'SMS, Cizre'yi kıyamet filmlerinden birine çevirdi'

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Cumartesi, Aralık 19 2015
Cizre'yi terk etmeyen Karadenizli bir öğretmen ilçede yaşananları kaleme aldı. Öğretmenin anlattıklarına bakılırsa SMS skandalı ilçeyi kıyamet filmlerinden birine çevirmiş
'SMS, Cizre'yi kıyamet filmlerinden birine çevirdi'
Gündem Çocuk Derneği, 14 Aralık’tan beri sokağa çıkma yasağı ve operasyonların devam ettiği Cizre’deki öğretmenden bir mektup aldı. Derneğin websitesinde yayınlanan mektupta, Milli Eğitim Bakanlığı’ndan gelen ‘İlçeyi terk edin‘ mesajına rağmen Cizre’de kalan Karadenizli bir öğretmen, dört gündür yaşadıklarını anlattı. Öğretmen, yazdığı mektupta “Hayatım boyunca hiç bu kadar silah sesi duymadım. Gördüğüm tek silah oyuncak su tabancasıydı” dedi.

Mektubun tamamı şöyle:

“Hocam havalar güzelleşsin burada çok güzel bir yer var oraya pikniğe gideriz”, “Hocam haftaya okul maçı var dua edin, siz de seyredeceksiniz değil mi?”, “Annem bir güzel tandır ekmeği yapar hocam daha önce öylesini yemediniz vallahi”, “Ben de sizin gibi öğretmen olacağım”… Şimdi bu sözlerden eser kalmadı. Her şeye inat öğrencilerimizin kurduğu hayallerin yerini büyük bir boşluk ve çaresizlik aldı. “Hocam neden bırakıp gittiler bizi?”, “Hakkınızı helal edin hocam, burada çok gürültü var, bizim mahalledeler”, “Hayır hiçbir şey güzel olmayacak artık”, “Keşke bize gelseydiniz hocam, bir şeye ihtiyacınız var mı? Söyleyin hocam Allah aşkına ne isterseniz biz buradayız”…

Eğer gençlerin hayallerini elinden alırsanız, yarınlardan bahsedemezsiniz. Bir gençlik düşünün ki, her sabah acaba bugün de sokağa çıkma yasağı olur mu diye düşünsün, her akşam silah/bomba sesleriyle uykuya dalsın, her an ortalığın karışacağını bilsin, daha bu gencecik yaşında ölümün her türlüsüyle yüzleşmiş olsun.

Bugün 17 Aralık 2015. Patlama ve silah sesleri iki gündür devam ediyor. Elektrik yok. Geleceğe de benzemiyor. İletişim uzun süre sağlanabilir mi onu da bilmiyorum. Hayatım boyunca hiç bu kadar silah sesi duymadım. Gördüğüm tek silah oyuncak su tabancasıydı. Hayır, burada doğmadım. Kürtçe bilmiyordum, halay çekebildiğim de söylenemez. Daha önce Güneydoğuya da hiç gelmemiştim. Bazı durumları anlayabilmeniz için aynı dili konuşm

Bu haberler de ilginizi çekebilir