Özgür ve muhalif basını susturma girişimlerinin son hedefi olan Can Erzincan TV, hakkında TÜRKSAT hukuksuz bir şekilde uydudan çıkarma kararı aldı. Savcı Hasan Yılmaz’ın ‘terör örgütü yayını’ iddiasını gerekçe gösteren TÜRKSAT, basın özgürlüğüne bir darbe daha vurdu. TÜRKSAT, Can Erzincan’ TV’ye gönderdiği skandal yazıda yayınları denetleme hakkının bulunmadığını itiraf ediyor. Ancak diğer yandan savcının talebi gerekçe gösterilip ‘terör örgütü yayın organı’ şeklinde asılsız ithamla yayınlara son veriyor: “Şirketimizin 6112 kanun kapsamında içerik denetimi yapma görev ve sorumluluğu bulunmamakta olup…”
Sözleşme hukuksuzca, tek taraflı feshedildi
Yazının devamında ise hiç bir mahkeme kararı bulunmamasına rağmen kanal hakkında ‘terörle mücadele kanununa aykırı yayın yaptığı’ iddiasında bulunuyor. Söz konusu asılsız ithamları kanalı karatmak için gerekçe yapan TÜRKSAT, Can Erzincan TV ile olan sözleşmesi tek taraflı feshettiğini belirtiyor.
RTÜK: Böyle bir yazıdan haberimiz bile yok!
Televizyonları denetleme yetkisi olan tek kurum RTÜK. Burada yapılan oylamada Can Erzincan TV’nin uydudan indirilmesiyle ilgili yeterli sayıya ulaşılamadı. Bunun üzerine RTÜK by pas edilerek bir alt kurum olan TÜRKSAT’a, televizyonun uydudan çıkarılması için talimat yazısı gönderildi. Ancak RTÜK İzleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı tarafından gönderilen yazıdan, RTÜK Üst Kurulu’nun haberinin dahi olmadığı ortaya çıktı. Üst Kurul Başkan Vekili Esat Çıplak, “Böyle bir yazıdan haberimiz yok. Bu dairenin böyle bir yazı yazma yetkisi yoktur. Bu yetki RTÜK Üst Kurulu’na aitti. Bununla ilgili RTÜK Üst Kurulundan her hangi bir gündem işlenmemiştir. Konuyu kurul gündemine taşıyacağım.” dedi.
Verilmemiş ceza maddesinden işlem
RTÜK’ün TÜRKSAT’a gönderdiği talimat yazısında Can Erzincan TV’ye verilmemiş cezadan da işlem yapıldığı ortaya çıktı. Televizyona hiç bir uyarı cezası verilmemesi rağmen verilmiş gibi işlem yapıldığı belirlendi. Yazıda ilgili maddede düzenlenen ‘devletin bağımsızlığını zayıflatmaya veya birliğini bozmaya’ gibi ifadeler soruşturma ve kovuşturmaya gerektiren fiiller olarak gösterildi.
Kanal geniş izleyici kitlesine ulaşınca kapattılar
Recep Aktaş (Can Erzincan TV Yön. Kur. Bşk: Bugün TV kapatılınca kapılarımızı açıp özgürce yayın yapılmasını sağladık. İzlenme oranımız artıp geniş kitlelere ulaşınca bu kez bizi kapattılar. İzlenmemizden rahatsız oldular. Havuz medyası bizi hedef gösterdi. Bunlar nasıl yayın yapar diye. RTÜK’ün bizi savunması gerekirdi. Ama yapmadılar. Bizi savunmaları bir yana TÜRKSAT bu yayınları talimat olarak görüp yayınımızı kapatmaya kalkışıyor.
Sadece gazetecilik yaptık, yapmaya da devam edeceğiz
Cuma Ulus (Genel Yayın Yönetmeni):
Acaba bundan daha ötesi ne diye bekliyoruz. Biz bundan önce gazetecilik yaptık bundan sonra da gazetecilik yapmaya devam edeceğiz. Durmayacağız. İnternetten, cep telefonu uygulamasından yayınımıza devam edeceğiz.
Nefret suçu işleniyor
Fatih Akalın (Haber Müdürü):
Bu resmen nefret suçudur. Kişisel olarak insanların suçu varsa soruşturulsun. Yoksa insanların geçmişteki çalıştıkları yerleri referans göstererek başka bir yerde çalışmasını engellemek kabul edilemez. Bize gazetecilik yapmayın deniliyor.
AKPM: sorunlu bir uygulama
Can Erzincan TV’nin TÜRKSAT’tan çıkarılmasına ilişkin mahkeme kararı kanala ulaştırıldı gün, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nin (AKPM) dijital platformlardan televizyon kanallarının çıkarılmasını eleştirdiği karar taslağını yayınlandı. Gazetecilerin ve diğer medya aktörlerinin toplumsal tartışmalara önemli bir katkı sağladığı ve demokratik toplumlarda görüş belirleme süreçlerine ihtiyaç olduğu hatırlatılıyor. Basına yönelik saldırıların, medyaya (Mülkiyet hakları ihlal edilerek) el koyulmasının, işini yapan gazetecilere yönelik baskıların ve cezalandırmaların bir otosansüre yol açtığı vurgulanıyor. Televizyon kanallarının dijital servis sağlayıcılarından ve uydulardan çıkarılması, sorunlu bir uygulama olarak belirtildi.
Kaynak: Yeni Hayat gazetesi