Futbol Federasyonu tarafından yayınlanan, ''TamSaha'' dergisine açıklamalarda bulunan
Rıza Çalımbay, ''Türk
futbolundaki istikrarsızlık hastalığını
teknik direktörlere değil, yöneticilere bağlıyorum. Buna medya ve taraftarın düşünce yapısını da eklememiz gerek. Çünkü bir-iki kötü sonucun ardından bir
baskı ortamı oluşturuyorlar. Yönetim de gereken desteği vermezse, teknik adamın bırakıp gitmekten başka çaresi kalmıyor'' dedi.
Kendisinin
Beşiktaş'ın başında olduğu dönemi örnek olarak gösteren Çalımbay, şöyle konuştu:
''Benim Beşiktaş'ta yaşadıklarım ortada. Orada 20 yıl futbol oynadım. En çok
forma giyen, en çok
şampiyonluk yaşayan
oyuncu oldum. 10 sene kaptanlık yaptım. Beşiktaş'ta ben bile
istifa ettiysem, herkes eder. Sezonun ikinci yarısında işe başlayıp 17 maç oynadık ve 1 yenilgi alıp ikinci yarıyı lider tamamladık. Ertesi
sezon istediğimiz transferler yapılamadı ama Avrupa'da iki tur atladık. Ligde de
takım bir-iki takviyeyle düzelecek durumdaydı. Ama öyle bir baskı geldi ki, istifa etmek zorunda kaldım. Oysa
yönetimin gerçekten arkanızda olduğunu hissetseniz yol devam edersiniz. Mesela ben Malmö maçında istifa ettim, başkan '
Hayır istifa etme, arkandayız' dedi. Ama iki maç sonra değişen bir şey olmadığını görüp bıraktım. Eğer yönetim gerçekten arkamızda dursaydı, devam edecektim. Bu bütün Türk antrenörler için geçerli. Ben
Yıldırım Demirören'e de suç bulmuyorum. Çünkü bütün kulüp başkanları baskı altında.''
BİZDE SABIR YOK
Rıza Çalımbay, Türkiye'de teknik adamlara yeterli sabrın gösterilmediğini ve olası başarıların gerçekleşemediğini kaydetti.
''Bizde
sabır yok. Oysa bir antrenör ikinci sezon da görevine devam ederse, mutlaka başarılı olur'' diyen Çalımbay, '' Mesela
Eskişehirspor çok iyi bir camia. Bu seneyi geçersek, önümüzdeki sezon bambaşka bir takım oluruz. O zaman Eskişehirspor ilk beşe, hatta şampiyonluğa oynar. İnsanlar sabır göstermez, hemen başarı isterse işler zorlaşır. Eskişehirspor'un 3-4 yıllık bir programı olmalı. Akılcı transferler, ayrılacak
bütçe ve altyapı yatırımlarıyla bu proje hayata geçirilirse, yüzde 100 başarılı oluruz'' ifadelerini kullandı.
En büyük hedefinin Avrupa'da bir kulüp çalıştırmak olduğunu da anlatan Rıza Çalımbay, ''Bir gün kesinlikle
yurt dışına gideceğim. Kendimi buna hazırlamak için
İngilizce öğrendim'' diye konuştu.