Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Ankara Şubesi, artan Coronavirus (Covid-19) salgınına dair yazılı açıklama yaptı.
Bakanlığın verilerinin yanlış olduğunun ifade edildiği açıklamada, "Yoğun bakım yatak doluluk oranı pandemi sürecince yüzde 75’lerin üzerinde seyrederken, bugün ilimizde bazı hastanelerde yoğun bakım ve normal servislerde boş yer bulunamamaktadır" denildi.
Açıklamada yoğun bakım doluluk verileriyle ilgili şunlar kaydedildi:
“Dünya geneli birçok ülke 2’nci dalgadan bahsederken ülkemizde vaka sayısının halen binli sayılarda seyretmesi birinci dalganın atlatılamadığının göstergesidir. İlimiz yataklı tedavi kurum başvuru sayısı, ortalama, aylık 3 milyon olurken, pandeminin ilk üç ayında 600 bine kadar düşmüş, Mayıs ayı sonrası 800 binle başlayan ivme hızla artış göstererek normal dönem seyrine yaklaşmıştır. Yoğun bakım yatak doluluk oranı pandemi sürecince yüzde 75’lerin üzerinde seyrederken, bugün ilimizde bazı hastanelerde yoğun bakım ve normal servislerde boş yer bulunamamaktadır."
POZİTİF TANI VE ŞÜPHESİYLE YATAN HASTA SAYISI 3 BİN 500
Ankara’da bulunan Abdurrahman Yurtaslan Onkoloji EAH, Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları EAH ve Dr. Sami Ulus Kadın Doğum Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları EAH dışındaki tüm hastanelerde Kovid-19 tanısı ile yatan hasta olduğu bilgisi verilen açıklamada, Ankara genelinde pozitif tanı ve şüphesiyle yatan 3 bin 500 hasta olduğu kaydedildi. Kentte yoğun bakımda tedavi gören Kovid-19 hasta sayısının ise 200’e yaklaştığı bilgisi verildi.
HASTANELERDE YER KALMADI
Açıklamada artan vaka sayılarıyla birlikte hastanelerde yer kalmadığı da vurgulanırken, “Bu durum mutlak yatış yapması gereken hastaların acil servislerde bekletilmesine, ancak kliniklerde yer açılması halinde transferlerinin gerçekleştirilmesine neden olmaktadır. Tanı alan hastalar, bulguları hafifse ilaçla tedavisi verilerek evlerine gönderilmekte, zamanla tablosu ağırlaşan bazı hastalar tekrar hastaneye müracaat etse de müdahalede geç kalınarak hayatını kaybetmektedir. Evde takip edilen hastaların artması nedeniyle, her aile hekimliği birimine testi pozitif ve temaslı 35-45 hasta düşmektedir. İlimizde 450 Aile Sağlığı Merkezinde 1700 civarı aile hekimliği birimi olduğu düşünüldüğünde pozitif hasta ya da temaslı hasta sayısı ortaya çıkmaktadır. Aile hekimleri tarafından takip edilen hastaların 3'te 2'sinin pozitif tanılı hasta olduğu bilinmektedir. Bu durum ilimizdeki toplam pozitif vaka sayısının yaklaşık 50 bin olduğunu göstermektedir. Bu testler ile ortaya konan vaka sayısı ile semptom göstermeyen hasta oranı düşünüldüğünde riskin ve salgının boyutu ortaya çıkmaktadır” denildi.
COVİD-19 DIŞI HASTALAR YER OLMADIĞI İÇİN ÖZEL HASTANELERE GİTMEK ZORUNDA KALDI
Özel hastanelerin süreç dışı tutulduğu belirtilerek şöyle denildi:
“Normalleşme süreci ile hastaların yoğunluklu olarak hastanelere yönlendirilmesi ilimizde bulunan Kamu hastanelerindeki (Üniversite hastaneleri dahil) yaklaşık 16.500 yatağın, 1600 civarı yetişkin yoğun bakım yatağının dolmasına neden olmuştur. İktidarın pandemi ile mücadele kapsamında özel hastaneleri dışarıda tutması ilimizde 3200 civarı toplam yatağın 450 civarı yoğun bakım yatağının kullanımını engellemiştir. Covid-19 dışı hastalar kamu hastanelerinde yer bulamamaları nedeniyle özel hastanelere gitmek zorunda bırakılmıştır."
'NORMALLEŞME SÖYLEMİYLE BİRLİKTE HASTA YOĞUNLUĞU ARTTI'
Açıklamada sağlık emekçilerinin tükenmişlik noktasında olduğuna da dikkat çekildi:
"Bu süreçte sağlık ve sosyal hizmet emekçileri, haklarında iyileştirme yapılmadığı gibi çalışma alanlarında daha da yoğunlaşan iş yükü ile birlikte riskle karşı karşıya bırakılmışlardır. Normalleşme söyleminin hasta yoğunluğunu arttırması ile birlikte iş yerlerimizde artan iş yükü pandemi süresince hem bedensel hem de psikolojik olarak yorulan sağlık ve sosyal hizmet emekçilerini tükenmişlik noktasına getirmiştir. İlimizde sağlık emekçilerinin izinleri kısıt gün üzerinden verilirken, 1000 yakın sağlık emekçisi son bir haftada mantığa aykırı şekilde ikamet ettiği alanlardan uzakta pandemi ile mücadele kapsamında dayatmalar ile görevlendirmiştir.
Biz sağlık ve sosyal hizmet emekçileri olarak halkımızı iktidarın umursamazlığı karşısında kendi önlemlerini almaları konusunda uyarıyoruz. Ayrıca bütün sağlık ve sosyal hizmet emekçilerini pandeminin ilk zamanlarında ortaya koyduğumuz çalışmaları referans göstererek etkili bir mücadele için SES’ de örgütlenmeye davet ediyoruz.”