Zirve Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve Halk Sağlığı Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Nilgün Ulutaşdemir, "Günlük hayatınızda sosyal medya hesaplarınızı, gelişmeleri kaçırıyorum korkusuyla sürekli takip etme ihtiyacı duyuyorsanız ve özelikle iş saatlerinden çalarak kullanıyorsanız yüksek ihtimalle fomo sendromuna yakalanmış olabilirsiniz." dedi.
Sosyal medya kullanımındaki aşırılığın etkilerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yrd. Doç. Dr. Ulutaşdemir, "Özellikle geceleri duygusal odaklı sosyal medya kullanımının, yetersiz nitelikte uykuya ve özsaygıda düşüşe neden oluyor." ifadelerini kullandı. Uyku bozukluklarının psikolojik ve biyolojik bir çok nedeni olduğunu belirten Ulutaşdemir, "Ağrılı bir hastalık veya kullanılan ilaçlar biyolojik neden olarak gösterilebilir. Duygusal problemler, sosyal ilişkiler, günlük yaşamda başa gelen sıkıntılı durumlar, iş yerinde, evde veya okuldaki stres ortamı kişinin üzerinde baskı oluşturur. Bunun yanında sosyal medya bağımlılığı da gece uykuya dalmayı, rahatlamayı zorlaştırır, iştahı etkilediği gibi uyku düzenini de bozar." şeklinde konuştu.
Sosyal medya ve akıllı telefonların günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçası haline geldiğine dikkat çeken Ulutaşdemir, "İnsanlar artık birçok şeyi gerçekte değil, sanal ortamda yaşamayı tercih ediyorlar. Ancak buna bağlı olarak çeşitli hastalıklar ortaya çıkıyor. Birçok insanın uykusuz kalmasına, sürekli sosyal hesaplarını kontrol etmesine neden olan bu fobi kaygı bozukluğuna neden oluyor. Fomo hastalığında kişi internet ve sosyal medyada çok fazla zaman harcıyor, sanal dünyayla bağlantıları kesildiğinde kendilerini huzursuz hissediyorlar, paylaştıkları bir görsel veya bir yorum yeteri kadar beğeni almadığında duygusal çöküş yaşayabiliyor. Günlük hayatınızda sosyal medya hesaplarınızı, gelişmeleri kaçırıyorum korkusuyla sürekli takip etme ihtiyacı duyuyorsanız ve özelikle iş saatlerinden çalarak kullanıyorsanız yüksek ihtimalle fomo sendromuna yakalanmış olabilirsiniz." şeklinde konuştu. CİHAN