Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, Anayasa Mahkemesi'nin verdiği Can Dündar ve Erdem Gül kararı ile ilgili açıklamalarda bulundu.
TBMM Genel Kurulunda, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Avrupa Birliği Bakanlığı bütçelerinin görüşülmesine başlandı. Genel Kurul, Başkanvekili Akif Hamzaçebi başkanlığında toplandı.
Genel kurulda yaptığı konuşmada 2014'te 20 bin bireysel başvurunun şuanda beklediğini belirten Bakan Soylu, "2013 yılındaki bireysel başvurular Anayasa Mahkemesi'nde. Biz bu yetkiyi Anayasa Mahkemesi'ne nasıl verdiğimizi biliyoruz. Anayasa Mahkemesi'ne bu yetkiyi bu tip davaları dairelerde görüşmek için verdik. Genel kurulda görüşmek için vermedik. Anayasanın 19. maddesi, 26 ve 28. maddesi ve basın özgürlüğü ile ilgili hak ihlali var demek anayasa mahkemesinin bu konuda yetki ihlalinin ta kendisidir. Çünkü ilgili mahkeme basın özgürlüğüyle ilgili herhangi bir karar vermemiştir. İlgili mahkeme basın özgürlüğü ile ilgili hak ihlal edici bir karar ortaya koymamıştır. İlgili mahkeme alt derece mahkeme ilk derece mahkeme bu kararı ortaya koymadan Anayasa Mahkemesi'nin basın özgürlüğü ile ilgili bir hak ihlali kararı ortaya koyması bir yetki ihlalidir, aynı zamanda binlerce bekleyen masun insanın dosyasını hangi imtiyaza dayanarak neye dayanarak bilmediğimiz bir baskı ile bunu getirmesi çok net bir şekilde tamamen ve tamamen hak ihlalidir." ifadelerini kullandı.
Bakan Soylu'nun konuşması CHP'li vekillerin tepkisine sebep oldu. Bakan Soylu, "İnsanlar içeri girer çıkarlar. Ama şu çok nettir. Benim kafam samanlıkta değil benim kafam Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde. Hapishaneden çıkan bir kişi cumhurbaşkanımıza doğum günü hediyen olsun, inşaalllah sende buraları tadarsın imasında cümleleri bulundurması son derece seviyesizliktir. Biz bunu kabul ediyor değiliz. Burası yüce Meclis. Burası dışardaki bir takım siyasi tartışmaları sadece birbirimize rekabet olsun diye buraya getirmek son derece hiç birimize kar getirmeyecek zarar getirecek bir husustur. Basın özgürlüğü ile beraber basın özgürlüğünden dolayı o insanlar içerde olmadı. O insanlar bu ülkenin mahremine olan müdahaleden içerde oldu." şeklinde konuştu.
CİHAN