Canaydın, sohbet havasında olmasını dilediği buluşmanın basın toplantısına dönüştüğünü belirterek başladığı konuşmasına esprili bir başlangıç yaptı. "Hastanede yattığım
ameliyat sonrası bugün buraya gelmeyen arkadaşlarımızın isimlerini not ettim" diyen Canaydın, şöyle devam etti: "Evet arkadaşlar keyfimiz yerinde. Bugün elli gün sonra yine sevdigim çatının altındayım ve görevime başlamak üzere geldim. Sizlerle sohbet etmek istedim. Bana bu zorlu günlerimde ziyaret eder ve geçmiş olsun ileklerini esirgemeyen herkese teşekkür ederim. Çok çabuk ayağa kalktım ve görevimin başındayım.
Olmadığım bu elli gün içinde beni aratmayan bütün
yönetim kurulu üyelerine teşekkür ederim. Yokluğumu aratmadılar ve daha güzel işler yaptılar. Bakıyorsunuz
futbol takımımız lideriz. Rakiplerimizden öndeyiz. Basketbolda son senelerin en iyi kadro ile mücadele ediyoruz. Veloybolda da iyiyiz. D
emekki amatör şubelerlede de bütün görevler fazlasıyla yapılmış. Çok mutluyum. Dememkki et tırnaktan ayrılamaz bizler bibirimizden ayrılamayız. Bazı üzüntülerimizde oldu tabii. İsim yapmış oyuncularımızın ve
teknik kardomuzunu üstüne çok gidiliyor. Ona rağmen iyi durumdayız. Artık bu ithamların kesilmesi lazım. Bom boş otururken bütün yorumları izledim. Bir kanalda bir futbolcumuz kötü diye, diğer kanallarda iyi diye eleştiriliyor.
Statla ilgili sıkıntılarımız bitmek üzere.
Aralık ayının ortalarına doğru Aslantepe'nin temelini atacağız. Arazi mütahit firmaya teslim edildi. Toprak etütlerini yapıyorlar.
Galatasaray iyi yoldadır. Aslantepe ne oldu diye sorular alıyoruz.Ancak her şey yolunda. Kesinlikle bir sapma yok. Onun içinde yüzüm gülüyor. Hepimiz o temel atıldığı günü beraber yaşayacağız.
Seyircinin neden stada gelmediğini araştıracağız. Galatasaray en parlak döneminde 17 bin kişiye oynamış. Şimdi de 10/8 bin arası
seyirci geliyor. Ancak 5 maç seyirciye kapalı oynadık. Bunun nakte kaybı bize 2,5 trilyon lira. Hepimizin suçu var. Bir çözüm yolu bulmaya çalışacağız.
Evimde çok maç seyrettim. Dünyanın her yerinde
hakem hataları yapılıyor. Biz
UEFA Kupasını da namağlup olarak aldık ve o kupada da mı
hakemler bizi tuttular. Ben bir kere hakemler hakkında konuştum ve düğünü assın dedim o da üç gün sonda düdüğünü astı. Buna da çok üzüldüm. Sonra kendisiyle konuştum.. Bu bizim tarzımız değil. Bu hakemlerle ligimiz devam edecek. İthal hakemleri de görmüş biri olarak
yabancı hakeme karşıyım. Ben üç dönemlik başkanlığım dönemimde söyledim. Galatasaray'ın menfaatleri ne gerektiriyorsa onu yaparım.
Mart ayındaki kongreye daha zamanımız var.
1984'lerden bu yana yöneticiyim. Teknik heyetimize müdahele ettmeyiz. Biz bu havada bir kulüp olmadık. Oyuncularımız ve teknik heyetimiz profosyenel. Hiç birimiz birbirimizi sevmeye mecbur değiliz ama işimizi yapacağız. Her zaman problemler olabilir. Biz bu dengeyi çok iyi kurduk. Kriz olmadan hiçbir yere hele futbolun olduğu yerde bu tip problemler olabilir.
Ben açıkça söyleyeyim UEFA da aldığımız iki yenilgi bizi çok üzdü. Ancak bir üst tura çıkacağımıza inanıyorum. Milli maç haftasındayız ve başarılar diliyorum. Norveç'i geçerek rahatlayacağız.
Ben hayatım boyunca karşımdakilere hep sevgi ile baktım. Türk futbolu kritik bir dönem geçiriyor. Önce milli takımımız sonra kulüp takımlarımız.
Çok emek verdiğimiz
stat keyfimiz olacak.
Proje bittiği zaman dünyanının en mutlu insanı olacağım. Çok güzel bir eser ortaya çıkacak. 50 günlük bir aradan sonra sanki ilk yönetim kurulu toplantısına girer gibi heyecanlıyım..."
DHA