Tecrübeli futbolcu, Türkiyemspor'da oynarken kendisinin "Boğazın Maradonası" olarak çağrıldığını, Lionel Messi'ye hayran olduğunu söyledi, hakkında bilinmeyenleri açıkladı. Gençlerbirliği'ne geçen sezon ADO Den Haag takımından transfer olan ve bu yılki performansıyla futbol otoritelerinin dikkatini çeken Hurşut Meriç, Türkiyemspor'da oynarken kendisinin ''Boğazın Maradonası'' olarak çağrıldığını söyledi. 26 yaşındaki genç oyuncu çeşitli konularda açıklamalarda bulundu. Türkiyemspor'da oynarken, ismini vermek istemediği o dönemin kulüp başkanının kendisine bu lakabı uygun gördüğünü belirten Hurşut, ''Başkanımız bir olay sonrasında öldürülmüştü. Bu nedenle adını vermek istemiyorum. O bana 'Boğazın Maradonası' derdi. O günden sonra tüm herkes beni bu şekilde çağırmaya başladı'' dedi. Gençlerbirliği'nde kendisine arkadaşları tarafından bir lakap takılmadığını ifade eden Hurşut, ''Takım içinde bir lakabım yok. Kerem arkadaşım bazen bana 'sen tam bir delisin' der. Yaptığım şakalarım nedeniyle bana böyle hitap ediyor. Şaka yapmayı çok seviyorum. Tüm arkadaşlarımla iyi geçinirim ve ortama hemen uyum sağlarım'' diye konuştu. Ailesinin Hollanda'da yaşadığını, kendisinin de futbola bu ülkede başladığını anlatan Hurşut, şunları söyledi: ''Hedefim her zaman Türkiye'de futbol oynamaktı. Gençlerbirliği'ne gelerek bir başlangıç yaptım. Çok mutluyum burada. Her futbolcu gibi benim de milli takım ve 4 büyüklerde forma giyme hedefim var. Buralarda oynamak isterim tabii ki. Bunlardan bir transfer teklifi gelirse ayırt etmem. Ailemde takım beğenen seçen var, ama ben takım seçmiyorum. Babam Kayserisporlu. Annem benim oynadığım takımı tutuyor. 4 büyükleri seyretmeyi severim. Küçüklüğümden bu yana Barcelona'yı tutardım. Barcelona'yı izlemekten zevk alırdım. Fenerbahçe, Galatasaray, Trabzonspor, Bursaspor iyi futbol oynayan takımlar, ama biz de Gençlerbirliği olarak bu sezon iyi oynuyoruz. Biz de kendimizi onlara yakın görüyoruz. Bu sene daha iyi şeyler olabilir.'' -MESSİ'YE HAYRAN- Hurşut Meriç, futbolculuk kariyerinde en çok beğendiği oyuncunun Arjantin Milli Takımı'nın ve Barcelona'nın yıldızı Lionel Messi olduğunu söyledi. Avrupa'da ve Türkiye'de örnek aldığı oyuncular bulunduğunu anlatan Hurşut, ''Örnek aldığım oyuncular arasında Messi, Ronaldo, Gerrard beğendiğim futbolcular. Messi gibi olmak herkes ister. Türkiye'de Arda, Alex, Roberto Carlos, Emre Belözoğlu, kalecimiz Serdar beğendiğim oyuncular. Kaleci Serdar Türkiye'deki en iyi kaleci diyebilirim'' dedi. -DÖVME HASTASI- Başkent ekibinin başarılı genç oyuncusu, vücuduna dövme yaptırmayı çok sevdiğini, ama babasının tepkisiyle karşılaştığını kaydetti. ''Babam dövme yaptırmamı istemiyor'' diyen Hurşut, konuyla ilgili şöyle konuştu: ''Dövmelerimde annemin ve kardeşlerimin isimleri ve soyadım var. Ben dövmeyi çok seviyorum, ama babam yapma diyor. Babamın tepkisi nedeniyle fazla yaptırmıyorum. Bazı insanlar günah diyor, bazıları yok diyor. Babam bana 'yapma iyi değil, günahtır' diyor. Ama ben de gencim. Bütün vücudumu yapmam. Babam dövmelerimi görmesin diye evde normalde uzun kollu giysiler giyiyordum. Ama babam gördükten sonra artık kısa kollu giysiler de giyebiliyorum.'' -10 KASIM'DA HAYATINDA BİR İLKİ YAŞADI- Gençlerbirliği'nde son maçlarda gösterdiği performansla taraflı, tarafsız herkesin beğenisini kazanan Hurşut Meriç, Ankara'da, 10 Kasım 2009'da hayatında bir ilk yaşadığını ifade etti. Takım arkadaşı Cem Can'ın 10 Kasım günü, kendisine gelerek, ''Bugün 09.05'ten önce kalkmalısın'' dediğini hatırlatan Hurşut, ''Arkadaşımla birlikte saat 09.05'te camın önünde bekledik. Sirenler çaldı. 10 Kasım'da yaşananları ilk kez burada gördüm. Bayraklar yarıya inmişti. Hollanda'da bu tarz törenler yapılmıyor. Türkiye'de 7-8 aydır bulunuyorum ve yeni yeni şeylere alışmaya çalışıyorum'' şeklinde konuştu. -''LİGİ İLK 7 SIRA İÇİNDE BİTİRİRİZ''- Hollanda'da futbola başlamasının kendisi için bir avantaj olduğunu ifade eden Hurşut, ''Alman ve Hollanda futbolu hem taktik, hem de oynanan futbol açısından birbirine benziyor. Hollanda'da yetiştiğim için Thomas Doll'un çalışmalarına alışığım. Taktiksel ve pas çalışmaları benim için normal. Çünkü ben onlara alışığım. Doll benim için bir avantaj. Bu sene çok iyi bir başlangıç yaptık ve 19 puanımız var. Bunda teknik kadromuzun katkısı büyük. Çünkü onlar çalıştırıyor, onlar taktik veriyor. Teknik kadrodan memnunum'' diye konuştu. Turkcell Süper Lig'i bu sezon ilk 7 sıra içinde bitireceklerine inandığını vurgulayan genç oyuncu, ''Bizler oyuncu olarak Gençlerbirliği'nin bu sezon ligin üst sıralarında yer alacağına inanıyoruz. Böyle devam edersek, ligi ilk 6-7 sıra içinde bitirebiliriz. Dışarıdan çok beğeniliyor futbolumuz. Hiçbir oyuncu arkadaşımla sorun yaşamıyorum ve yaşamam da'' dedi. -''TRANSFERİM ÇOK HIZLI GELİŞTİ''- Hollanda'dan, Türkiye'ye çok hızlı bir transfer serüveni yaşadığını ifade eden genç oyuncu, konuyla ilgili olarak şöyle konuştu: ''Kulübü Cem Onuk aradı. Benim maçımı izlemişler. Bundan sonra her şey çok hızlı gelişti. Ben Gençlerbirliği'ne sıcak baktım. Dışarıdan duymuştum, çok iyi kulüp, çok sıcak insanlar olduğunu. Ailem de gitmemi çok istedi. Çünkü ben tam bir aile çocuğuyum. Babam, annem ve kardeşlerim benim için her şey. Hiç beklemeden evet dedim. Çünkü 3. lig amatör, ardından 1,5 sene ADO Den Haag ve bir anda Turkcell Süper Lig'e geldim.'' -''İSMİM DOĞRU YAZILMIYOR''- Ailesinin Hollanda'da yaşadığını ve iki kardeşi olduğunu belirten Hurşut, isminin de yanlış yazıldığını vurguladı. İsminin Hurşit değil, Hurşut olduğuna dikkati çeken başarılı futbolcu, ''İsmim Hurşut. Vefat eden dedemin ismini vermişler. Onun ismi de Hurşut Meriç'ti'' dedi. Ailesini çok fazla göremediğinden yakınan Hurşut, ''Kayseriliyim. Ailem Hollanda'da yaşıyor. Annem geçen hafta Ankara'daydı. Hollanda'da ailemin yanına devre arasında ve yazın gidebiliyorum. İki kardeşim var ve Hollanda'da yaşıyorlar. Çifte vatandaşım. Ailem yanımda olsa daha memnun olurum. Babam benim Hollanda'daki maçlarıma gelirdi. Buradaki maçlarıma henüz gelemedi, ama gelecek. Annem Manisaspor maçına gelmişti'' diye konuştu. -İSPANYA VE İNGİLTERE'DEKİ FUTBOLU BEĞENİYOR- İspanya ve İngiltere'de futbolun daha hızlı oynandığını anlatan genç oyuncu, ''Türkiye ve Hollanda futbolunda çok fazla bir fark yok. Türkiye'deki futbolcular daha güçlü. Daha çok fiziklerini kullanıyorlar. Türkiye'de sahada hemen baskı yapılıyor. Bu nedenle topu ayağına aldığında daha hızlı oynaman gerekiyor. Hollanda'da boş alan bulabiliyorsun'' değerlendirmesini yaptı.