GÜRCAN BİLGİÇ: ŞANSI KIRMAK LAZIM (SABAH) Sadece maçın ilk dakikalarından itibaren taşınan ciddiyet değildi F.Bahçe'nin farkı. Bir gün önce başlayan hazırlıkların ve önlemlerin işleve sokulmasıyla büyü bozma operasyonu gerçekleşti. ... Her zaman rakibin kendine uymasını isteyen Brezilyalı teknik adamın, ilk kez bir oyuncusunu (Selçuk), adam markajıyla (Yusuf) görevlendirdiğini gördük. Zico ilk defa rakip analizi yaparak bire bir önlem alıyordu. Her zaman Alex'i kilitleyip sonuca giden rakibini, aynı silahla vurup Yusuf'u yok ederek. Vederson formsuz periyodun faturasını geç de olsa öderken, Deivid sahadaydı. "Alex'in yerine oynar" diye düşünürken, yine kötü oynadığı mevkiide, sınırlı performansıyla kaldı... ÖMER ÜRÜNDÜL: İKİ FARKLI FENER (SABAH) İlk yarıda iyi futbol oynayan ama ikinci 45 dakikada büyük sıkıntılar yaşayan Fenerbahçe, Denizli deplasmanında önemli bir 3 puan kazandı. Fenerbahçe çok üstün bir ilk devre çıkardı. Maç başından itibaren oyunun kontrolunu eline alıp hızlı ve çok adamlı ataklarla rakibin üstüne gittiler. Denizlispor geride kalabalık kalıp alan daraltırken kazandığı toplarla kontratakara çıkmayı düşünüyordu. Ancak bu çıkışlarda yaptıkları fazlaca basit pas hataları, Fenerbahçe'ye hücum girişimleri için elverişli ortam hazırladı. ... Hakem Bülent Yıldırım genelde iyi bir maç yönetti. Büyük tartışmalara yol açan Denizlispor'un sayılmayan golünde ise yardımcının ofsayt bayrağı doğruydu. SELÇUK YULA: 3 ALTIN PUAN (FOTOMAÇ) F.Bahçe çok önemli bir deplasmandan 3 puanla ayrılmasını bildi. Maç gerçekten önemliydi. Çünkü önümüzdeki hafta G.Saray derbisi var ve G.Saray puan farkıyla lider. F.Bahçe'nin kaybedeceği puan belki de uçurumlara neden olabilecekti. (Tabii bugünkü G.Saray maçının sonucuna göre) Sarı-lacivertliler rahatladı ve önce G.Saray, ardından CSKA final maçlarını beklemeye koyuldu. Takımda çok eksik vardı. Ama onların yerine oynayanlar da kendilerini fazla aratmadılar. Üç puanı getiren gole baktığımızda ortayı yapan Uğur Boral'ın Vederson'un yerine, kafa pasını veren Yasin'in Lugano'nun yerine ve golü atan Ali Bilgin'in de Alex'in yerine görev yaptığını hatırlatırsak F.Bahçe'nin kulübesinin yeterli olduğunu görebiliriz... HAKKI YALÇIN: TAKIM YILDIZI (FOTOMAÇ) İtalya'da kanatlarını unutan masal kuşu, dün gece sol kanadıyla, rakibini tek hamlede mat etti. İkinci yarının adını yorgunluk koyalım ama ilk yarıdaki Fenerbahçe harikaydı. İnter maçındaki yıldız tutulmasına karşılık, dün geceki Fenerbahçe salkım saçak yıldız doluydu. O yıldızlardan altın bir tasa ter damlıyordu da, o damlalar Denizlispor kalesinde pozisyon oluyordu. Özellikle Uğur Boral'ın bindirmeleri çok etkiliydi. Bu kadar pozisyon zenginliğinin tek golle sonuçlanması, Fenerbahçe'nin kanayan yarasının resmidir. ERMAN TOROĞLU: ALEX HEP LAZIM (HÜRRİYET) İlk 45 dakikada Fenerbahçe'nin kesin üstünlüğü vardı, hem oyun hem de pozisyon olarak. İnsan düşünüyor, demek ki bu Denizlispor tesadüfen bu noktaya gelmiş. İkinci yarı başlıyor, bu sefer oyunda Denizlispor üstünlüğü var ama pozisyon zenginliği yok. Güvenç Kurtar 60. dakikaya kadar bütün riskleri alarak, değişikliklerini yapıyor. Ama Zico seyrediyor. Mesela Semih'in yürüyecek hali yok. Topu rakip alanda tutamıyor. Her gelen pozisyon tekrar Fenerbahçe'ye dönüyor. Ali Bilgin gol atmış, psikolojik olarak da iyi, mücadele olarak da fena değil. Ancak Zico tutuyor onu çıkarıyor. Denizli'de Yusuf etkili olamıyor. O olamayınca da Horoz'un kolu kanadı bağlanıyor. Fenerbahçe'de Alex yok. O olunca, takımı o idare ediyor. Olmayınca yük takımın diğer oyuncularına dağılıyor... CAN BARTU: BÖYLE GİTMEZ (HÜRRİYET) Birinci devre mükemmel bir Fenerbahçe izledik. Çabuk, hırslı, topu kazanan, süratle akına çıkan bir takım vardı sahada. Bir sürü pozisyon yakaladılar ve birini de gol yaptılar. Çok sayıda fırsattan da yararlanamadılar. Kaleciye çarptı, dışarıya vurdular. Fenerbahçe, bu sezon ilk kez deplasmanda bu kadar çabuk ve süratli oynadı. Sarı lacivertli takımın her zaman böyle oynaması lazım. Ancak, ikinci yarıda roller değişti. Topu rakibe bırakıp, onların top kullanmasına izin verdiler. Bir korku, bir telaş... Topu kullanıp, oyuna istediği gibi hakim olmak varken bu telaş niye? Elinde yetenekli oyuncuların da var. Ancak bunların hiçbirini yapamıyorlar. MUSTAFA DENİZLİ: HOROZ BU KEZ ÖTEMEDİ! (MİLLİYET) Ligin 3.'sü ile 5.'si oynuyor. Doğal olarak iyi futbol bekliyorsunuz. Açıkçası beklediğim futbolu göremedim. Deplasmanların başarılısı Denizlispor ile deplasmanların başarısızı Fenerbahçe mücadele olarak iyiye yakın, ama futbol olarak kötü bir görüntü verdiler. Oyunda hareket vardı ve bu hareketi getiren Fenerbahçe oldu. Denizlispor neredeyse rakip kaleye gidemeden kalesine atılan 8 korner ve birkaç tane de gol tehlikesi yaşadı. Özellikle Denizlispor'un rakibin attığı korner ve yan frikiklerde aldığı pozisyon enteresandı. Bütün savunma kale sahasının içinde, rakipler ise ceza alanında demarke pozisyonda kalıyordu. Çok iyi çalışıldığı zaman olumlu olabilir, ama Denizli dün akşam bu anlayışında başarı sağlayamadı... RIDVAN DİLMEN: 30 DAKİKA (MİLLİYET) Fenerbahçe öyle bir tempoda başladı ki maça, doksan dakikaya yayması gereken oyunu 30 dakikaya sıkıştırdı. Sezon başından bu yana ligde en tempolu başladığı maçtı. Hücumlar da etkiliydi. Denizli'yi yarı sahasından çıkarmadılar. Sayısız korner atışı kullandılar. Bunlardan birinde ceza sahası dışına uzaklaştırılan topa Uğur Boral vurmayıp ikinci direğe mükemmel kesti. Yasin'in doğru yere indirdiği topla da Ali Bilgin golü yaptı. İşte bu gol Fenerbahçe'nin oyun planlarını tamamen değiştirdi. Yüksek tempoda başladıkları için ikinci yarıda savunma yaptılar. HAYRİ BEŞER: FENER, DENİZLİ'DE NASIL KAZANDI? (ZAMAN) Âdettendir; ev sahibi takımlar tribünlerden de aldıkları derin nefesle büyüklere karşı hissedilir bir rüzgar estirirler oyunun ilk dakikalarında. Cesaret futbolunun tutkulu hocalarından biri olan Güvenç Kurtar'ın Denizlispor'undan da bunu bekliyordum. Ancak Atatürk Stadı'nda dün gece F.Bahçe'nin her şeyi çok rahat yaptığı bir ilk 45 dakika seyrettik. Ağır zemine rağmen çabuk oynadılar, iyi paslaştılar, orta saha forvet ilişkisini mükemmel yürüttüler, kenarlardan içeriye doğru derin girişler yaptılar ve pozisyon üstüne pozisyona girdiler. Zico'nun şans tanıdığı yedekler, kulübeden azat olmanın fırsatını iyi değerlendirdi. Semih'le birlikte çift forvet oynayan Ali Bilgin, son vuruş savrukluklarına rağmen devreyi F.Bahçe'nin önde tamamlamasını sağlayan isim oldu. ... İkinci yarıda Denizlispor gemileri yakan takım görünümündeydi. İlk yarıda yaptığı erken (Murat-Fatih) değişikliğiyle oyuna ağırlık koymayı başaramayan Güvenç Kurtar, Gökhan Güleç'in yerine Selahattin'i alarak daha agresif bir hücum anlayışına yöneldi. F.Bahçe ise set savunmasına dönerken takım olarak da defansif bir temkinliliğe büründü... SABAH