Galatasaray Kulübü Eski Yönetim
Kurulu Üyesi
Işın Çelebi, mevcut
yönetimin, kulübün mali yapısını olduğundan farklı gösterdiğini savunarak, "Durumu olduğundan farklı göstermeye çalışmak ve acil bir durum var havası yaratmak Galatasaray’ın sağlıklı karar vermesine mani olur" dedi.
İstanbul Kongre Merkezi
Üsküdar Salonu’nda gerçekleştirilen toplantının görüşmeler bölümünde, kulübün eski
yöneticileri, yönetimin oldukça geniş
yetkileri tek oylamada istemesine tepki gösterdi.
Eski yönetici
Işın Çelebi, yeni yönetimin hazırladığı mali tablonun gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek, şunları kaydetti: "Durumu olduğundan farklı göstermeye çalışmak ve acil bir durum var havası yaratmak Galatasaray’ın sağlıklı karar vermesine mani olur. Galatasaray 2011 Mayıs’ında
UEFA 2012 kriterlerine göre
lisans almıştır. Bu Galatasaray için çok önemlidir. Bütün hesapları, UEFA nezdinde sağlıklı olmuştur. Kulübün bankalara olan borcu, 149 milyon doları nakit, 178 milyon doları da
hizmet ile ödeyeceği bir borçtur.
Acil bir durum yoktur. İstenilen yetkilerin sınırları ve şartları açıkça belli değildir. Riva’nın değeri 300 milyon dolar değerindedir, aşağı değildir. Bu değerin altında bir fiyatla değerlendiremez. Hazırlanan borç alacak tablosundaki yanlışlıklar nedeniyle ciddi şekilde endişelerim var.
Rakamları hatalı ve yüksek göstererek, Galatasaray’a haksızlık yapmak doğru değildir." Işın Çelebi, Galatasaray Kulübü’nün tüzüğüne göre de ucu açık yetkiye izin verilemeyeceğini belirterek, bu şekilde verilecek yetkinin gelecekte sıkıntı yaratacağını dile getirdi.
ALTAYLI’NIN AZİZ YILDIRIM BENZETMESİNE TEPKİ
Görüşmeler bölümünde söz alan eski yönetici
Fatih Altaylı’nın,
Ünal Aysal yönetiminin talep ettiği geniş yetkileri eleştirirken
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz
Yıldırım’ın adını kullanarak benzetmeler yapması, üyelerden tepki aldı.
Aysal’ın Galatasaray’a olan sevgisinden şüphesi olmadığını dile getiren Fatih Altaylı, "
Aziz Yıldırım’ın Fenerbahçe’yi sevmediğini söyleyebilir misiniz? Ama durum ortada. Küme düşmeyle, gelir kaybıyla, topluma rezil olmayla karşı karşıyalar. Tek nedeni bir başkan. Fenerbahçe’yi seven bir başkan.
Kulüp için tüm yetkilerin tek elde toplanmasının kısıtlanmasını istiyorum. Aşırı yetkilerin, kulüplerini aşırı seven insanlar tarafından nasıl kullanıldığını gördük" ifadelerini kullanırken, üyelerden, "Yanlış örnekler veriyorsun" tepkileri geldi.
Genel Kurul Divan Başkanı İrfan
Aktar da başka kulüplerden örnekler verilmemesi konusunda Fatih Altaylı’yı uyardı.
Altaylı ayrıca, özellikle
hisse senedi satışı konusunda istenen yetkiye ve tüm yetkilerin tek seferde oylanacak olmasına eleştirilerde bulunarak, "Geçmişte hep hisse senedi sattık ve sattığımızın iki katına alıp, sonra tekrar sattık. Bugüne kadar güvendiğimiz tüm yönetimlerde, kulübümüz zarar gördü. Belki söyleyemiyoruz ama Ünal Aysal’ı mali konularda kolaylık sağlayacağını düşünerek seçtik. Yoksa Galatasaray’ı daha iyi yönetecek isimler vardı. Eğer Galatasaray’ın hisse senetlerini repo yapmak istiyorsa, kendi şirketlerinden biri üzerinden de bunu yapabilir. Herkesin yapıp yapıp kulübü batağa soktuğu ortamı bir kez daha yaratmasına gerek yok. Bu kadar yetkiyi
baba oğluna vermez" ifadelerini kullandı.
Ünal Aysal’ın, "
Basın Forlan’la uğraşa dursun" şeklindeki sözlerine de değinen Fatih Altaylı, "Basını suçluyorsunuz. O zaman özel uçağınızla niye gittiniz
Atletico Madrid’in kapısına? Gitmeyin o zaman. Sonra da basını suçluyorsunuz" dedi.
Üyelerden Murat Ece de kulüp borçlarının yeniden yapılandırılması için yönetim kuruluna gerekli yetkinin verilmesi gerektiğini belirterek, "Yalnız bunu yaparken, durum tespitinin iyi yapılması lazım.
Mali tablolarda durumun doğru olarak tespit etmesi lazım. Bize sunulan tablolar durumu doğru olarak aktarmıyor.
Vadesi geçmiş borçların 73 milyon dolar değil, 54 milyon dolardır" dedi.
Hayrettin Kozak ise kulübün borçların her geçen dönemde artığını, ancak hiç önlem alınmadığını dile getirerek, "Bu anlayış sürdüğü sürece hiçbir yere gidemeyiz. Eğer yeni yönetim akılcı tedbirler almazsa mutlak ve mutlak tasarruflar yapmazsa hiçbir şekilde bir yere varamayız" ifadelerini kullandı.
TANER AŞKIN: "BU KADAR KÖTÜ BİR DURUMUMUZ YOK"
Eski yöneticilerden
Taner Aşkın ise Galatasaray Kulübü’nde nakit sıkıntısı olduğunu, ancak durumun hazırlanan tablodaki gibi kötü olmadığını dile getirerek, "Doğrudur, Galatasaray’da bir nakit sıkıntısı var. Ama bir
takım şeyleri doğrular üzerinde tartışalım. Bu kadar kötü bir durumumuz yok. Biz bu filmleri çok seyrettik, bu senaryoları çok gördük. Galatasaray söylendiği kadar içinden çıkılmaz bir durumda değil. Siz bir sürü yetki istiyorsunuz, kulübün anahtarını istiyorsunuz. İçimizden çıkan birisiniz, yetki vermekte asla tereddütümüz yok ama kulübün anahtarını istemeyin" diye konuştu.
Aşkın, kendi yönetimleri döneminde futbolda başarıyı sağlayamadıklarını, yeni yönetimin de benzer hatalar içerisinde olduğunu savunarak, Türk
Telekom Arena’nın birkaç iyi transferle dolmayacağını, ancak iyi bir takım kurularak bunun başarılacağını ifade etti.
HELVACI: "SUNULAN HESAPLAR DOĞRU DEĞİL"
Galatasaray Kulübü eski yöneticilerinden ve son kongrede
başkan adayı olan
Mehmet Helvacı da yönetim kurulunun hazırladığı mali tabloların doğru olmadığını ileri sürdü.
Üyelere, yönetim kurulunun istediği yetkilerin hukuki sonuçları hakkında bilgi veren Helvacı, kulüp başkanı Ünal Aysal’ın
seçim sürecinde bugün gerçekleştirmek istediği projelerini anlatmadığını belirterek, "Ama keşke bu projelerini seçim sırasında anlatsaydı. O zaman daha rahat karar verilebilirdi.
Sunulan hesaplar maalesef doğru değil. Doğrular mali
genel kurul kitapçığında var. Biz ise size şifai söz vermedik, yetki alınmamış hiçbir harcamanın yapılamayacağına dair yazılı beyan verdik. Yeni yönetimden de bu şekilde davranmasını talep ediyorum" değerlendirmesinde bulundu.
Helvacı, özellikle hisse satışına yönelik yetkinin verilmemesi gerektiğini savundu.