Bütün sorulara içtenlikle
cevap veren Sarı-Kırmızılı kulübün başkanı,
vaatleriyle klasik Türk yöneticisi imajının dışında görüntü verdi. Aysal, konuşmasında, adının duyulmasından ziyade işlerin aksamadan yürümesinden yana tavır koydu.
Galatasaray Kulübü'nün 14
Mayıs Cumartesi günü yapılan genel kurulunda
rekor oyla
başkanlık koltuğuna oturan
Ünal Aysal, dün gazetelerin
spor müdürleriyle bir araya geldi.
Aysal'ın, başkan seçilmesinin üzerinden henüz 24 saat bile geçmeden ilk iş olarak medyayla bir araya gelmesi, hiç de alışık olmadığımız bir durumdu. Zira büyük kulüplerimizin başkanlarının öncelikleri genelde camia içine yönelik icraatlar olurdu. Aysal'ın bu tercihi medyayla
seçim sürecinde kurduğu köprülerin koltuğa oturduktan sonra da güçlenerek devam edeceği anlamı taşıyor.
Kuruçeşme Les Ottomans Hotel'in Boğaz'a nazır bahçesinde bir araya geldiğimiz Ünal Aysal, kahvaltının başında bunun bir haber toplantısı değil, sadece süreci değerlendirme ve spor müdürleriyle birebir tanışma organizasyonu olduğunu vurguladı. Bizler de son derece makul karşıladık. Zira çiçeği burnunda başkanın söyledikleri ve söyleyecekleri, 10 gün yazı dizisi yapsak yetmeyecek cinstendi. Sohbetin başından itibaren duruşu, topluluğa hitap şekli, özellikle medya-kulüp ilişkileri noktasındaki tavsiyelerimizi can kulağıyla dinlemesi, bizleri memnun etmeye yetti.
Ünal Aysal, hangi soruyu sorarsak soralım en ince detayına kadar hiç eğilip bükülmeden cevapladı. Biz verdiğimiz söz gereği 24 Mayıs'a kadar yazmama kararı aldık. Çünkü o tarih, Aysal'ın mazbatayı alıp göreve başlayacağı tarih.
Hoca konusundan hükümetle olan ilişkilere, Florya'nın kime teslim edileceğinden kulübün
banka borçlarına, hangi oyuncuların gönderileceğinden kimlerin
transfer edileceğine,
Arda Turan'ın satılıp satılmayacağından eski futbolculara kadar her şeyi bizlere anlattı Sayın Aysal, iki saati aşan sohbetimizde.
Aysal, anlattıklarıyla ve vaat ettikleriyle klasik Türk
tipi kulüp başkanı imajı çizmiyor açıkçası. Bırakın soyunma odasına inmeyi, maçlara bile çoğu zaman gelme taraftarı değil. "Başkanın görevi bunlar değil, kulübü ve camiayı yönetmek" parolasıyla hareket ediyor. Tıpkı
Arsenal ya da Manchester
United başkanları gibi adının duyulmasından ziyade işlerin yürümesinden yana olduğunu her fırsatta dile getirdi.
Galatasaray'la ilgili son derece mantıklı projeleri var. İlk iş olarak Mecidiyeköy'de yer alan kulüp merkezini önümüzdeki günlerde Seyrantepe'deki Ali
Sami Yen Kompleksi'nin içindeki Türk
Telekom Arena'ya taşıyacak.
Kulübün son bir yılda yaşadığı mental krizden kurtulmak için her şeyi yeniden inşa edeceklerini, bunun için de, "Tebdil-i mekânda ferahlık vardır" düsturuyla kulüp binasından işe başlayacaklarını söylüyor.
Ünal Aysal, iki saati aşan sohbetin ardından
pazar gününün geri kalanını da yine Galatasaray için verdiği randevuları gerçekleştirmek için yanımızdan ayrıldı.