Daum öncelikle rövanş maçı hakkında genel değerlendirmelerde bulunarak, taraftarın önemine dikkat çekti.
Alman teknik adam “Yarın bu turun ikinci yarısı bizi bekliyor.
Lille 2-1 önde ama bizim de amacımız bu maçı çevirmek olacak. Evimizde oynuyoruz, taraftarımızla birlikte apayrı bir güce sahibiz. Bu güç bizim için çok önemli olacak, taraftarın desteği çok önemli” diye konuştu.
Bu duruma rağmen kadro sıkıntısı çektiklerini dile getiren Daum; “
Kadromuzdaki durum çok zor görünüyor. Sıkıntılı bir durumdayız; 9 eksiğimiz var ve belki de 10 olabilir. Dolayısıyla yarın görev alacak
futbolcularımız kendi mevkilerinden farklı mevkilerde oynamak zorunda kalacak. Ama eminim ki bizim onlara verdiğimiz görevleri en iyi şekilde yerine getireceklerdir” dedi.
“Yarınki maçta ilk defa ‘şu neden burada oynamadı’ soruları olmayacak” diyen Daum şöyle devam etti;
“Şuan
kalecimiz hariç 10 sağlam futbolcumuz var. Bunların haricinde Dievid 11.
oyuncu olarak kenarda olacak. Sağlam olan 10 oyuncumuz sahada yer alacak. Ama sahaya çıkacak olan her futbolcumuza sonsuz güvenimiz var. Her futbolcumuza
destek veriyorum. Herkesin de bize destek vereceğine inanıyorum. Ortak hedefimiz turu geçmek olacak. Bu nedenle hazırız diyebiliriz”.
Ayrıca
Lugano ve
Vederson gibi oyuncular oynayacak mı sorusuna “hayır”
yanıtı veren Daum,
Cristian için de “oynamayacak” dedi.
Soru-
cevap kısmında Lille
takımının nasıl bir taktikle karşılarına çıkmasını beklediği hakkındaki soruya yanıt veren deneyimli teknik adam, kontratak futbolu beklediğini ifade etti.
Fransız ekibini öven Daum; “Yaptığımız ilk maçtan önce de Lille’i izlemiştik.. İyi bir takım.. Ama maça göre, gidişata göre farklı bir Lille görülebiliyor sahada. Bunu da
analiz etmiştik. Yarınki maçta kontratak üzerine oynayan bir Lille bekliyorum. Süratli oyuncuları var. İlk maçın etkisi ile kontratak oynayacaklardır. Erken
baskı da kuran bir takım, bunu da zaman zaman yapabilirler. Ama ilk beklentim; kontratak yapmaları. Her zaman kompakt organizasyona sahip bir takım Lille.. Hem presi iyi yapan hem de kontratak yapabilen bir
ekip. Kısacası güçlü bir
rakip bizi bekliyor. Aynı zamanda duran toplarda da çok etkili oyuncuları var. Buna da hazır olmamız gerekiyor” diye konuştu.
“Başarısız sonuçta camiada oluşacak baskıyı kaldırabilecek misiniz sorusuna ise Alman teknik adam;
“En büyük baskıyı kendim yaratıyorum. Kariyerimde her zaman kendimi baskı altında tutuyorum. Dışarıdan gelen baskı tabii ki önemli. Bizler eleştiriye de açığız. Daha iyi, pozitif işler olacaksa bunları da değerlendiririz. Ama en büyük baskıyı ben zaten uyguluyorum” yanıtını verdi.
Daum iyi bir sonucun ise bir dönüm noktası olarak değerlendirilebileceği yorumuna katılarak;
“Yarın iyi bir netice ile her şey daha pozitif olabilir, bunu biliyoruz. Pozitif netice almak için çok çalışıyoruz. Netice iyi olmayınca da üzülüyoruz. Ama yarın olmazsa Pazar günü de olabilir. Bizim hedefimiz yarının bizim için dönüm noktası olması” dedi.
Daum,
Bursaspor maçında
Güiza’yı oyundan almasında
seyirci baskısının etkili olduğu yorumları ve spor kamuoyunda yapılan ‘yenilgiye bu değişikliğin neden olduğu’ yorumlarının kendisine hatırlatılması üzerine ise şu çarpıcı yorumları yaptı;
“Medyada bazı söylentiler olabilir ama böyle bir şeye katılmıyorum, bunları anlamıyorum.. Güiza’yı maçtan alıp maçı kaybettik diyorlarsa, o zaman ‘
Semih’i alınca mı oyunu kaybettik’ diye de sorulabilir mi? Maçı kaybetmemizin nedeni tabii ki o değişiklik değildi. Bence söylenenler mantıksız. Hep birlikte gördük, 2. golde çok şanssızdık. Cristian’a çarpan top gol oldu, büyük bir talihsizlikti.. Onun daha önce yaptığımız değişiklikle ne alakası var? Bursa o frikik golünde çok şanslıydı. Cristian’a çarpan top diğer oyuncularla alakasızdı. Sahada o anda Cristiano
Ronaldo veya
Rooney olsa bile, o top Cristian’a çarpıp kaleye girecekti. Bir kez daha tekrarlıyorum;
Bursaspor’a karşı aldığımız mağlubiyetin değişikliklerle alakası yok.”
Bir gazetecinin hücuma çıkarken
savunma oyuncularının fazlasıyla topla oynaması ve geri dörtlü dışında takım savunmasında disiplinsizlik yaşanması konusundaki yorumuna ise Daum;
“Bugünkü futbolda geri dörtlünün oyunu başlatması gayet normal. Daha önce tipik bir oyun kurucu vardı ama bugün arka dörtlünün topu çevirmesi gayet normal. Diğer takımlarda da görüyorsunuz bunu. Barcelona’da
Iniesta ve
Xavi geriden gelip oyunu başlatıyorlar. Ama sonuçta ön tarafta bazı hatalar yapıyoruz. Bu da sorun oluyor. Bu şekilde yediğimiz golleri analiz edip düzeltmeye çalışıyoruz. Bu bir süreçtir. 1-2 haftada düzelecek bir şey de değildir. Aynı zamanda her zaman aynı kadroyla da oynayamıyoruz, bu da bu sürecin uzamasını sağlıyor” şeklinde yanıt vererek sözlerini tamamladı.
Öte yandan Alman teknik adam basın toplantısına katılan Fransa’dan gelen gazetecilere yönelik espri yaparak, kendilerinden ismini de belirttiği Fransız ilacını isteyerek yardımcı olmalarını istedi.