Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, çalışma hayatı ile ilgili reformların ekonominin yararına olacağını vurguladı.

Şimşek, bu reformlar ile istihdamın ve gelirin artacağını dile getirdi.


Şimşek, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Genişletilmiş Başkanlar Kurulu toplantısına konuk oldu.

Toplantıda ekonomiye değinen Şimşek, şunları ifade etti:

"Biz Türkiye adına büyümenin artarak devam edeceğini öngörüyoruz. Neden? 2015 gibi çetin bir dönemde bile Türkiye yüzde 4 büyüyebildi. Biz 'bu sene muhtemelen yüzde 4,5 büyürüz' diyoruz. Dış şoklar belki bir miktar büyüme oranlarına sirayet eder. Milli gelirde de merhale aldık. Bu alanda Avrupa Birliği (AB) ile arayı kapattık. Birey başına milli gelir 2000 itibari ile AB'nin yüzde 30 idi, şu an yüzde 55. Keşke her 15 senede AB ile arayı 20-25 puan kapataydık."

Enflasyonun tek hanede olduğuna işaret eden Şimşek, "Burada kur ve gıda sorunu var. Peki ne yapmalıyız? Gıda anlamında oturup rekabet ile ilgili engelleri kaldırmamız gerekiyor. Bu konuda toplantımız da oldu. Kur konusu da ekonomi ve sermaye ile ilgili. Tabii 2016'da asgari ücret ve gıda odaklı riskler var. Ama emtia odaklı aşağı yönlü gidiş de var. Bunlara uyumlu olarak gayemiz enflasyonu yüzde 5-7 patikasına oturtmak, sonra 5 ve aşağısına indirmek. " dedi.

İstihdamı arttırma adına reformlar yapacaklarını anlatan Şimşek, şöyle devam etti:

"Tabii esnek çalışma ile ilgili reforma alttan alta engel olma gayretine girenler var. Ama biz istihdamı arttırma, çalışanın şartlarını iyileştirme derdindeyiz. Kıdem tazminatından tutun diğer bütün reformların yanında çalışanlar. Çünkü reformlar onların menfaatine. Yapılacak her reform 'daha çok istihdam, daha çok gelir' demek. Bunu her yerde dillendiriyorum. Bütün sivil toplum örgütlerinin, toplumun reformların yanında olduğu kanaatindeyim. İnşaallah bu reformlar güçlü şekilde hayata geçer. Çünkü öbür türlü istihdama katılımı arttırmak, işsizlik oranını çift hanenin altına indirmek imkânsız. Malum ABD gibi esnek çalışmanın olduğu ülkelerde işsizlik oranları yüzde 5 ve daha altında. Türkiye gibi esnek çalışmanın olmadığı ülkelerde ise iki katı. Tekerleği yeniden icat etmeye gerek yok. En ileri ülkeler uygun olanı yaptı ise onlardan ilham almalıyız. Kötü örnekleri bir tarafa bırakalım. Tartışmalarda hep kötü örnekler getiriliyor, 'efendim şu ülkeler böyle' diye. Onun için bu reformlar yapılmalıdır. Yapılmazsa çalışma çağında olanlara kötülük ederiz. Reform olmadan istihdamı arttırmamız, refahı kalıcı kılmamız mümkün değil. Onun için gençlerin kadınların part time çalışmasının karşısında durulmaması gerekiyor.

Tabii kıdem tazminatını da tartışalım. İşçi haklarını koruyalım. Korumalıyız. Şu an korunuyor mu? Hayır. Kamuyu dışarıda tutun çalışanların büyük kısmı kıdem tazminatı alamıyor. Ben, sendikaların buna karşı çıkmasını anlamakta güçlük çekiyorum. Yani 'işçinin kıdem tazminatı hakkını garanti altına alalım 'diyoruz. 'Hayır, buna dokunamazsınız' cevabını veriyorlar. Onun için bizim bu reformları yapmamız gerekiyor. Dünyanın en ileri ülkelerinde kıdem tazminatı var. Yani ABD, İsveç, İsviçre kötü ülkeler mi? Burada çalışanlar korunuyor. Onun için kıdem tazminatını ele almamız gerekiyor. Her kesimin de bunun yanında durması gerekiyor."
CİHAN