Çok top çaldığı için arkadaşları ona ’örümcek’ lakabını taktı. Kendisine verilen şansları iyi değerlendirdi, Fatih Terim’in gözüne girdi. Oradan da EURO 2008 kadrosuna seçildi. Topal, sorularımıza içten yanıtlar verdi. İşte sorular, işte beklenen cevaplar... Sanki balayı oldu G.Saray sana talip olunca ne hissettin? "9 kardeşiz. 5 erkek, 4 kız. Galatasaray bana talip olduğu zaman inanamadım. Sorumluluk altında bir yere geldiğimi biliyordum. Öyle ağabeyler var ki, başta Hakan Şükür Hasan Şaş ve Ümit Karan. Onlar sarsıntılı günlerimde yanımda oldu. Çünkü büyük bir takımda oynayacaktım. Daha sonra Galatasaray formasını sırtıma geçirdiğimde, hani ilk evliğini yapan bir kişi balayına çıkar ya benim için bu olay adeta balayı oldu. Milli Takım’da oynamasan üzülür müsün? Milli Takıma çağırıldım. Çok mutlu oldum. Benim için ikinci balayı oldu. 22 yaşında iki kez baharı gördüm. Allah’ın bana verdiği büyük bir şans. Onun için onun kıymetini bilmem gerekir. Milli Takım’da oynamayan her insan gibi bende üzülürüm. İlla oynayacağım diye bir şey yok. Bu takım için de olmak bile banan gurur verir. Benim ay yıldızlı takımda uzun bir zaman dilimim var. Bu formayı bir giydim mi bir daha çıkarmam. Ben bir emekçiyim. Bana formayı verecek kişi de Fatih hoca. Kendisi iş veren kişidir. Oda kime ne vereceğini çok iyi bilen orkestra şefimizdir." Kalli ile sorun yaşamadım Örnek aldığın bir futbolcu var mı? Fransızların yıldızı Viera’ye hayranım. Top alışı, mücadele gücü, oyunu okumasını çok beğeniyorum. Oyun stilini de kendime benzetiyorum. Sıkılmadan da maçlarını izliyorum. Zaten İngiltere Premier Ligi, İspanya Ligi maçlarını kaçırmıyorum. Öğrenmenin yaşı yoktur. Bana faydalı olacak bir stili hemen kapmaya çalışıyorum." Feldkamp ile aran nasıldı. Bu güne kadar hiçbir hocamla aramda tatsız bir olay olmadı. Onlara inandım, onların her dediğini yaptım. Feldkap beni sık sık yanına çağırarak, bilgilerini bana aktardı. Doğrularımı ve yanlışlarımı söyledi. Bir hakikat var. Linderoth kimsenin istemediği o sakatlığı yaşamasaydı, Feldkamp beni hiç düşünmezdi. Açıkçası beni geç fark etti. Ama futbolun içinde olan bir şey. Bir şans bulursun, eğer değerlendiremezsen suçlu sen olursun. Ama ben bu güveni kendimde bulduğum için bugünlere geldim . Yinede kendimi yeterli bulmuyorum" Şampiyonluk nasıl geldi? Son altı haftaya girilince hocamız gitti. Bir dalgalanma yaşandı. Ama hayat devam ediyordu. Yapacağımız tek şey vardı. Takım ruhu olmak. Onun için bir bütünleşmek gerekiyordu. Bu ruhu taşımak için harekete geçtik. Bütün dertlerimizi bir kenara ittik. ’Şunun şurasında 6 hafta kaldı her maçı alırsak ipi göğüsleriz’ dedik. Hepimiz kendimizi oto kontrole aldık. İnsan hata yapabilir, küsmek gücenmek yok. O hatayı düzeltmek için var olmalıyız diyerek söz verdik ve sonunda da hep beraber tünelin ucunu gördük. Tarihi yazanlara teşekkürler G.SARAY Kulübü Başkanı Adnan Polat, UEFA Kupası’nı kazanmalarının 8. yıl dönümü nedeniyle bir mesaj yayınladı. Kulübün resmi internet sitesinde, "Tarih yazanlara bir kez daha teşekkürler" başlığıyla yayınlanan mesajda, şu ifadelere yer verildi: "Ölümsüz kurucumuz Ali Sami Yen’in, ’Amacımız Türk olmayan takımları yenmektir’ şiarıyla yola çıkan G.Saray, 17 Mayıs 2000 akşamı Türk spor tarihinin en unutulmaz başarısını elde edip, UEFA Kupası’nı namağlup olarak kazandı. Ve G.Saray, böylesi bir başarıya sahip tek Türk takımı olma unvanını tam 8 yıldır koruyor. Şanlı tarihimize unutulmaz bir damga vuran UEFA Kupası şampiyonluğumuzu andığımız bugün (dün), başta eski başkanımız Faruk Süren olmak üzere, dönemin yönetim kurulu üyelerine, teknik direktör Fatih Terim’e, bize bu başarıyı getiren futbolcularımıza ve bu şampiyonlukta emeği geçen herkese bir kez daha teşekkür ederiz." Polat ince eleyip sık dokuyor BAŞKAN Adnan Polat, yeni sezon için yönetici arkadaşlarına, "Herkes kolları sıvasın" dedi. Polat, teknik direktör konusunda futbol şube sorumluları Adnan Sezgin, Haldun Üstünel, Murat Yalçındağ ve Tunca Hazinadaroğlu’ndan, teknik adam konusunda ince eleyip sık dokunulmasını istedi. Başkan, diğer yandan da sarı kırmızılı kulübün geleceğini kurtaracak menkul değerleri kıymetlendirmek ve yenilerini bulmak için de Adil Emecan’ı görevlendirdi. Camia içinde kendisine ’jokerimiz’ dediği Emecan, önce Çekmece’de bulunan alanı, bugün de Sapanca’da Galatasaray’a ait arsayı değerlendirmek için harekete geçecek. Emecan burada yapcağı incelemeler sonrası hazırlayacağı raporu daha sonra Adnan Polat’a verecek. Bu arada önümüzdeki cuma günü Kalamış Tesisleri’nde bir gece organize edilecek. Geceye UPS Başkanı ve CEO’su Mike Eskew’in yanı sıra Türkiye patronu Haluk Ündeğer de katılacak. Yöneticiler, Eskew-Ündeğer ile sponsorluk konusunda masaya oturacak. Evlilik aklımda değil Kazandığın parayı nasıl kullanıyorsun: Yaptığım işten daha uzun yıllar ekmek yiyeceğim. Şimdi aileme bakmakla sorumluyum. Kendilerine ev alıp, daha rahat olmalarını sağlıyorum. Onun için daha evlilik düşünmüyorum. Önce işimin daha ustası olmak için yolum uzun. O yolu katetmeden özel hayatımı değiştiremem. İngiltere’yi isterim Oynamak istediğin takım hangisi? Galatasaray’da oynuyorum ya... Benim için Avrupa’nın en büyük takımı. Bundan daha mutluluk olur mu. Babam (Kadir Topal) zaten hasta bir Galatasaraylı. Onu mutlu ettiğim için bende mutluyum. Bende herkes gibi İngiltere’de oynamak isterim. 2013 yılına kadar Galatasaray’la sözleşmem var. Beni manşete çıkartan Galatasaray. Kulübümün kazancı olursa giderim. Ne demişler önce vatan. İlhan SÖYLER