Beşiktaş Dergisi'ne ligin ilk devresini değerlendiren Portekizli çalıştırıcı,
Eskişehirspor maçıyla girecekleri maratonun zorlu geçeceğini vurguladı. Play-off öncesi oynayacakları müsabakalarda tek hedeflerinin ilk 4'e girmek olacağına değinen
Carlos Carvalhal, "Futbolcusuyla, yönetimiyle,
teknik kadrosuyla, hep var olanın üzerine ekleyerek bugünlere kadar geldik. Her gün biraz daha iyi oynadığımızı, iyi bir noktaya geldiğimizi düşünüyorum. Önemli olan, ikinci yarıyı bitirdiğimizde ilk dörtte olmak ve play-off'a kalabilmek." Şampiyonun bu bölümde belli olacağına işaret eden Carvalhal, "
Nisan ayı sonunda lider olmayı değil, play-off'u lider bitirmeyi istiyoruz." ifadelerini kullandı.
Avrupa Ligi'nde istedikleri sonucu aldıklarını kaydeden Carvalhal, ikinci turda eşleştikleri Portekiz'in Braga takımına da değindi: "Bizim için önemli olan, önce Braga'yı geçip sonra kiminle eşleşeceksek, onu geçmek.
Atletico Madrid ve
Lazio çok iyi
takımlar. Hangisinin geleceğinden çok Braga'yı geçmeyi düşünüyoruz. Her karşılaşmayı ayrı ayrı değerlendirip yolumuza devam edeceğiz. Braga'yla şanslarımız yüzde elli yüzde elli." Beşiktaş gibi büyük bir takımın başında bulunmanın zorluklarının olduğunu aktaran tecrübeli taktisyen, sorumluluğunu ise şöyle özetledi: "Benim görevim kurallar koymak. Bu kurallar çok basittir ama açıktır. Neyin yapılıp yapılmaması gerektiği, neyin söylenip söylenmemesi gerektiğiyle ilgilidir. Bunların hepsi başarının gelmesi için. Yapıldığı zaman sonuçlar bütün camiayı mutlu eder." Yoğun maç trafiğinin kendilerini etkilediğini aktaran Carvalhal şöyle devam etti: "Maç trafiği içinde bir
oyuncunun dinlenmesi ve kendine gelebilmesi için dört güne ihtiyaç var. Ligin ilk yarısında çok sıkışık bir maç trafiği yaşadık. Bu aynı şekilde ligin ikinci yarısında da devam edecek." Beşiktaş Kulübü'nün büyüklüğünü dile getiren
Carlos Carvalhal, "Beşiktaş, her şeyin üstündedir. Bizim de,
futbolcuların da üstündedir. Herkesin kulübe saygı göstermesi gerekir." açıklamasını yaptı. Carvalhal, son olarak futbol genel direktörü Tayfur Havutçu'yla iletişimini anlattı: "Burada olduktan sonra, bana da, takıma da paylaşımlarıyla katkıda bulunacak. Hepimizin tek amacı başarı." Portekizli forvet
Hugo Almeida'dan ise Carvalhal'e övgü geldi: "O sürekli kulüple beraber yaşıyor. Hafta boyunca maçları, oyuncuları izliyor ve hiçbir ayrıntıyı kaçırmıyor."
'2012'de Beşiktaş konuşulacak'
Beşiktaş Kulübü Başkanı
Yıldırım Demirören, 2012 yılının Beşiktaş ve Beşiktaşlıların yılı olacağını söyledi. Beşiktaş Dergisi'ne konuşan Demirören,
aile içerisinde zaman zaman fikir ayrılıkları olsa da Beşiktaş'ın başarıları için el ele, omuz omuza vermeleri gerektiğini vurguladı.
UEFA Avrupa Ligi'nde grubu lider bitiren teknik ekibe ve futbolculara teşekkür eden Başkan, "Süper Lig'de ve
Türkiye Kupası'nda da
şampiyonluk kovalayan takımımız, hedeflerini
destek ve inancınızla gerçekleştirecektir." ifadelerini kullandı. Beşiktaş'ın Beşiktaşlıdan başka dostunun olmadığını ileri süren Demirören şunları dile getirdi: "Yaşadığımız her olumsuzluktan gerekli dersleri çıkardık. 2012 yılının Beşiktaşlıların birlikteliğinden doğacak büyük zaferlerin şahidi olmasını diliyorum."
Aurelio: Milli Takım'da oynamak Allah'ın bir lütfu
Beşiktaş'ın deneyimli futbolcusu Mehmet Aurelio,
sezon sonuna kadar aynı şekilde çalışmaları durumunda şampiyon olabileceklerini söyledi.
Brezilya asıllı Türk oyuncu, Türk Milli Takımı'nı seçmesine ayrı bir paragraf açtı: "Türk Milli Takımı'nda oynamayı Allah'ın bana verdiği bir lütuf olarak görüyorum. Ay-Yıldızlı
formayı giymek çok mutluluk verici bir olay. Bu sebeple kendimi çok şanslı hissediyorum."
Başarılı oyuncu, unutamadığı maçları ise şöyle sıraladı: "En güzel maçlardan biri, Avrupa Şampiyonası'nda Milli Takım'la Çek Cumhuriyeti'ne karşı oynadığımız karşılaşmaydı. 2-0 geriden gelip 3-2'lik skoru yakaladık. Beşiktaş'ta yaşadığım en güzel maç olarak da, geçen sezon kupayı kazandığımız
final maçını örnek verebilirim."
Sivok'un hayatını çocuğu değiştirdi
Beşiktaş'ın Çek stoperi
Tomas Sivok, 4 sezondur oynadığı Siyah-Beyazlı takımın kendisini olgunlaştırdığını söyledi. İlk geldiğinde 24 yaşında ve aklının havada olduğunu belirten Sivok, "Şimdi ayaklarım yere daha sağlam basıyor. Karakter olarak da daha sakin bir insan oldum." dedi. Teknik Direktör Carlos Carvalhal'in seçtiği kadroyla takımın özgüvenini yükselttiğini anlatan Sivok, duran topları Beşiktaş'ta birlikte oynadığı isimler içinde en iyi kullanan ismin Manuel
Fernandes olduğunu kaydetti. Sivok, Fernandes'in serbest vuruşların yarısını bile değerlendirmesi halinde ekibin en fazla gol atan ikinci oyuncusu olabileceğini öne sürdü.
Egemen Korkmaz gibi bir yetenekle forma giymenin kendisini rahatlattığına işaret eden Sivok, çocuk sahibi olmadan önce bütün hayatının eğlenceyle geçeceğini sandığını aktardı: "Şimdi futbolu bile eskisi gibi algılamıyorum. Önceliklerim kesinlikle değişti.
İstanbul, hayatımın 180 derece değiştiği yer."