Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi bünyesinde faaliyet gösteren Gündüz Hastanesi'ndeki şizofreni hastaları, Atlas Dergisi'nin katkılarıyla 'Gündüz Atlası' isimli dergi çıkardı. Dergiyi çıkarma sebebini açıklayan Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Erhan Kurt, "Şizofreni hastalarının normal insanlardan farklı olmadığını göstermeye çalıştık. Ruhsal hastalığı olan bireylerin ötekileştirilmesini, dışlanmasını, ayrımcılığa uğramasını engellemeyi amaçlıyoruz. Bu insanların da fırsat sunulduğunda aynı şeyleri yapabileceğini göstermek için dergi çıkardık." dedi.

Gündüz Hastanesi'nde tedavi gören şizofreni hastaları, Atlas Dergisi'nin katkılarıyla Gündüz Atlas'ı isimli bir dergi çıkardı. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde derginin tanıtımı yapıldı. Tanıtım toplantısına katılan Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Baş Hekim Erhan Kurt, dergiyi, şizofreni hastalarının normal insanlardan bir farkının olmadığını kanıtlamak amacıyla çıkardıklarını söyledi.

Basit bir inançla dergiyi çıkarma aşamasına geçtiklerini anlatan Kurt, "Halen aynı basit amacı taşıyoruz ve taşımaya devam edeceğiz. Şizofreni hastalığı taşıyan hastalarımızın herkes gibi olduğunu, normal insanlardan çok farklı olmadıklarını göstermeye çalışıyoruz aslında. Basitçe amacımız bu. Bizim hastalarımız hakikaten de dışarıdaki insanlardan farklı değil. Onlar gibi duygulanırlar, onlar gibi sevinirler, sanatla uğraşırlar, şiir yazarlar, yazı yazarlar, röportaj yaparlar fotoğraf çekerler; bu projede olduğu gibi. Ruhsal hastalığı olan bireylerin ötekileştirilmesini, dışlanmasını, ayrımcılığa uğramasını engellemeyi amaçlıyoruz. Bu insanların da fırsat sunulduğunda aynı şeyleri yapa bileceğini göstererek bunu yaptık." ifadelerini kullandı. Son yıllarda şizofreni hastalarına karşı ön yargının iki katına çıktığını anlatan Kurt, bunun nedeninin medya olduğunu söyledi.

'OLANAK SAĞLANSA ÇOK GÜZEL İŞLER YAPABİLECEKLER'

Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Baş Hekim Yardımcısı Uzman Dr. Mehtap Arslan Delice ise dergiye atıfta bulunarak, şizofreni hastalarına fırsat verildiğinde, topluma kazandırmak için çalışıldığında çok önemli başarılara imza atacaklarını belirtti.

Atlas Dergisi Yazı İşleri Müdür Yardımcısı Mustafa Türker Erşen de "İnsan-doğa ilişkisi üzerine farklı temalar belirledik. Fotoğraf çalışmalarında bulunduk. Bu işin en ilgi çekici kısmıydı aslında. Fotoğraf gezileri yaptık ve çok iyi ürünler çıktı, beklediğimizin çok ötesinde işler geldi ve dergiyi hazırladık." dedi.

'PROJEYLE ŞİZOFRENİ HASTALARININ MESLEK SAHİBİ OLA BİLECEKLERİNİ GÖRMÜŞ OLDUK'

Derginin içeriğine katkı sağlayan Gözde Ünlü, yapılan çalışmalarla şizofreni hastalarının meslek sahibi ola bileceklerini kanıtladıklarını belirtti. Ünlü, "Yaptığımız bu keyifli çalışmanın, şizofreni ve psikiyatri hastalarına karşı ön yargıları kıracağına inanıyorum. Çünkü dışarıda hastalığımızdan bahsettiğimiz zaman bilinçsiz bir damgalama ile karşılaşıyoruz. İnsanlar hastalığı ve neler yaşadığımızı bilmedikleri için, uygun olmayan davranışlarda bulunabiliyor. Oysa bu çalışma ile birlikte şizofreni hastalarının bir meslek sahibi olabileceklerini, bir dergide yazı yazabileceklerini ve fotoğraf çekerek bir dergi çıkarabildiklerini görmüş olacaklar. Bu çalışma bizim damgalanmaya karşı gösterdiğimiz bir başarıdır." şeklinde konuştu.

BU PROJE İLE TOPLUM TARAFINDAN DAMGALANMAYI KIRDIK

2000 yılından beri Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastanesinde tedavi gören Ferhat Aktaş (56) kendisi gibi diğer hastaların toplum tarafından damgalanmasını kırmak için projeye katıldıklarını söyledi. Aktaş, "Ben böyle programların olmasını istiyorum. Çünkü damgalanmayı kırmak istiyorum. Onun için de basının önüne çıkıp konuşma yapabilirim, röportaj yapabilirim. Buradaki amacım, bizi, buranın üyelerini aşağılamalarını kırmak. Bunu farkında olmadan yapıyorlar belki, 'Sen Bakırköylü müsün?' diyorlar. Bu doğru bir şey değil. " ifadelerini kullandı.

Dilara Karakaş isimli bir diğer hasta ise, projenin kendileri için çok büyük bir deneyim olduğunu vurguladı. Karakaş, "Atlas Dergisi, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastanesiyle beraber bir proje düzenledi. Projemiz iyiydi. Çok büyük bir iş başardık. Kimsenin yapamadığı bir şeyi yaptık. Bizim için çok büyük bir deneyim oldu. Yazılar yazdık, röportajlar yaptık, resimler çekildik. Bizim için çok önemli bir proje oldu." dedi.
CİHAN