"Belirlenen bütçeyle
futbol takımını istediğin gibi yönet" diyecek..
Galatasaray'da
teknik direktör Michael
Skibbe üzerindeki kara bulutlar bir türlü dağılmıyor.
Geçtiğimiz
sezon yardımcı antrenör ile yaşanan
şampiyonluk sonrası takımın başına gelen, ancak
hazırlık maçları dahil takıma bir türlü arzulanan futbolu oynatamayan
genç Alman teknik adama yönelik eleştiriler iyice arttı. Özellikle Steaua Bükreş'e
Şampiyonlar Ligi ön elemesinde
boyun eğilmesi ve Galatasaray'ın ligde ilk üç maçından sadece birini kazanabilmesi eleştirileri çoğaltırken,
UEFA Kupası'nda Bellinzona karşısında deplasmanda alınan galibiyet de
Michael Skibbe'nin rahat nefes almasını sağlamaya yetmedi.
Bu karşılaşmada yenen üç gol, defansın sürekli aynı hataları tekrarlaması, son yıllardaki en önemli
yıldız transferlerine karşın Galatasaray'ın minik bütçeli bir
kasaba takımını zar zor yenebilmesi,
yönetimde Michael Skibbe muhaliflerinin ellerini kuvvetlendirdi.
SESLER İYİCE YÜKSELDİ
Tüm bunlar sonrası sarı-kırmızılı takımda bazı yöneticiler, Milli Takımlar Sorumlusu Fatih
Terim'in Galatasaray'a dönmesi yönündeki görüşlerini giderek daha sık bir şekilde ve daha yüksek sesle dile getirmeye başladılar.
Bu yöneticiler, UEFA Kupası'nda şampiyonluk yaşadıkları milli çalıştırıcı
Fatih Terim'e sportif direktörlük
teklif edilmesinden yana.
BECKENBAUER MODELİ
Bu görev Türkiye'de uygulanan kısıtlı tanımıyla değil,
Almanya ve İngiltere'deki örneklerde olduğu gibi tam yetkiyle önerilecek. Fatih Terim'e, "Gel bizim Beckenbauer'imiz ol. O Kaiser ise, sen imparatorsun! Yönetim olarak biz sadece bütçeyi belirleyelim; gerisini sana bırakalım. Sen istediğin
teknik direktörü getir, istediğin futbolcuyu al, istemediklerini gönder. Altyapıyı da dilediğin gibi organize et. Kimse yaptıklarına karışmayacak. Yani, futbolun patronu ol" denilecek.
SABAH