Tuncay Özkan, İzmir’de bir sokak röportajında kullandığı ifadeler nedeniyle “halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama” ile “cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine gönderilen Dilruba Y.’yi Şakran Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda ziyaret etti.
Özkan, ziyaretinin ardından şunları söyledi:
"Kendisi ifade özgürlüğünün Türkiye’deki son kurbanlarından. İfade özgürlüğünü savunmak, insanı savunmaktır. İçerde aslan gibi bir Türk kızı bunları ifade ediyor. Dilruba Y. ‘Beni buraya koymakla daha da güçlendirdiler. Buradan çıktıktan sonra bu fikirlerimi savunmaya devam edeceğim çünkü benim kılavuzum Mustafa Kemal Atatürk. Ben kimseye hakaret etmedim. Hakaret kastıyla konuşmadım ama görüşlerimi açıkladım. Görüşlerimi açıklamaya devam edeceğim. Beni korkutamazlar, sindiremezler’ diyor. Dilruba’nın hepinize çok selamı var, sevgilerini iletti.
Dilruba özgürlük mücadelesine devam edecek. Ancak bugün AK Parti’nin 23. kuruluş yıl dönümü. Çok yanlış bir yolda buraya kadar savruldular ve geldiler. Yasakları, özgürlükleri sınırlayarak bundan sonra gidecekleri bir yer kalmadı. Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a sesleniyorum. ‘Cumhuriyet mitingleri halkı kışkırtmakmış.’ Hayır, ben yaptım. Halkımız kışkırtılmadı. Halkımız içinden kopan, bir sel gibi akan o güçlü sesle cumhuriyete sahip çıktığını söyledi. Halkımız bugün ifade özgürlüğünü savunmak için yine gerekirse meydanlara çıkar. Meydanlardan, halktan korkmaya gerek yok. O gün de sana bir şey yapmadılar Erdoğan. Bugün sana ne yapacaklar? Meydanlar, halkın coşkun bir sel gibi aktığı, Türkiye’nin kalbinin attığı yerlerdir. Oralardan korkmaya gerek yok. Halktan korkulmaz. Halkın sesini duyurmaya, halkı savunmaya, halkla beraber yürümeye devam edeceğiz."