Gök, yaptığı açıklamada,
kalp, yüksek
tansiyon ve kronik akciğer rahatsızlığı bulunanların, son günlerde yaşanan şiddetli
soğuk nedeniyle daha da dikkatli olmaları gerektiğini söyledi.
Özellikle sabahın
erken saatinde dışarı çıkmak isteyenlere tedbirli olmaları uyarısında bulunan Gök, ''Vatandaşlarımıza, sabahları fazla yemek yemeden mutlaka yumurtayla, iç sıcaklığı artıracak süt, salep, bal veya
şeker hastalığı olmayanlar için pekmez gibi kalori sağlayacak
gıda aldıktan sonra dışarı çıkmasını
tavsiye ediyoruz'' dedi.
Tok
karına kalbin
oksijen ihtiyacının arttığını, kalp
damarlarına giden kan miktarının azaldığını belirten Gök, ''
Yemek yedikten sonra soğuğa karşı yürümek, göğüs ağrısını, tansiyon yükselmesini ve anjinayı tetikler, bunlar da kalp krizine sebep olur. Onun için gün geçmiyor ki bir davetten sonra göğüs ağrısıyla bir hasta gelmesin'' diye konuştu.
Bilhassa aşırı kilolu olanlara ekmek miktarını azaltması tavsiyesinde bulunan Gök, tam
buğday ekmeğinden bir dilim yemenin, şekeri azaltmanın, dengeli beslenmenin hayati öneme sahip olduğuna dikkati çekti.
Akşam yemeklerinin çok az ve hafif yenmesi gerektiğine dikkati çeken Gök, ''Kalp hastası olanlar ölçülü yemeli ve mutlaka süt ve yumurta gıdasını az da olsa almalı. Öğle ve
akşam hafif yemeli, mutlaka düzenli egzersiz yapmalı. Yani günde yarım saat yürümeli ama
kalp damar hastalığı olanlar, rüzgara karşı, soğuğa karşı, tok karına yürürse kalp krizi geçirirler'' ifadelerini kullandı.
Dışarı çıkarken
eldiven, bere ve boğazlı kazak kullanılmasının gerekli olduğunu anlatan Gök, şunları kaydetti:
''Soğuk, doğrudan kalbi besleyen koroner arterlerde (kalbi besleyen damarlar) spazm yapıyor. Kalp damarlarındaki darlıkların yırtılması kalp krizine neden oluyor. Bu da ani tansiyon yükselmelerine ve ani
ölümle sonuçlanabiliyor. Aynı şekilde, organlarda, elimizde veya yüzümüzde soğuğun etkisiyle spazm oluşması da tansiyonda ani yükselmelere sebep olabiliyor. Bu da yine kalp krizini tetikleyen önemli bir rol üstleniyor. Kalp krizi geçiren hastaların yüzde 15-20'si hastaneye ulaşamadan yaşamını kaybedebiliyor.''
Kalp hastalığı olanların, ilaçlarını mutlaka almaları önerisinde bulunan Gök, şöyle devam etti:
''
Sabahları artan sinir sistemindeki uyarılma, kanda hormonların artışına neden oluyor. Sabahın erken saatlerinden öğleye kadar vücudun
doğal ritme uygun şekilde
kan basıncı artıyor. Kandaki pıhtılaşmayı sağlayan etkenlerin yapışkanlık değeri artıyor, hormonlar artıyor, dolayısı ile kalp krizi, ani ölüm
hipertansiyon kalp komplikasyonları sabah erken oluşuyor. O nedenle hastalara, sabahları ilaçlarını almalarını tavsiye ediyoruz.''
-Sigara, soğukta daha da öldürücü oluyor-
Sigaranın ciddi ve ölümcül bir problem olduğunu dile getiren Gök, ''Halkımız, soğuktan korunmak için bile sigara içiyor. Sigara tansiyonu zaten yükseltiyor, soğukta ona ilave edilince daha tehlikeli sonuçlar ortaya çıkıyor. Bu konuya çok duyarlı olmak lazım. Sigara koruyucu değil aksine öldürücü oluyor'' dedi.
Gıdalar konusunda ''Sütte
kanserojen maddesi var, etli mamullerde zararlı şeyler var'' gibi değişik spekülasyonlar olduğunu savunan Gök, ''Günün her saatinde süt öneriyoruz. Sabahleyin sıcak bir süt veya akşamları yarım
bardak sıcak bir süt içilmesini ısrarla tavsiye ediyoruz. Özellikle 40-45 yaşından sonra
kemik erimesine engel olması için de süt öneriyoruz. Her şeyin zararlı etkisi olabilir ama ölçüyü kaçırmamak lazım. Sütte, koruyucu bir
takım katkı maddelerinin olduğu ifade ediliyor, bu konuda Gıda
Tarım ve
Hayvancılık İl Müdürlükleri veya sağlık kuruluşlarına çok önemli görevler düşüyor'' diye konuştu.