Adı Ulaş Kınıcı, mesleği öğretmenlik. Onu diğer öğretmenlerden ayıran özellik ise girişimcilik ruhuna sahip olması. Dedelerinden kalma boş arazilere lale, zambak ve çiğdem soğanı dikerek köylülere alternatif geçim kaynağı oluşturan 16 yıllık matematik öğretmeni Kınıcı, öğrencilerinden arda kalan zamanını rengarenk lale çiçekleriyle ilgilenerek geçiriyor.
Çiftçiliğin öğretmenlik mesleğine engel teşkil etmediğini belirten Ulaş Öğretmen, "Çiftçilikle uğraşmak, öğretmenliğimi kesinlikle etkilemiyor. Bu ülkenin sadece doktorlara, öğretmenlere veya mühendislere ihtiyacı yok. Aynı zamanda girişimcilere de ihtiyacı var. Bunu ben girişimcilik örneği olarak görüyorum." ifadelerini kullanıyor.
ÖĞRETMEN KINICI, KÖMÜR DIŞINDA ALTERNATİF GEÇİM KAYNAĞI OLUŞTURMUŞ
Zonguldak'ın Çaycuma ilçesindeki Oktay Olcay Yurtbay Anadolu Lisesi'nde öğretmenlik yapan 39 yaşındaki Ulaş Kınıcı'nın çalışma azmi, gençlere örnek oluyor. 2013 yılında Gemiciler Mahallesi'nde çiçek soğanı dikiminin çıkış hikayesi, bir öğretmenin çabalarıyla başlamış. Önce lale çiçeklerinin rengarenk görüntüsüne vurulan, sonra boş duran tarlaları bu şekilde değerlendiren Ulaş Öğretmen, aynı zamanda köylüye kömür dışında alternatif üretim ve istihdam kaynağı sağlamış.
Kınıcı, girişimcilik hikayesini şöyle anlatıyor: "Ben matematik öğretmeniyim. Bu işi bir arkadaşın bahçesinde gördüm. Daha sonra firma sahibiyle görüştüm ve bu işi yapmaya karar verdim. Beni öncelikle etkileyen görseli oldu. Araştırma yaptığımda metrekare başına düşen geliri en önemli faktörlerden birisi oldu. Diktiğimiz bir ürünün bize 2, 3, 4 şeklinde yavrusu söz konusu. Onu biz firmaya sözleşmeli olarak veriyoruz. Akabinde firma bizden anaçları satın alıyor ve bu şekilde geri kalan yavrularla ekime devam ediyoruz. Firmamız (Erçiçekçilik) Balıkesir'de faaliyet gösteriyor. Biz bu işe 2013 yılında başladık. İlk önce 2013 yılında bir arkadaşımız yaptı, daha sonra 2014 yılında 10 kişiyle bu işe devam ettik. 10 kişiyle 160 bin lale soğanı üzerinden bu işe başladık.
Geçen yıl (2015) itibariyle 385 bin lale, 20 bin civarında çiğdem ve 10 bin civarında zambakla devam ediyoruz. Yani toplamda bu sene itibariyle 500 bine yakın bir üretimimiz söz konusu. Beklentimiz 1,5 milyon civarında lale soğanı elde etmek. Bu soğanları belli bir miktarını firmaya sattıktan sonra yeni üreticilerimizle bir sonraki yıl 2 milyon üretim planlıyoruz. Şu anki üretici sayımız 33 ama gelecek yıl 70-80 üretici sayısına ulaşmak istiyoruz.
Burada tarlaya biz bu ürünü ekim ayında ekiyoruz, ardından bir gübreleme yapıyoruz. Mart ayına geldiğimizde bitkilerin ot temizliği yapılıyor. Bitki çiçeklerini açıyor. Bir kez daha gübreleme yapıyoruz, bu esnada bir gübreleme daha yapıyoruz. Daha sonra mayıs ayı sonu gibi de ürünümüzü tarladan topluyoruz. Çiçeklerimiz bizim için sadece bir görsel. Bunları kırıp atıyoruz. Çiçeklerin bizim için herhangi bir maddi değeri yok. Bizim asıl işimiz soğanıyla. Kök bitkisi olduğu için yavrusunu kendi kökünde yapıyor. Çiçekleri kırma nedenimiz de zaten gücünü kendi soğanına versin diye. Her bir soğan ortalama 3-4 şeklinde yavruluyor. Bu da bizim seneye 2-3 kat büyümemiz demektir. Bize ürünler adet bazında geliyor, yine satışı da adet bazında gidiyor. Ortalama fiyatı da soğan başına 1 TL'dir. Çiftçilerimiz şu an yaptıkları işinden memnunlar. Her geçen gün üreticilerimiz artmaya devam ediyor. Bu işi daha da büyüterek devam etmek istiyoruz. Bölgemize alternatif bir ürün. Metrekare bazında iyi gelir getiriyor."
'MESLEĞİMİ ETKİLEMİYOR, BU ÜLKENİN GİRİŞİMCİLERE DE İHTİYACI VAR'
Hem öğretmenlik hem de girişimciliği bir arada yapabildiğini ifade eden Kınıcı, şu ifadeleri kullanıyor: "Vaktimi şöyle alıyor; ben artık sadece bunların koordinasyonuyla ilgileniyorum. Belli bir ekibim var. Bu ekibi çağırdığımda onlar zaten iş biliyorlar ve gereken çalışmayı yapıyorlar. Şu an bu bölgedeki üreticilerimiz tümü, hatta üretici olmayan köylülerimiz bile evlerde yediğimiz soğanların işçiliği bu bitkilerle aynı. O yüzden hiçbir şekilde çiftçimiz yadırgamıyor. Ürününü daha önceden tanıdığı için çok kolaylıkla işçiliği gerçekleştiriyor. Öğretmenliğimi kesinlikle etkilemiyor. Aksine öğrencilerimize tavsiye ediyoruz: Bu ülkenin sadece doktorlara, öğretmenlere veya mühendislere ihtiyacı yok; aynı zamanda girişimcilere de ihtiyacı var. Bunu ben girişimcilik örneği olarak görüyorum. Gayet de başarılı olduğumu düşünüyorum."
KÖYLÜ MEMNUN: BOŞ ALAN ÇOK, DEĞERLENDİRMEK LAZIM
Çaycuma'nın geniş topraklarının boş beklediğini anlatan üretici köy sakinleri de bitki yetiştiriciliğinden oldukça memnun. Ulaş Öğretmen'in teşvikiyle boş bekleyen tarlalarını lale dikerek değerlendirmeye başladıklarını anlatan köy sakinleri, bu iş sayesinde bir çok kadının da işe giderek harçlığını çıkardığını dile getiriyor.
'TERS LALE DENEMELERİMİZ MEVCUT'
Zonguldak kömür madenciliği nedeniyle köylerdeki boş arazilerin olduğuna dikkat çeken Ulaş Öğretmen, sözlerini şöyle sürdürüyor:
"Bahçemiz 3,5 dönüm. Biz 2 dönümüne ekim yapmış bulunmaktayız. Şu anda burada 50 bin civarında lalemiz mevcut. Yan tarafta 5 bin civarında zambağımız var. Bir de deneme aşamasında olan 18-20 civarında ters lalemiz var. Bunları deniyoruz, eğer uygun verimi alırsak bunları da artırmayı hedefliyoruz. Bir de şunu belirteyim: Bir tarlayı biz 2 sene kullanabiliyoruz. Üçüncü sene tarlamızı nadasa bırakıyoruz. Veya tarlası az olan vatandaşlarımız bunu başka ürün geçişiyle de sağlayabilirler. Biz tamamen boş bırakıp o seneki tarlanın kendi gücünü tekrar toplamasını istiyoruz. Bunun yerine bir başka bahçeyi tercih ediyoruz. Çaycuma ve Zonguldak'ta çok boş alan var. Böylelikle tarlalarımızı da değerlendirmiş oluyoruz."
LALELERLE TÜRK BAYRAĞI
Ulaş Öğretmen,Türk bayrağına olan aşkını 2 bin 500 adet lale çiçeğiyle ay yıldızlı Türk bayrağı oluşturduğunu kaydediyor. CİHAN