Beşiktaşlı
futbolcular, bu psikolojiyle çıktılar taraftarlarının huzuruna. Amaç sahadan üç puanla ayrılmanın yanı sıra
Liverpool hezimetinin yaralarını sarmak ve gruptan çıkma umutlarını sürdürmekti..
Maçtan bir gün önceki basın toplantısında
Ertuğrul Sağlam;
ekip olarak kazanacağımıza inanıyoruz, yeter ki taraftarlarımız bizi maçın bitiş düdüğüne kadar desteklesin diyordu. Öyle de oldu. Siyah-beyazlı tribünler, o
soğuk havada biran olsun susmadan
takımlarını ateşlemeye çalıştı.
Beşiktaş maça çok hızlı başladı; Tello ve
Delgadoyla önemli pozisyonlar yakaladı, dakikalar yirmibeşi gösterdiğinde Beşiktaşın soldan geliştirdiği atakta Delgado düşürüldü. Bu pozisyonda
İspanyol hakem Canteleho devam işareti verirken yardımcı hakem ısrarla bayrağını kaldırdı ve Canteleho da ona uydu.
Sergenden sonra frikik gollerine hasret olan taraftarlar, Tellonun ustalık kokan vurusuyla 1-0 öne geçmenin sevincini yaşadılar ve bu golden sonra
İnönüde Liverpool maçını anımsatan görsel
şölen başladı..
Erik Geretsin talebeleri, mağlup duruma düştükten sonra oyunun temposunu artırdı ve Belçikalı hoca,
sakatlanan orta saha
oyuncusu Nasrinin yerine forvet oyuncusu Cisseyi oyuna dahil etti..
Beşiktaş ilk yarıda golün haricinde
Serdar Özkan ve Delgadoyla çok önemli pozisyonlardan yararlanamadı..Böyle kritik, kesin kazanılması gereken bir maçta eğer net pozisyonlar buluyorsanız, bunları mutlaka değerlendirmeniz gerekiyor. İnönüde oynanan Porto maçı bu yüzden kaybedilmemişmiydi ?
İkinci yarıya baktığımız zaman, ilk 15 dakika yani gole kadar
Fransız temsilcisi, Beşiktaş kalesinde inanılmaz bir
baskı kurdu ve sağlı sollu ataklarla,
siyah-beyazlı defansı bunalttı.Beşiktaşta rakibinin ekmeğine yağ sürdü bu dakikalarda;
Panik, tecrübesizlikle birleşince golün gelmesi kaçınılmaz oldu..
Beşiktaşlı futbolcular golü yiyince anladılar ki panik yapmak, geri çekilmek hiçbir şey kazandırmıyor. Bu dakikadan sonra yine
rakip kaleye gitmeye başladılar. Ertuğrul hocada Nobre ve
İbrahim Akını oyuna alarak belki risk aldı ve bunun sonucunu da dakikalar 87yi gösterdiğinde Brezilyalı golcüsü
Bobonun ayağından gelen golle buldu.
Bu galibiyet Beşiktaş için sadece umutların devam etmesi adına değil, son haftalarda camianın üzerinde dolaşan karabulutların dağılması için de bir nevi ilaç oldu.
Tüm oyuncular üzerlerine düşen görevi eksiksiz yapmaya çalıştılar ama iki oyuncuyu bunlardan biraz daha ayrı tutmak istiyorum.Tello ve
İbrahim Toraman.
Sakatlığından dolayı takımdaki yerini uzun süre alamayan Şilili ne kadar önemli bir oyuncu olduğunu attığı golle ve oynadığı futbolla bir kez daha kanıtladı..
İbrahim Toraman ise maçın son on dakikasını fedakarlık yapıp arkadaşlarını yalnız bırakmamak için sakat sakat mücadele etti, öyle hamleler yaptı ki galibiyette başrolü oynadı
Zaten maçtan sonrada
koltuk değnekleriyle gitti takım otobüsüne ve son olarak şunu söylemeden edemeyeceğim
Bravo Ertuğrul hoca, bravo çocuklar
KERİM SAAT- SAMANYOLU HABER TV
BEŞİKTAŞ MUHABİRİ