"İsterse insan cinayetle suçlansın, neyle suçlanırsa suçlansın hukukun temel kuralları herkese eşit olarak uygulanmalı. Eğer burası çalışmıyorsa, arkamdaki bina çalışmıyorsa, bu şehrin hepsi çalışsa boştur. Adaletin olmadığı bir ülke vatan değildir. Adaletin olmadığı bir ülke ülke değildir." diyen Laçiner, "Bu kötülüğü bana yapın, ama bu insanlara yapmayın. Bu ülkenin tamamına, bizim evlatlarımıza yapmayın. Ben burada niye olduğumu anlamıyorum. Sebebini bilmiyorum. Üzerime atılı suçun ne olduğunu bilmiyorum ki. Çünkü ortada bir delil yok." ifadelerini kullandı.
Adliye çıkışında gazetecilere açıklamalarda bulunan Laçiner, üzerine atılı suçun ne olduğunu bilmediğini belirterek, "Çünkü ortada bir delil yok." dedi. Burada niye olduğunu da bilmediğini belirten Laçiner, "Her şeyden önemlisi ben bir bilim insanıyım. Gazeteci kimliğim de var. Neredeyse doğduğumdan beri kalemle, kitapla defterle işimiz var. Yazıyoruz, çiziyoruz. Bugüne kadar da hep terörle nasıl mücadele ediliri anlattım. Ömrüm bununla geçti. Memleketime hizmet ettim. Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanıyım. Öğrenci yetiştiriyorum. Pazartesi günü buradaki işler nedeniyle dersime giremedim. Haftada 25 saat ders anlatıyorum ve terörle mücadele dersi anlatıyorum.
Niye buradayım? Niye beni getirdiler? Neye dayanarak. Evimde silah mı var? Veya bir şey mi yaptım? Hiç birisi yok. Birisi demiş ki böyle, birisi demiş ki böyle. İfade özgürlüğüne bence vurulan darbeler bunlar. Bizlerin konuşması lazım. Ülkenin yararı için konuşması lazım. Herkesin yararı için konuşması lazım. Bugün hukuka olan inancımız en azından bir kere daha tazelendi." şeklinde konuştu.
"ORTADA BİR DELİL YOK"
Gözaltı sürecini de değerlendiren Laçiner, çok üşüdüklerini söyledi. Laçiner şu açıklamalarda bulundu: "Hakim bey sordu, savunmanız nedir diye, 'itiraz etmiyorum, iddialar komik' dedim. Konuşulabilecek bir şey yok ki. İddia yok ki ortada, suçlama yok ki. Bu hukuka hakaret. Adalete hakaret. Ben bu ülkenin bunu hak ettiğine inanmıyorum. Burası Angola değil, burası Afrika'nın Asya'nın kuytu bir ülkesi değil. Akademisyenlerini, gazetecilerini, yazarlarını, sebepsiz yere dört gün hücrede yatıran ülkeler gelişemezler. İlerleyemezler. Bizim yaşımız ilerledi ama çocuklarımıza böyle bir ülke bırakmamamız lazım. Dört gün neden bir hücrede neden tecrit edildim? Suçum ne? Kabahatim ne?
Bakın, dün gece palto ile yattım, üzerime de battaniye aldım, yine de üşüdüm. Benim suçum ne? Ve hayatımda ilk defa 4 gün üst üste kitap yüzü görmeden bir hücrede tutuldum. İçeri kitap bile almam yasaklandı. Tutuklu değilim, hükümlü değilim. Tutuklu hükümlü olmayan bir insan, gözaltındaki bir insan o şartlardan daha kötü şartlarda tutulur mu? Sonra gördüm ki ben şanslıyım, benim gibi gözaltına alınan insanlar spor salonunda 5 -6 derece sıcaklıkta yerde yattıklarını gördüm. İçerlerinde kalp hastası, kanser hastası olduğunu gördüm. Bunlar doğru şeyler değil. İsterse insan cinayetle suçlansın, neyle suçlanırsa suçlansın hukukun temel kuralları herkese eşit olarak uygulanmalı. Eğer burası çalışmıyorsa, arkamdaki bina çalışmıyorsa, bu şehrin hepsi çalışsa boştur. Adaletin olmadığı bir ülke vatan değildir. Adaletin olmadığı bir ülke ülke değildir. Bu kötülüğü bana yapın, ama bu insanlara yapmayın. Bu ülkenin tamamına, bizim evlatlarımıza yapmayın. Ben burada niye olduğumu anlamıyorum. Sebebini bilmiyorum. Üzerime atılı suçun ne olduğunu bilmiyorum ki. Çünkü ortada bir delil yok."
Laçiner ile beraber 10 kişi serbest bırakılırken, 9 kişi tutuklama talebiyle çıkarıldığı mahkemedeki süreç devam ediyor.
Öte yandan serbest kalanların aileleri kararı sevinçle karşıladı. Adliye önünde hem sevinç hem de hüzün hakimdi.
CİHAN