Mücadeleci yapısı sayesinde henüz 18 yaşında Alman Milli Takımı'nın formasını giyerek tarihe geçti. Ardından soluğu F.Bahçe'de aldı. Defansın değişmez ismi oldu. Sarı-Lacivertli formayı 7 yıl giydikten sonra Köln'e gitti. Orada umduğunu bulamayan gurbetçi futbolcu Beşiktaş'a imza attı. Siyah-Beyazlı takımda 3 sene top koşturdu ve 31 yaşında yeşil sahalara veda etti. Şu sıralar yorumculuğun dışında antrenör olmak için kolları sıvayan ünlü futbolcu, Zaman'a samimi açıklamalarda bulundu. Neden 31 yaşında iken futbolu bıraktın? Futbola erken veda etmeyi ben de istemezdim. Fakat en formda olduğum dönem ve 1 yıllık sözleşmem daha olmasına rağmen Ertuğrul hoca beni istemedi. Gordon'a verilen paraya bakarsak benim kalmam gerekirdi. Biraz da duygusallığım ağır bastı ve futboldan soğudum. Başka takımlardan teklifler gelmesine rağmen İstanbul'dan ayrılmak istemedim. Beşiktaş'ta iken eski takımın Fenerbahçe'ye gol attıktan sonra kendini Beşiktaşlı hissettiğini söylemiştin? Hâlâ öyle misin? Beşiktaş'ta güzel günlerim geçti. Fakat 7 yıl Fenerbahçe formasını giydiğim ve orada takım kaptanlığı yaptığım için kendimi F.Bahçe'ye daha yakın hissediyorum. Türkiye seni futbolun kadar Güven Kocabal'ın ayağını kırdığın fotoğrafla hatırlıyor. Daha sonra onunla Beşiktaş'ta buluştunuz. Maçtan sonra Güven'i hem hastanede hem de evinde ziyaret etmiştim. Ailesi ilk etapta bana tepki göstermişti. Fakat belli bir süre sonra özürümü kabul ettiler. Güven de kasti bir hareket yapmadığımı biliyordu zaten. Beşiktaş'a gelince kendisiyle sıkı dost olduk. F.Bahçe'de Mustafa Denizli ile şampiyon olduğunuzda bazı çevreler bu başarıda yönetimin daha çok payı olduğunu söylemişti. Şampiyonluk ekip işidir. Herkesin emeği vardı. Ama şu bir gerçek ki Mustafa hocanın tecrübesi, futbol bilgisi ve rahatlığı şampiyonlukta büyük rol oynadı. Kendi rahatlığını takıma yansıtır. En zor maçta bile futbolcusuna müthiş güven aşılamasını başarır. İletişimi çok iyidir. En ince detayları bile önemser. Örneğin bazı hocalar futbolcuların odasına uğramaz. Fakat Mustafa hoca odalara girip futbolcularla yakından ilgilenir. Futbolcular da kendilerini ona borçlu hissederler. Mustafa Denizli'nin Beşiktaş'a kattıkları ne peki? Bence Mustafa hoca geldikten sonra Beşiktaş'ta olumlu yönde büyük bir değişim yaşandı. Devre arasında son derece yararlı iki nokta transfer yaptı. Vizyonu geniş biri olduğu için farkını hissettirdi. Ekrem Dağ gibi bir oyuncuyu ortaya çıkardı. Özellikle Gökhan Zan'ın ve Tello'nun performansı arttı. Şampiyonluk yarışında hangi takımı şanslı görüyorsun? Ben fikstür avantajına inanmıyorum. Şampiyonluk için havaya girmek önemlidir. O havayı yakalayan ve baskıyı kaldırabilecek takım ipi göğüsler. Bana göre Beşiktaş favori. Ama Sivas şampiyon olursa çok sevinirim. Anadolu'da adeta devrim yapmış olurlar. Bülent hoca benim eski takım arkadaşım. Kısıtlı bir bütçeyle bu takımı şampiyon yaparsa müthiş bir işe imza atar. Derbi maçta favorin kim? Derbilerin favorileri olmaz derler fakat Fenerbahçe yarışta olmadığı ve sadece kupayı düşündüğü için Beşiktaş'ın maçı kazanacağını düşünüyorum. Mustafa Denizli'den bu maçta sürpriz bir kadro bekliyor musun? Evet. Mustafa hoca sürprizleri sever. Genellikle futbolcular idmanlarda ilk 11'de oynayıp oynamayacağını hisseder. Fakat Mustafa hoca son ana kadar kimi oynatacağını belli etmez. Maçı iyi okur. O yüzden futbolcular kadar hocaların performansı da derbilerde önemli. Peki F.Bahçe, bu sezon nerede hata yaptı? Aragones, takımla iletişimi sağlayamadı. Aşı tutmadı. Her iyi antrenör başarılı olacak diye de bir kaide yok zaten. Daum da olabilir, Lucescu da... F.Bahçe ve Daum birbirini iyi tanıyor. Lucescu ise Türkiye'de iki takımı şampiyon yaptı. Belki de bu sene UEFA Kupası'nı da alabilir. İstanbul'a tekrar gelmek istediğini duydum. F.Bahçe, 26 yıldır kupayı neden alamıyor? Kupayı sürekli ikinci planda görüyor. Benim dönemimde de öyleydi. F.Bahçe'de 7 yıl boyunca göremediğim kupayı Beşiktaş'ta 3 sene zarfında iki kez gördüm. Beşiktaş'a Fabian Ernst'i senin tavsiye ettiğin söyleniyor? Frankfurt'lu Michael Fink'i de sen mi önerdin? Mustafa hoca devre arasında mücadeleci bir ön libero arıyordu. Ben de daha önce karşılıklı oynadığım Ernst'i tavsiye ettim. Devre arasında gelen oyuncular uyum sorunu çekmesine rağmen Ernst 40 yıllık Beşiktaşlı gibi çıktı. Zaten Ernst'i alırken hata yapma şansımız yoktur. Çünkü Almanya'da o mevkide oynayan en iyi oyuncu. Frankfurtlu Fink, Sivok'tan daha kaliteli. AHMET UYKAN