İstanbul'u çok beğendiğini dile getiren Bouzid,
Galatasaray'a geldikten sonra ilk başlarda dil sorunu yaşadığını ifade ederek, "İstanbul'u hem şehir olarak hemde kültür açısından çok beğeniyorum. Türk kültüründen hoşlanıyorum ve bütün bunlar İstanbul'a alışmamı çok kolaylaştırdı. İstanbul'a geldiğim zaman ilk sorunum dildi. Yeni bir
takıma geldiğiniz zaman dil ister istemez araya bir bariyer koyuyor. Yeni bir kente taşınmıştım ve bu şehrin sokaklarını, semtlerini, dükkanlarını öğrenmem gerekiyordu. Bu sorunuda atlattıktan sonra
Türkiye'de gayet keyifli yaşamaya başladım" diye konuştu.
Ligin ilk yarısında yedek kaldığını fakat, ikinci yarı yakaladığı fırsatları iyi değerlendirerek takımda daha uzun süre
forma giymek istediğini belirten İsmael Bouzid, "Ligin ilk devresi benim için zor geçti. Çünkü sık sık yedek kulübesinde kalmak zorunda kaldım. Çok ender zamanlarda fırsat bulabildim. Fakat ligin ikinci yarısında bana verilen fırsatları değerlendirmem gerektiğini düşünüyorum. Kendimi bir
futbol oyuncusu olarak sahada ifade etmem gerek. Kendi futbol tonumu yakalamam ve o ton üzerinden kararlılıkla devam etmem gerekiyor. Bu yüzden elime geçen bu fırsatı iyi değerlendirip, giderek takımda daha fazla süre oynamak istiyorum" şeklinde konuştu.
Kaiserslautern ve
Cezayir Milli Takımı'ndaki formunu tekrar yakalayacağına inandığını vurgulayan
futbolcu, "Bir futbolcunun en iyi olduğu noktadan uzaklaştıktan sonra geriye dönmesinin çok kolay olmadığını herkes bilir. O oyun tonunu yakalamak gerçekten uzun çalışmalar gerektirir. Uzun çalışmalar dışında maç töcrübesininde son derece önemi var. Bu gerçekten kolay yakalanmayan birşey. Fakat ben elime geçen fırsatları mümkün olduğunca iyi değerlendirerek eksiklerimi kapatmaya çalışıyorum. Maç içerisinde gittikçe daha fazla süre almam ve eksiklerimi kapatmak için yaptığım çalışmalarla, yeniden eski seviyeme geleceğim" dedi.
İsmael Bouzid, "Galatasaray bu
sezon ligi iyi başlayıp, sonradan düşüş yaşadı. Bunun sebebi ne olabilir? şeklindeki soruya ise, "Bence bu son derece
doğal. Bu takım birçok üst düzey futbolcudan oluşuyor. Bu futbolcuların birer robot olduğu anlamına gelmiyor. Dünyanın hiçbir kulübünün, hızla girilen bir sezonda aynı tempoyla ligi sonlandırması mümkün değil. Zaman zaman hızlanıp, geriye düşebilirsiniz. Bence bu işin doğasında var. İstatistiksel olarakta bu ispatlanmış ve dünyanın birçok kulübünde bu yaşanıyor. Biz sezona çok iyi ve güçlü girdik. İlk maçlardaki avantajımızı daha sonraları puan kaybederek yiyirdik. Fakat, ikinci yarıyada aynı direnç ve hızla girmek zorundayız. Daha sonra ise yakalayacağımız yüksek tempoyu mümkün olduğunca devam ettirebilirsek, kaybettiğimiz puanları yerine koyabiliriz. Bence bunu bir dalgalanma veya düşüş olarak görmemek gerek, bunu profesyonel sporun içinde bulunan son derece normal bir eğri olarak algılamak gerek" yanıtını verdi.
"EN İYİ HÜCÜM OYUNCULARI BİZDE"
Cezayir Milli Takımı'nda ve Kaiserslautern'de defans bölgesinde görev alan Bouzid, Sarı-kırmızılı takımda orta sahada oynatılmasıyla ilgili olarak, "Defansın her bölgesinde oynadım. Doğrusunu söylemek gerekirse, herhangi resmi maçta orta saha oyuncusu olarak görev yapmayı aklımdan geçirmedim. Fakat hocamız benden böyle bir görevi yerine getirmemi istediğinde, tabiki ben her türlü dezavantajına karşın bu görevi elimden geldiğince yapmaya gayret ettim. Benim bu pozisyona adapte etmem zor oldu. Fakat birgün defansa yönelik bir orta saha oyuncusu olmam istenirse, bunu yapmak için elimden geldiğince gayret ederim" diye konuştu.
Sarı-kırmızılı takımda Song'un ayrılması ve Emre Güngör'un gelmesi ile o bölgede yaşanan forma savaşını değerlendiren İsmael Bouzid, "Takımda herhangi bir pozisyonda görev alabilecek birçok oyuncunun olması, o oyuncuların
antrenman performanslarının yükselmesine yardımcı olur. Antrenmanda en iyi olan futbolcu bilir ki, önümüzdeki günlerde maçlarda yer alabilme şansı yakalayacaktır. Yine aynı oyuncu kendisine bişey olduğu zaman arkasında onun yerini doldurabilecek biri daha vardır. Bu her takımın ihtiyaç duyduğu yüksek seviyeyi sağlaması için, ilk başlarda gerekenlerden biridir. Diğer yandanda oyuncuların kendisine her zaman hazırlıklı tutmaları içinde fırsat sağlar. Ve bence bunun böyle olması gerekir" şeklinde konuştu.
Galatasaray'da olmaktan dolayı çok mutlu olduğunu sözlerine ekleyen Cezayirli futbolcu, "Galatasaray, çok büyük bir tarihi geçmişe sahip bir kulüp. Şimdiye kadar elde ettiği
UEFA Kupası ve Süper Kupa başarılarını herkes biliyor. Dolayısıyla Galatasaray gibi bir takımda oynamak, her futbolcunun en çok isteği şeylerden biridir. Bu benim için olduğu kadar,
Fransa ve Cezayir'deki akraba ve yakınlarımın çok hoşuna gitti. Resmi imzayı attığım ilk gün herkes çok mutlu oldu ve halada bu mutluluğu yaşıyoruz" dedi.
Fenerbahçe ile Galatasaray'ın
Avrupa düzeyinde futbol oynadıklarını vurgulayan Bouzid, "Türkiye liglerinin, Avrupa ligleriyle karşılaştırıldığı zaman bence en büyük farkı, iyi şekilde organize olmuş takım sayısının azlığı olabilir. Bir
İngiltere veya Fransa liginde 15-18 tane iyi organize olmuş takımdan bahsedilirken, Türkiye'de ne yazıkki ligde klasmanın en üstündeki 5-6 takımında bunu görebiliyoruz. Bu 5-6 takımdaki seviye ise, Avrupa'nın her liginde rahat rahat oynayabilecek düzeyde. Bununda en basit kanıtları Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi'nde, Galatasaray'ında UEFA Kupası'nda hala devam ediyor olması. Fakat üzülerek gözlemliyoruz ki, ligin en üst basamaklarındaki yer alan takımlarla, diğerleri arasında büyük uçurumlar var" şeklinde konuştu.
Cezayirli defans oyuncusu ayrıca, Süper Lig'deki en iyi hücum oyuncularına sahip takım olduklarını söyledi. İsmael Bouzid son olarak, ligin ikinci yarısında ellerinden gelenin en iyisini yaptıkları sürece
şampiyon olmamaları için hiçbir neden olmadığını ve bunuda başaracak güçte olduklarını kaydetti.
Kaynak : DHA