Kırmızı şarabın vücudu gençleştirdiği, ömrü uzattığı ve
kalp hastalıklarına karşı koruduğuna yönelik araştırmaların mimarı olan Amerikalı
profesörün tüm bilimsel
makalelerinde
sahtekarlık yaptığı ortaya çıktı.
Bilim dünyası şokta...
Kırmızı şarapta bulunan ve üzümün kabuğundan çıkan resveratrol maddesi yıllarca bilim adamları tarafından “
gençlik iksiri” olarak nitelendirildi. Bu maddenin mucizevi özellikleri sayesinde yaşlanmayı geciktiren ilaçların piyasaya çıkacağı, kalp hastalıklarının önüne geçecek formüllerin üretileceği yıllardır haber oldu. Bu araştırmaların arkasındaki isim ise resveratrol konusunda dünyanın bir numaralı uzmanı olarak nitelendirilen Amerikalı moleküler biyolog Prof. Dipak Das’tı. Hint asıllı profesör, son 5 yıl içerisinde bu maddenin mucizeleri konusunda sayısız makale yazdı, bir sağlık dergisinin başına getirildi ve dünyada büyük üne kavuştu. Makaleleri, 11 farklı bilimsel dergide yayınlandı ve diğer bilim adamları tarafından da referans olarak kullanıldı. Sadece son birkaç yıl içerisinde 30 bilimsel makalesi diğer uzmanlarca 100’den fazla kez kullanıldı. Das, kırmızı şarap konusundaki araştırmaları ile ün kazanmasının ardından beyaz şarabın da benzer etkileri olduğu iddiasıyla
tartışma yaratmıştı. Moleküler Biyolog “Üzümün etli kısmı da kabuğu ile aynı işi görüyor. Günde bir ya da iki kadeh beyaz şarabın da aynen kırmızı şarap gibi yararlı olduğunu söyleyebiliriz” deyince
bilim dünyasında tartışma patlak vermişti.
‘Yeni
aspirin’ denmişti
Hint asıllı Das’ın kazandığı bu ün, çok uzun sürmedi.
Connecticut Üniversitesi dün 3 yıldır Das’ı incelediklerini ve hakkında 60 bin sayfalık inceleme raporu hazırlandığını duyurdu. Buna göre, Das’ın bilimsel makalelerinde 145 farklı hileye başvurduğu ve resveratrol maddesiyle ilgili makalelerinin tümünde kullandığı verilerin sahte olduğu tespit edildi. Üniversite yönetimi, profesörün okuldan uzaklaştırılması için gerekli prosedürün başlatıldığını duyururken, Das, başında bulunduğu sağlık dergisinden de kovuldu. Uluslararası haber ajansları, bilim adamının sahtekarlığını dünyaya geniş bir şekilde aktardı. “Yeni aspirin” olarak nitelendirilen resveratrol’ün de bir
efsane olduğu şüphesi kuvvetlendi.
GAZETE VATAN