Bu arada Almanya'da devam eden Dünya Kupası finallerinde, el altından ve değerinin çok üstünd
e bilet sattığı öğrenilen ve bu nedenle ülkesine geri gönderilen FIFA yöneticisi İsmail Bhamje, bilet skandalıyla ilgili yaptığı açıklamada, bu tür olayların FIFA'da çok normal olduğunu söyledi.Botsvanalı Bhamjee'nin, rüşvet skandalını doğrular nitelikteki açıklamalarına göre, bazı üst düzey yetkililer kendi sahtekarlığının aksine çok büyük olaylara karışıyorlar. Bhamjee, açıklamasında el altından bilet satmanın çok normal karşılandığını ve bunun her gün olabileceğini kaydetti.