AHMET ÇAKIR: ALİ SAMİ YEN'DE KARA TABLO (ZAMAN)
Ali
Sami Yen'de uzun yıllar unutulmayacak bir utanç gecesi yaşadık.
Fenerbahçe düşmanlığını hayatlarının tek amacı ve hedefi haline getirmiş çılgın bir kitle Sarı Kırmızılı kulübün tarihine kara bir leke sürdü.
... Bu utancın 45 dakikalık bölümüne katlanabildim. İkinci yarıda
stattan çıkıp karşılaşmayı televizyondan izledim. İki takımın
teknik direktörleri Gerets ve Zico'nun yüz ifadeleri karşısında biraz daha utandım. İkisi de "Lanet olsun! Bizim burada ne işimiz var?" der gibiydiler...
... Maçlar kazanılır kaybedilir, o kadar önemli değil. Üstelik ezeli rekabette böylesi durumlar sayılamayacak kadar çok yaşandı. Ancak dün gece Ali Sami Yen'deki kara tablo ne yazık ki
Galatasaray'ı çok ağır yaralamıştır. Bunun izlerini silmek çok uzun yıllar mümkün olmayabilir. Yazık. Çok yazık!
AHMET ÇAKAR: YOL AYRIMINA GELDİK (SABAH)
Türk
futbolu ne hale geldi. Bizi bilmeyen bir
yabancı seyretse 'Ben nereye geldim?' diyecek. 'Irak'ta mı yoksa Filistin'de miyim?' diye düşünecek. Maç oynanıyor, bombalar, meşaleler, pet şişeler sahaya yağıyor. Bir karşılaşma düşünün 45 dakika böyle oynandı. Hakemin gıkı çıkmadı. Ne olduysa devre arasında oldu. Birileri ona "Sen ne halt yiyorsun" dedi. O da çoktan alması gereken önlemleri gecikmeli de olsa almaya başladı.
LEVENT TÜZEMEN: KORKU TÜNELİ (SABAH)
Galatasaray taraftarının öfkesi ve kini "Hayallerinizin bittiği yerde bizim gerçeklerimiz başlar" pankartına yakışmayacak çirkinlikteydi. Yaratılan ortam "Korku Tüneli"nden farksızdı ve futbol oynamaya uygun değildi. F.
Bahçe'nin istediği bir gözdü ve G.Saray taraftarı iki göz verdi. Ne oldu? Keskin
sirke küpüne zarar verir örneği gibi taraftarın
F.Bahçe'ye duyduğu kin ve nefretin bedelini G.Saray ödedi.
... F.Bahçe stresli ortamda çok akıllı oynadı. Tribünlere kafayı takmadı. İki duran toptan da
Lugano ve Edu ile golleri buldu.
SELÇUK YULA: İŞTE BU KADAR (FOTOMAÇ)
Herhalde
Türkiye, Türkiye olalı böyle bir rezil maç yaşamamıştır. Tamam Şükrü Saracoğlu'nda,
Avni Aker'de, İnönü'de de böyle olaylar oluyor ama dün
akşam Ali Sami Yen'de bu işler fazla abartıldı...
... F.Bahçeli oyuncular neticede alınlarının akıyla
şampiyon olduklarını, kendilerini bekleyen Sami Yen'deki G.Saray taraftarları ve yönetimine gösterdiler. Onlara "helâl olsun" derken, Demirlek'in de bir an önce futbol dünyamızdan uzaklaşmasını diliyorum. İşte bu kadar.
AZİZ ÜSTEL: CANAYDIN'IN ESERİ (FOTOMAÇ)
Bu maçın sonucu, kimin gol attığı, kimin gol yediği hiç önemli değil. Ama kurucusunun adını taşıyan stattan kaçan başkan, milyonlarca taraftarın tepkisinden çekinen başkan, bu 19
Mayıs günü yaşanan rezilliklerin baş mimarı.
Özhan Canaydın sonunda G.Saray'ın dibe vurmasını sağladı. Koskocaman bir 'aferin!' ona.
HAKKI YALÇIN: BUNUN ADI İNSANLIK SUÇU (TAKVİM)
... Dün geceki sonuç, kendisi için hazırlanmış ateşten çemberin içinden geçen, yürekli kanaryaların, böyle bir ortamdan başı dik çıktığının onur gecesidir.
Onların gözlerindeydi Fener... Kale yüreklerinde...
İnönü'den sonra, Ali Sami Yen'i de zapt ettiler.
Yürekler dolusu alkışı hak ettiler.
ERMAN TOROĞLU: HEPSİ ORGANİZE (HÜRRİYET)
Dünyanın en büyük
derbilerinden diyorlar G.Saray-F.Bahçe maçına... Ama isimlerine
yönetici denilen
küçük kafalı insanların Türk futbolunu getirdikleri nokta işte bu.
Maalesef bunlar, yani bu küçük kafalı, art niyetli yöneticiler insanları birbirlerine kırdırıyorlar, devletin içine girerek Başbakan'la, Bakan'la konuşarak onlarla münasebet kurararak istediklerini yaptırıyorlar.
Bu maçtan üç saat önce
Chelsea-Manchester
United maçı oynadı, o sıralarda
Alman liginde
Stuttgart ve Schalke'nin
şampiyonluk mücadeleleri vardı. Onlara bakıyoruz, sonra da diyoruz ki, "Bizi niye AB'ye almıyorlar?" Bizi AB'ye MB'ye değil, ben yetkili olsam YZ'ye bile almam.
...
Ali Sami Yen Stadı'nda olan olayların hepsi organize. Bana bir kişi çıksın "organize değil" desin. Peki bu organizeyi kimler yapıyor? Fener Stadı'nda naklen yayın kablolarını kimler kestiriyorsa, Ali Sami Yen'de de bu maddeleri bu sefer G.Saraylılar attırıyor. Aferin onlara..
CAN BARTU: SU DERBİSİ (HÜRRİYET)
Sanki G.Saray-F.Bahçe değil, "su derbisi" oynandı dün akşam. Bu, organize bir su derbisiydi... Türkiye su sıkıntısı çekiyor, "kuraklık olacak" diyorlar, her nasılsa Ali Sami Yen'in suları bir türlü bitmiyor. Sanki
kuyu var, doldurup doldurup atıyorlar.
ERDOĞAN ŞENAY: ÇİRKİNLİKLER GECESİ (MİLLİYET)
Ali Sami Yen'de futboldan çok futbolun ayıpları ile dopdolu bir gece yaşanmaktaydı maalesef...
Oyundan çok önce saatlerce stat çevresinde başlayan ölçü dışı taşkınlıklar tribünlerde çok üzücü olayların habercisiydi sanki...
50 küsur yıldır futbolu kovalayan şu yorgun gözlerim dünyanın hiçbir yerinde böylesine
vahşet gösterilerine asla şahit olmadı inanınız... Maç başlamadan tribünde kendi koltuklarını söküp, kendi arkadaşlarının üstüne fırlatan bu "çılgınlar kalabalığına" nasıl olur da "taşkınlık yapan
seyirci" deyip geçebiliriz ki?..
TURGAY ŞEREN: GALATASARAY'I REZİL ETTİNİZ (AKŞAM)
Galatasaray Spor Kulübü'nü, 1905 yılında Ali Sami Yen ve arkadaşları kurdu. Dün akşam oynanan stadın ismine de Galatasaray kurucusunun adına Ali Sami Yen dendi. Ama gel gör ki, Ali Sami Yen Stadı tarihinde görmediği rezilliği dün akşam yaşadı.