Selahattin Demirtaş'tan çarpıcı sözler

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Cuma, Ekim 9 2015
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Kaç yüz bin evladımızı yitirmemiz lazım, demokrasiyle bu işi çözelim demek için. Bu noktaya gelmek için ne kadar kayıp gerekiyor. ‘Ben şiddet istiyorum' diyen bize oy vermesin, biz şiddet istemiyoruz, barış içerisinde çözüm istiyoruz diyenler bize oy versinler." diye konuştu.
Selahattin Demirtaş'tan çarpıcı sözler

Bugün TV'de canlı yayında soruları cevaplayan Demirtaş şunları söyledi:

NE PKK NE DE PARTİ BAYRAĞI

“Partimiz Türkiye toplumunun hiçbir toplumsal gerçeklerini inkar ederek siyaset yapmıyor. Bütün değerler Türkiye'nin ortak değeri olarak kabul edilecekse hiçbir şeyi dışlayamazsınız. Bayrak mevzusu çok tartışılıyor. Sarı, kırmızı, yeşil Kürtlerin yüzlerce yıldır kullandıkları renklerdir. Ne PKK bayrağıdır, ne parti bayrağıdır. Bir ülkenin cumhurbaşkanı o renklere paçavra diyecek bu bir hassasiyet, bu konuşulmayacak. Öte taraftan Türk bayrağını ortak değer olarak kabul etmedin diye hakaret yağdıracaksın.

ARIZAYI BİZ ÇIKARMIYORUZ

Bayrağın iki anlamı var. Birincisi bayrak bütün kirlikleri, hırsızlıkları, tetikçiliği örtmenin aracı olarak kullanılıyor. Her türlü ret ve inkarın aracı olarak kullanılıyor. Bir de devletin sembolüdür. Etnik kökeni, ırkı, milliyeti temsil etmez. Türk bayrağı, kendini Türk olarak hissetmeyen herkes için bir biat etme aracı olarak kullanıldı. 12 Eylül'de bir işkence aleti olarak kullanıldı. Parti binamız yakıldı, Türk bayrağı asıldı. Bizden hangisine saygı göstermemiz bekleniyor. Kirlilikleri örtmenin aracı olarak kullanılana mı, Türkiye'nin, devletin sembolü olan Türk bayrağına mı? (Türkiye'nin sembolü olan) Bunda hiçbir sorun yok. Burada ki arızayı biz çıkarmıyoruz. Bayrağa bu anlamları yükleyenler çıkarıyor.

HODRİ MEYDAN DEMESİ LAZIM

Bütün toplum bir karartma ile karşı karşıya. Yandaş bir medya grubu var, istediklerini çalıp söylüyorlar. Yalan gırla gidiyor. Tek taraflı bir bilgi bombardımanına tabi tutulmak isteniyor toplum. Ama sosyal medya var. Toplum, bir şekilde gerçekleri duymak isteyen bunları alabiliyor. 7 kanalın bir yayın platformundan hukuksuz bir şekilde çıkarılması, gazete binalarına saldırı, gazetecilere saldırı bunların hepsi iktidarın yıpranmış olduğu gerçeğini toplumdan saklaması ola

Bu haberler de ilginizi çekebilir