Açıklamalarını yazılı bir metinden okuyan
Özdemir, kulübün 100. yılında,
sezon başında hedeflenen
sportif başarılara ulaşmak amacıyla her türlü yatırımın yapıldığını ve yarışılan tüm branşlarda iddialı ve kaliteli sporcu ve
teknik adamlarla kadrolar oluşturulduğunu belirterek şunları söyledi:
''Kulübümüz,
futbolda da sezon başında ortaya koyduğu hedeflerine ulaşmak için rakipleriyle sahada her türlü mücadeleyi vermekte ve döktüğü alın teriyle, hedeflediği
şampiyonluğa ulaşacağına inanmaktadır, ancak sezon başında beri futbolu düzenleyen üst kuruluş olan
Futbol Federasyonu'nun adil olmayan uygulamaları hususunda kamuoyunun dikkatini çekmiştik. Geçen hafta ortalarından itibaren yaşadığımız ve bugün gazetelerde yer alan haberlere konu olan süreç son derece vahimdir.''
-''FÜTURSUZ VE CESARET GEREKTİREN UYGULAMALAR''-
Hafta içinden itibaren bilinen ve kendileri tarafından en yüksek yetkili mercilere iletilen sürecin, hafta sonunda oynanan maçlarda yaşananlarla bire bir gerçekleştiğini ifade eden Özdemir, şöyle devam etti:
''Bu denli fütursuz ve cesaret gerektiren uygulamalar, bizim infialimizin boyutunu aşmış ve futbol ailesinin diğer bireyleri tarafından dahi işaret edilmek zorunda kalınmıştır.
Galatasaray Kulübü yöneticisi Fatih Gökşen'in açık bir şekilde ifade ettiği gibi, yine
Çaykur Rizespor Kulübü Başkanı Sayın Ekrem Cengiz'in maç sonrası isyanını dile getirdiği açıklamaları son derece dikkatle incelenmeli ve irdelenmelidir. Lig TV'de yayınlanan
Maraton programının yorumcusu
Erman Toroğlu tarafından dün
akşam Beşiktaş-Çayykur Rizespor maçıyla ilgili yapılan yorum da konunun hangi boyuta geldiğinin anlaşılması açısından son derece önemlidir.
Sayın
Yıldırım Demirören ve Sayın Levent Erdoğan, yaklaşık 3 haftadan beri, ısrarla kendilerinin şampiyon olacaklarını söylemektedir. Sayın Demirören'in bu açıklamaları yaptığı tarihe, onun öncesinde görüşme ve temaslarına bakacak olursak, bu
mesajların masumane motivasyon mesajları olmadığı açıkça görülebilmektedir ve Sayın Demirören de verdiği mesajların arkasındaki sonuçlardan son derece emin olduğunu kamuya açık yerlerde, basına dahi yansıyan rahat ve kontrolsüz davranışlar ile de teyit etmektedir. Bu güvenin verdiği rahatlıkla Sayın Demirören, bir öğle yemeğinde Futbol Federasyonu tarafından bir gün sonra açıklanacak olan maç saati ve yerine ilişkin değişikliği, kendi
takımının maçının ve bizim maçımızın
hakemlerini rahatlıkla söyleyebilmektedir.''
Nihat Özdemir, kendilerini asıl dehşete düşüren konunun, Demirören'in yaptığı açıklamalar ve ağzından kaçırdıkları olmadığını, kendilerine ulaşan duyumlar üzerine MHK Başkanı Mustafa Çulcu'yu bilgilendirmelerine rağmen, hafta sonunda oynanan maçlarda, kendilerine gelen duyumların harfiyen gerçekleştiğini görmek olduğunu söyledi.
Özdemir, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu noktada, MHK Başkanı Sayın Çulcu, söz konusu maçlar öncesinde telefonda, bize garanti vermek yerine gereğini yapıp, fütursuzca gerçekleşen illegaliteye dur demeli ve gereğini yapmalıydı. Maçtan sonra yöneticilerimizi arayarak, 'Gereğini yapacağım' demesinin, bugün kimseye bir faydası olmayacağı ortadadır.
Eğer Sayın Çulcu, birtakım yanlışları görebilmiş ise bugün çıkıp, yaşanan süreci ve bundan sonrası için alacağı önlemleri kamuoyuyla paylaşmalıdır.''
-''TESADÜF DEĞİL''-
Nihat Özdemir, 36 maça yayılan takım istatistikleri incelendiğinde,
Türkiye'nin en çok gol pozisyonuna giren, gol atan
Fenerbahçe'nin bir kez bile
penaltı kullanmamış olmasının, futbolcularına çıkan kartlar ve ardından gelen cezaların, rakiplerine çıkmayan kartların, rakiplerinin kullandığı penaltı sayısı gibi istatistik değerlerin tesadüf olmadığı ve bahsedilen sürecin bir sonucu olduğu düşüncesini sağlamlaştırdığını öne sürdü.
Özdemir, ''Anlaşılıyor ki, geçen sezon
Denizlispor maçıyla sonuçlanan süreç, bu sezon yeniden farklı bir kurguyla bir kez daha sahnelenmektedir'' dedi.
Nihat Özdemir, şöyle konuştu:
''Sezon ortasında
kuralların keyfi bir şekilde değiştirilmesi suretiyle lig yarışına yapılan müdahale, futbola özgü yargı organlarının adil olmayan kararları, takımdan takıma değişen uygulamalar, bir kısım Futbol Federasyonu
yönetim kurulu üyelerinin kişisel meselelerini görevlerinin önüne geçirmiş olması, tuhaf hakem atamalarına ve atanan hakemlerin
şampiyonluk ve küme düşmeye tesir eden nitelikte kararlar vermesine kadar varabilmiştir.
Hiç şüphe yok ki, bu tür dünyada eşi benzeri görülmemiş, duyulmamış uygulamalar, futbolu yöneten kurumlara, kurumları yönetenlere ve futbol ailesinin tüm bireylerine karşı genel bir güvensizlik yaratmakta ve bu güvensizlik ortamı sonucunda Türk futbolu zarar görmektedir. Futbol Federasyonu ve denetim gözetim yetkisine haiz tüm kuruluşlar, yaşanan bu gayri ahlaki ve hukuki uygulamaların üzerine derhal gitmeli, sektörü zan altında bırakan tüm
çürük elmalar, sektörden temizlenmelidir.''
-İSTEKLER-
Nihat Özdemir, açıklamasında, kulüp olarak isteklerini de şöyle sıraladı:
-Bu bağlamda, Futbol Federasyonu, kritik takvimi de dikkate alarak, derhal kalan 7 haftanın maç, tarih, saat ve yerlerini belirlemeli,
-Şampiyonluk yarışında olan veya küme düşme hattında bulunan takımların müsabakalarını aynı anda başlatmalıdır,
-MHK derhal harekete geçerek, üzerlerinde genel bir şüphe oluşan Vedat YÜksel ve Aytekin Durmaz'ın, hakemlik müessesesi ile ilişiğini kesmeli ve bu suretle ligin geri kalan bölümünde görev alacak hakemlere, uygun duruş konusunda mesaj vermelidir,
-Bundan sonra da bu şekilde ortaya çıkacak her türlü
şüpheli durumun üzerine gidilmeli, sorumluları tespit edilerek futbol sektörü dışına itilmelidir. Ancak bu şekilde doğru ve yanlış kesin çizgiler ile ayrılabilir ve hiç kimse kurallar dışına çıkmaya cesaret edemez.
Nihat Özdemir, her türlü zorluk ve engellere rağmen futbol takımının, kulübün 100. yılında lig ve
kupa şampiyonluğuna ulaşacağını taraftarın da bilmesini isterken, ''Taraftarımız, gerek stadımızda, gerekse deplasman mücadelelerimizde takımını sonuna kadar desteklemeli,
tahrik ve provokasyonlara sportif dezavantaja dönüşecek hareketlerden kaçınmalıdır'' diyerek, mesaj gönderdi.
-SORU-CEVAP-
Nihat Özdemir, açıklamalarından sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, ''Lig bu hakemlerle devam edecek. Kura sistemi veya
torba gibi bir öneriniz var mı?'' sorusu üzerine Özdemir, ''Futbol Federasyonu sezon başından itibaren hakemlerin nasıl
tayin edileceğinin kurallarını maalesef ortaya koymuştur. Biz her zaman adil ve eşit düzenin yanındayız. Hakem müessesesini de adaletli davranmaya, her takıma eşit mesafede durmaya davet ediyoruz'' dedi.
Nihat Özdemir, asbaşkan Ali Koç'un daha önceki yaptığı açıklamaların hatırlatılması üzerine de ''Sayın Ali Koç'un açıklamaları, bugünkü yaşanan olayların bir ispatıdır, bir göstergesidir. Bizim, taraftarımızın, oyuncularımızın, teknik kadromuzun dikkatli olması yönünde bir açıklaması olmuştu'' diye konuştu.
Özdemir, ''Endişelerinizden bahsediyorsunuz, bunlar düzelmezse Fenerbahçe olarak ne gibi bir yola başvuracaksınız?'' sorusunu da şöyle yanıtladı:
''Bizim yapacağımız tek olay, Fenerbahçe yönetimi olarak takımımıza sahip çıkmak, teknik kadromuzu motive etmek ve bundan sonraki maçları alarak şampiyonluğa ulaşmaktır. Herhangi bir şekilde haksızlığa uğradığımız zaman oturup konuşacağız. Yönetim olarak, bunu spor kamuoyuna açıklayacağız.''
Bir gazetecinin, ''Futbol Federasyonu Başkanı
Haluk Ulusoy ile Fenerbahçe Kulübü Başkanı
Aziz Yıldırım arasında herhangi bir
diyalog kurulması söz konusu olabilir mi?'' sorusuna karşılık Özdemir, ''Bizim herhangi bir diyaloğa ihtiyacımız yok, gereği de yok. Biz, sadece adil yönetim, Futbol Federasyonu'nun Türkiye liglerinde eşit mesafede olmasını istiyoruz'' dedi.