Turkcell Süper Lig'de ve Şampiyonlar Ligi'nde beklenmeyen mağlubiyetler alan ve Aragones'in istifası konuşulan Fenerbahçe'de Asbaşkanlar Şekip Mosturoğlu ve Ali Koç basın mensuplarıyla biraraya geldi. Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesisleri'nde Yönetim Kurulu, asbaşkanlarından Ali Koç ve Şekip Mosturoğlu sözcülüğüyle taraftarlar arasında oluşan muhalif sesleri ve basının eleştirilerini yanıtlamak üzere bir basın toplantısı düzenliyor. Bu toplantıda Bursaspor maçını şeref tribününden izlemeyen ve Divan Kurulu'nda konuşma yapmayan başkan Aziz Yıldırım toplantıda yer almadı. Toplantıya başlayan Ali Koç iletişim konusunda hata yaptıklarını ifade ederken kurumsallaşma yolunda bu konuda daha çok basına bilgi vereceklerini bildirdi. Bu tip basın toplantılarının geleneksel hale geleceğini de söyleyen Koç basınla daha yakın temasa geçeceklerini ifade etti. KİM GELSE BİR ŞEY YAPAMAZDI? "Geçen sene oynayan futbolcular sezon başı tanınmaz haldeydi. Hangi hoca gelse o futbolcularla bir şey yapamazdı" açıklamasını yapan Ali Koç bir basın mensubunun Aragones ve futbolcular hakkında sorduğu soru üzerine şu ifadeleri kullandı: ''Bu konuya daha önce değindik. Şampiyon olduğumuz senelerde de hatalarımız oldu. Özeleştiri yapıyoruz her zaman. Yalnız bunları taraftar birinci ağzından duyamadığı için rahatsız oluyordu. Bunda Fenerbahçe'nin kötü gidişatı da etkili oldu. İstikrarın bozulmaya çalışıldığı bir ortamdaydık. 2 hafta önce liderin bir hayli puan gerisindeyken 2 hafta sonra arayı kapadık, liderin 6 puan gerisine geldik. Kongrede bahsettiğim gibi ne kadar haklı olduğumu bir kez daha gördük. Olumlu gelişmeleri de kısa vadede değerlendirmek istemiyoruz. Kendi içimize kapalı bir iletişim sistemi uyguladık. Geçmiş dönemde konuştuğumuzda sonuçlar olumluydu. Gelenler gidenler hakkında çok odaklandığınızı görüyorum. Zira bizim kötü gidişte de teknik kadro ve futbolcu kadrosunda revizyon yolunda değildik. Teknik kadro futbolculardan sorumlu. Son 7 haftada futbolcularımız tanınmaz haldelerdi. Hangi hoca gelse birşey yapamazdı. Ama kenetlenmeye başladık. Biz duygularımız hala taşıyoruz hocamızla. Klasik bir yaklaşımımız var. Neşter operasyonlarının netice vermediğini daha önce gördük. İstikrara inandık. Şu aşamada gerek hoca gerek futbolcu için görüş bilemek için çok erken. Kaybedilen çok şey yoık. Eski günler geri gelecek. Tarihi başarısızlığın en yoğun olduğunda bile liderin sadece 6 puan gerisindeyiz. Fenerbahçe'de hem yönetim hem de kadro olarak istikrarı yakaladık. Verdiğimiz kararların arkasındayız. Gelinen noktada hiçbirşey toz pembe değil. Futbol takımımız eski günlerine döneceğinin sinyalini verdi." MOSTUROĞLU: "BİZ SPOR KULÜBÜYÜZ Şekip Mosturoğlu ise spor kulübü olduklarına değinerek, "Bir kulübün bir dönemlik sürecinde çok tasarruf yapılıyor. Burası spor kulübü. Birçok branşımız var. İdari konular, amatör şubeler. Çok tasarruf yapılıyor. Olumlu sonuçlananlar da olur. Amaç bundan dersler çıkarmaktır. Sadece olay futbol şubesindeki dönemsel başarısızlık değildir. Burası bir spor kulübü. Sadece futbol takımı ile mücadele etmiyoruz." ifadesini kullandı. Mosturoğlu, Bursa maçından sonra hakemlerle ilgili olarak yaptığı açıklama ile ilgili olarak, "Benim Bursa karşılaşmasının ardından yaptığım açıklamalar sert diye dillendirildi. Ancak ben kesinlikle sert bir açıklama yapmadım. Zaten yaptığım açıklamanın metnini de biliyorsunuz. Ben 5-2 kazandığımız Bursa karşılaşmasından sonra bu hakemin MHK tarafından değerlendirilmesi gerektiğini belirttim. Bunu yaparken de gayet medeni bir üslup kullandım. Biz şu andaki yönetime güveniyoruz. Türk futbolunda bir istikrar ortamı oluşturulmuştur ve bunun da devam etmesi bizim en büyük temmenimizdir." dedi. Mosturoğlu, çalışmalarının olumlu gittiğini belirterek, şunları söyledi; "Yeni bir teknik adam ve sistemle sezona başladık. Futbolcularımızın alıştığı bir sistem ve iki yıldır çalıştıkları bir hoca vardı. Sezona başlarken, oyuncularımız, Aragones'i; Aragones de oyuncularımızı tanımıyordu. Biz burada futbolcularımızla teknik direktörümüz arasındaki iletişimi geliştirecek yönde çalışmalar yaptık. Şu andaki durumda da bunun iyiye doğru gittiği düşünüyoruz. Kocali maçının son dakikada kazanılması, Bursa karşılaşmasındaki oyuncuların bir birine kenetlenmesi bizim bu yaptığımız çalışmanın olumlu olarak yansıttığını düşünüyorum." ALİ KOÇ: "HOCAYI TARTIŞMAK HADDİM DEĞİL Hocanın ismi ne olursa olsun yedi hatalık bir değerledirmenin yapılmasının çok doğru olmadığını düşündüğünü belirten Asbaşkan Ali Koç, ''Futbolcu arkadaşlarımızın bazılarıyla konuştuğumuzda onlar da kendi performansının iyi olmadığını ve kendilerini tanıyamadıklarını söylediler. Takım ruhunu yarattığınız zaman başarının da geleceğini aşıkardır. Ben Aragones'i tartışmayı bile haddim olarak görmüyorum. Hocamızın La Liga'da ve İspanya milli takımında yakaldığı başarılar ortadadır. Aragones de takımımızın kötü durumdan çıkması için gerekli çalışmaları yapmaktadır." dedi. TEHDİT EDİLEN TARAFTARLAR VAR Bir basın mensubunun "Saracoğlu'nda eski ahenk yok. Tribünler bölündü" sorusu üzerine Ali Koç "Evet. Fenerbahçe'de bir grup taraftarın yarattığı ve genele yaymaya çalıştığı bir kaos söz konusu. Maraton üst tarafta kombine biletler satılıyor. Taraftarlarımız ciddi paralar veriyorlar. Taksitler veriyoruz. Biz buraya bileti olan herkesin rahat bir ortamda kendi biletinin numarasına oturmasını istiyoruz. Ama bunun bir tehlikeye uğradığını gördük. Elimde bir dosya var ve burada taraftarların şikayetleri var. Tehdit edildikleri, rahatsızlığa uğradıkları yönünde. Esas tartışma buradan çıktı ve muhalefetin de desteğini alarak, Kocaeli'deki galibiyete bile üzülen taraftarlar geri adım atmadılar ve yönetimi yıpratmaya yönelik girişimlere bulundular. Grup kim olursa olsun kendi stadımızdaki düzeni yaratmak için bunun arkasında duracağız. Bazı arkadaşlar bu konu hakkında ağır yazılar yazıyorlar. bu tavrınız bu kaosa ortam hazırlamaktır. Bu konu basit değil. Özeleştiri gerekiyorsa konuyu anlatmadığımızdan dolayı hatayı kendimizde görüyoruz. Fenerbahçe'yi saf duygularla seyretmeye gelenlerin başımızın üstünde yeri vardır. Bizler de tribünlerden geldik. Tribünlerde kaos ortamı olmaması için elimizden geleni yapacağız. Maraton'da sıkı güvenlik aramalarından dolayı içeri giriş süresi uzun oluyor. 5 kapı daha açacağız G.Saray maçına kadar. Bağıran taraftar gruplarını belli yerlere alacağız. Somutlaştıkça paylaşacağız." dedi. GÜİZA'YI 14 MİLYON EURO'YA ALDIK "Güiza'nın Mallorca'dan ne kadara transfer edildi ve Uruguay'dan bir kulübe Güiza için para yatırıldı mı? Mehmet Aurelio'nun transferinde çift taraflı opsiyon sözleşmesinde hata var mı?" sorusu üzerine açıklamalarda bulunan Mosturoğlu Güiza'yı menajerlik ücreti hariç 14 milyon euro'ya transfer ettiklerini açıkladı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi; "Bunu daha önce de açıkladık. Çok pahalıya alındığı yönünde söylemler var. Hatta biraz daha para verip Mallorca kulübünü satın alabileceğimizi söylediler. Mallorca'nın 250 milyon euro borcu var. Eğer bu kadar borcu olan kulüp 34 milyon dolara satın alınabiliyorsa bunu insanları şaşırtır ve bunu maksatlı buluyorum. Öte yandan sözleşmeleri ben hazırlamıyorum. Avukatlarımız var. Ben hiçbir zaman kulübün avukatlığını yapmadım. Uruguay'daki kulüebe bir para yatırılmadı. Menajerlik ücreti dışında Güiza'nın Mallorca'ya ödenen bedeli 14 milyon euro." MOSTUROĞLU: "AURELİO'YA 5 MİLYON 250 BİN DOLARLIK DAVA AÇTIK Mosturoğlu Aurelio hakkında sorulan soru üzerine ise, "Aurelio ile sözleşme imzalandığı zaman opsiyon hakkı tüm dünyada geçerliydi. Sözleşmeden sonra bazı kararlar alındı. TFF tek taraflı opsiyon hakkını geçerli kabul etmektedir. Aurelio buna göre bizim futbolcumuzdur ve Real Betis'e transfer olmuştur. Buraya göre bu durum böyledir. Kulübümüz Aurelio aleyhine 5 milyon 250 bin dolarlık tazminat davası açmıştır. Bunun sonuçlarını göreceğiz. FIFA düzeyinde geçerli değildir, CAF'ta tartışmalı. Türkiye'de de geçerlidir. Şu ana kadar iki futbolcumuzla sözleşme yeniledik. Mert ve Volkan Babacan... Opsiyon hakları yok. Dünyada tek taraflı opsiyon hakları çok tartışılıyor. 2 önemli dosya var." dedi. Mosturoğlu Aurelio ile ilgili olarak sorulan bir soruya, "TFF bir kere takımını yazmadı. Orada da TFF haklıydı ki bu da bizim tezimizin doğru olduğunu gösteriyor. Aurelio o zaman geçiçi lisans çıkartmamıştı ve o yüzden TFF ismini yazmamıştı ancak Aurelio'ya geçici lisans çıkattıldıktan sonra TFF Aurelio'nun ismini Real Betis olarak yazmaya başladı." KAZIM'A GEREKLİ CEZAYI VERDİK Ali Koç ise, Colin Kazım'la Aragones arasında yaşananalarla ilgili olarak yaptığı açıklamada ise, "Colin Kazım'a gazetelerdeki yapılan yakıştırma geçen haftaki Arsenal karşılaşmasının kadrosuna alınmamasıyla ilgiliydi. Divan Kurulu'nda da Colin Kazım'a yönelik eleştiriler oldu. Biz Colin'e gerekli cezayı verdik ama bunu burada paylaşmak istemiyoruz. Colin Kazım'la Aragones arasında hiçbir sorun yoktur. 3 kulvarda yarışan takımlar kabul edelim ki bazı sıkıntılar yaşayabilirler. Zaman zaman insanlar arasında farklı düşünceler de olabilir." görüşlerini dile getirdi. MENAJERLERİN GELİŞİ, TRANSFERLERLE ALAKALI DEĞİL Mosturoğlu Figer ve Pasalic ile ilgili soruya, "Figer'le olan toplantının sebebi Alex ve Lugano'dur. Pasalic'in gelmesinin sebebi benim bilgim dahilinde değil, zaman zaman geliyor ve kendi futbolcularıyla ilgili bire bir ilişkilerini yönetiyor. Bu isimlerin gelişi, transferle alakalı değil." dedi Mosturoğlu, "Sezon sonunda sözleşmesisona erecek olan futbolcularla ilgili olarak da. Tabii ki sözleşmesi biten futbolculardan devam edeceklerle görüşmeler yapıyoruz. Şu an için Volkan Babacan ve Mert ile sözleşme yeniledik." dedi. Tribünler yaşananlar hakkında, "Fenerbahçe'nin mutsuzluğu taraftarın mutluluğu olmamalıdır. Kaos ortamı yaratılmaya çalışıyor. Sportif başarıda süreklilik olduğu zaman bunlar aşılıyor. Marifet kötü günde birlik beraberlik. Fenerbahçe taraftarını bilinçli olmaya davet ediyorum. Bu insanlar çoğunluğu yansıtmıyorlar. Ne kadar sıkıntıları aştığımızı biliyoruz" ifadesini kullanan Ali Koç Ülker ve Fenerbahçe iletişimi hakkında ise şunları söyledi; "Son yıllarda Batı'da sporun büyük kitlelere ulaşabilmesi özel sektörün ilgisini çekmiş durumda. Futbolda sponsorluk da bunların yollarından biri. Sürekli başarı gelecekse ekonomik güç çok önemli. Stadın büyük bir bölümü sponsorlardan tarafından yapıldı. Futbol olarak Ülker'e çok şey borçlıuyuz. Fenerbahçe hep böyle kalacaktır. Tesis 2 yıl içerisinde kullanıma açılacak. Fenerbahçe'ye yakışan bir tesis. Kapasite de büyüyüp küçülebilecek bir tesis olacak. Fenerbahçe bu konuda sıkıntıdaydı ama başkanımızın özverili çalışmalarıyla sponsorlar tarafından yapıldı bu tesisler. İsmi konusunda fikir sahibi değilim." TEK KUSURU SERT MİZACI OLSUN Aragones, Emre ve yeni transferler hakkında da sorulara cevap veren Ali Koç, "Hocamız son derece özverili, futbolla yatıp kalkan. Samandıra ve evinin dışında hiçbir yere gitmeyen biri. Tatil yapmadan bu yaşta 4 gün sonra Türkiye'ye geldi şampiyonadan sonra. Sert mizaçlı biri. Bana sorarsanız daha yumuşak olabilir. Tek kusuru sert mizacı olsun.'' dedi. Koç, İspanyol oyuncu Güiza için ise, ''Çok söz söylememe gerek yok. Kalitesi belli. Emre'nin kalitesi de aynı şekilde. Emre'nin eski performansını göstermesi halinde bize çok yararlı oacağını düşünerek buna karar verdik. Kayseri maçında çok kötü bir sakatlık geçirdi. Belki kendisinin uzun bir süreye ihtiyacı vardı. Ama kimsenin şüphesi yok bizde. Burak da aynı yeteklere sahip bir futbolcu. Gerçek Burak'ı henüz görmedik. Birçok futbolcunun gerçek yüzünü görmedik. Her şey toz pembe değil. Herkesi değerlendirmek için şu an erken" ifadesini kullandı. Yakından gözlemlediği Aragones'in özelliklerini anlatan Ali Koç, "Bizler duygusal insanlarız. Hocamız son derece disiplinli, çalışkan, özverili ve inanılmaz derecede futbolla yatıp kalkan birisi. Başarı yakalanmadığı için Samandıra'dan hiçbir yere gitmeyen, 24 saat ekibiyle çalışan biri. Avrupa Şampiyonu olup hiç tatil yapmadan gelip buraya çalışması kolay bir şey değil. Sert mizaçlı biri. Daha yumuşak olabilir. Tek kusuru da sert mizacı olsun. Güiza için fazla söz söylemeye gerek yok, kalitesini gösteriyor. Emre'nin kalitesi tartışılmaz. Tartışılan sakatlığı. Biz geçmişteki performansını tekrarlayan bir Emre'nin Fenerbahçe'ye çok faydasının olacağına inandık. Bunun da arkasındayız. Emre sakatlığından dolayı Avrupa'da hiç idman yapamadı. Türkiye'ye döndü, askere gitti, idman yapamadı ve geldi maçlara çıktı. Belki kendisinin daha uzun bir süreye ihtiyacı var. Burak da yetenekli futbolcu. O da katma değeri yaratacaktır.Nasıl hocayı değerlendirmek için erkense, transferler için de erken" diye konuştu. UZUN VADELİ DEĞERLENDİRMELER YAPILMALI Şekip Mosturoğlu ise transferlerle ilgili olarak, "Biz zaten bütçemizdeki transfer limitlerini aşmadık. Çok kısa dönemli bir değerlendirme yaparsak gerekli verimi alamadığımız söylenebilir. Uzun vadeli değerlendirme yapılmalı. Geldiği yıl Deivid'in de Lugano'nun da gönderilmesi söyleniyordu. Dönemsel değerlendirmeler yapılmalı. Uzun dönemde değerlendirmeler yapılacaktır. Yeni bir hoca, yeni bir sosyal ortam. Birbirlerini tanıdıkça daha iyi olacaklar. Zico'nun başında olduğu takımımız, şu anki takımdan 1 puan daha iyiydi. Değerlendirmeleri kısa dönemli değil, orta ve uzun dönemli yapalım" diye konuştu. HOCAMIZIN ARKASINDAYIZ Şekip Mosturoğlu Aragones'in sözlşmesiyle ilgili sorularada cevap vererek, "Biz hocanın arkasındayız, yanındayız. 3 tane futbolcuyu kadro dışı bıraktık gibi söylemleri bırakmamız gerekir. Daum ve Zico'yla anlaşarak ayrıldık. Aragones'le 2 yıl anlaşmamız var. Belli periyotlarla yanındayız demenin anlamı yok. 2 yıl mukavele var. Hangi teknik direktörü süresinden önce bitirirseniz sorun yaşarsınız. Bu, çalışmadığı dönemin ücretinin almasını gerektirir. İlk 4 ay içinde fesih edilirse para ödenmeyecek deniyor. Hocanın sözleşmesinde böyle bir şey yok" diye konuştu. KOÇ: ''AZİZ YILDIRIM DEVAM ETMELİ Asbaşkan Ali Koç ise Başkan Aziz Yıldırım'ın gelecek kongrede aday olup olmayacağı konusunda ise şunları söyledi. ''Biz yönetim kurulu toplantılarımızda hiç kongreyle ilgili görüşmeler yapmadık. Benim kendi şahsi görüşüm başkanımız Aziz Yıldırım'ın yeniden başkan olması ve hizmetlerine devam etmesi.'' (CİHAN)