'Silistre Kalesi'ne bayrağı asan Hasan kim?' işkencesi

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazar, Mayıs 3 2015
Namık Kemal'in 'Vatan Yahut Silistre' eserine de konu olan Silistre Kalesi'ne Türk bayrağı astığı için Bulgar polisince günlerce 'Bayrağı asan Hasan kim?' sorgusuna alınan eski pehlivan Seyit Karaosman, o günleri hatırlayınca gözleri doluyor. Evinin her tarafını bayraklarla donatan eski pehlivan Karaosman, Silistre Kalesi'ne Türk bayrağı asıp ardından, 'Helal olsun bu bayrağı asana' dediği için Bulgar polisince günlerce 'Bayrağı asan Hasan kim?' sorgusuna tabi tutulmuş.
Namık Kemal'in 'Vatan Yahut Silistre' eserine de konu olan Silistre Kalesi'ne Türk bayrağı astığı için Bulgar polisince günlerce 'Bayrağı asan Hasan kim?' sorgusuna alınan eski pehlivan Seyit Karaosman, o günleri hatırlayınca gözleri doluyor. Evinin her tarafını bayraklarla donatan eski pehlivan Karaosman, Silistre Kalesi'ne Türk bayrağı asıp ardından, 'Helal olsun bu bayrağı asana' dediği için Bulgar polisince günlerce 'Bayrağı asan Hasan kim?' sorgusuna tabi tutulmuş.

Burgaristan Deliorman'da 1942 yılında dünyaya gelen Seyit Karaosman, yalnızca Türk ve Müslüman olduğu için bir çok sıkıntı çekmiş. Bulgaristan'da güreş yapan Karaosman, yine etnik kimlik ve dini nedeniyle rahat yendiği güreşçiler turnuvalara giderken, onun hep önü kesilmiş. 1952 yılında başladığı güreş sporunu, Balkanlar'da uluslararası müsabakalara katılarak sürdüren eski pehlivan Karaosman, üniversiteler arası yarışmalar, olimpiyatlar ve Rusya komünist ve sosyalist ülkeler şampiyonalarında güreştikten sonra 1969 anlaşmasıyla Türkiye'ye gelmiş.

"BAYRAĞI KALEYE ASAN HASAN KİM?"

Türkiye'ye gelmeden önce 1969 senesinde Namık Kemal'in 'Vatan Yahut Silistre' eserine konu olan Silistre Kalesi'ne, Necidiye Tabyası'na üç arkadaşıyla gece bir Türk bayrağı astıklarını anlatan 72 yaşındaki Seyit Karaosman, "Gece bayrağı astık, ikinci günün sabahı o bayrağı astığımız yere kalabalık yığılmıştı. Polisi, savcısı hepsi bayrağın olduğu yere geldi. Biz de iki arkadaş oradan geçerken kendimi tutamayıp, 'Helal olsun o bayrağı oraya asana. Hiç olmazsa kalbimizde ve beynimizde tuttuğumuz bayrağı orada dalgalanırken görmek ne güzel, ne mutlu, helal olsun asana.' şeklinde sesli düşünmüşüm. Hemen yanımızda kalabalık içinde bulunan gizli polisler bileklerime kelepçeyi taktı. Tabi bunlar polis olabilmek için Türk akademisini Türklerin arasında bitirmiş, tanıyamadık. Beni içeri götürüp, 'Çabuk söyle, bu bayrağı buraya asan Hasan kim? sorusunu sormaya başladılar." dedi.

Kendisinin; "Ben Hasan demedim, asan dedim" şeklinde açıklamasına rağm

Bu haberler de ilginizi çekebilir