Her sabah, büyük bir çoğunluğunuz aynı prosedürü uygulamak için, yetişkin olduğumuzu hatırlatan ve adet rutinin altına girdiğimiz yere gideriz: İşe. İş olmadan, para yok, para olmayınca yemek yok, ev yok, hayatınızı uzatacak etkiler yok. İşten kaynaklanan hastalıklar gerçektir ve gittikçe aşikar olmaya başlamıştır. İşten kaynaklı sağlık sorunları çalıştığınız alana göre değişmektedir. Diyelim ki şuan iş yerinde bilgisayar karşısında oturuyorsunuz o zaman sizi, iş yerinde karşı karşıya olduğunuz sağlık problemleri konusunda aydınlatalım. Kol ağrınız artar Ağrıyan omuzlar, bilekler, dirsekler ve parmaklar… Bunlar kalçanızın üzerinde düzensizliğini gösterebilecek birkaç örnek. Tenisçi bileği, bilek yanması gibi. Üst eksteremite bozukluğu (ued), zor olabilir, zorluğu semptomların çok genellenebilir ve tanımlanamaz olmasıdır. Şimdi ise tekrarlayan stres yaralanmaları (rsı) denilen rahatsızlıkla karşı karşıya geldin. Tekrarlamaların yaralanmaya sebep olacağını söyleyen bu durumun tamamen doğru olmadığını biliyoruz. Bir çok kanıt gösterir ki üst ektremite bozukluları 3 kompleks an faktörüm kompleks etkileşim sonucu ortaya çıkar. Ergonomik faktörler, daha önceden oluşan sağlık koşuları, psikososyal koşullar. Sadece tekrarla hastalığın oluşması çok nadir karşılaşılan bir durumdur. Onun yerine ergonomik faktörler olan güç, vibrasyon, tekrar ve yanlış duruşu suçlayın. Çalıştığınız alanı yeniden düzenlemek tüm sorunu çözmeyecektir. Eğer mümkünse daha önceden sahip olduğunuz koşullarla ilgili fizikçi ile konuşun (örneğin diyabet) Sırtınızdaki yükü hafifletin Aslında bizi sırtımızın değil ayaklarımızın taşıdığını biliyoruz ama bazen omzumun herkül kadar güçlü olduğunu düşünüp ona yüklenebiliyoruz. Bunu kaldırabilir diyoruz ama hayır kaldıramaz. Eğer iş yerinizde çok fazla yüklenme, kaldırma ve döndürme varsa, beklenmedik hareketler yapılıyorsa, akıma maruz kalıyorsanız, hatta çok hareketsizseniz; sırtınızı düşünüp çalışma programınızı yeniden ayarlayın. Özellikle esneme ve güçlendirme çalışmaları sizin günlük rutininiz olmalı. Eğer hiçbir şey yapamıyorsanız, kendinizi eğitin. Solunum bozuklukları Yanınızda iş arkadaşınızın burnu akıyor, gözleri sulanıyor ve hapşırıyor mu? Yalnız değilsiniz. İş yerinde Bu virüse maruz kalan sizin gibi çok insan var. Kalabalık iş yerlerinde solunum her zaman zor olmuştur. Bir hastalık varsa şirkette, hastalığın tüm şirkete yayılma süresi 2 gündür. Ve konu viral solunum enfeksiyonu olunca dinlenmekten başka çözüm yoktur. Eğer çok kötü hissediyorsanız, doktora görünün. Sorun virüsün nasıl yayıldığını bulmaktadır: Hapşırarak mı, salya ile mi? Hastalığın nasıl bulaştığını bilmek korunmanızın temelini oluşturacaktır. İyi bir el sabunu kullanın, kişisel eşyalarınızı paylaşmayın, hapşırırken ağzınızı kapatın ve sosyal ortamdan biraz uzaklaşın, eğer hastaysanız evde kalın. İş yerinin sağladığı solunum ortamında en üst sırayı küf ve asbestos almaktadır. Şirkette oluşan küf havalandırma sistemi sayesinde her yere yayılır ve alerjik durum , astım hastalarında nefes alma zorluğu ve bazı enfeksiyonlar yaratır. Eğer açıklanamayan bir alerjiniz varsa küf sebebi olabilir. Kaygı, stres ve sinirsel bozukluklar iş kaybetmenin en büyük sebeplerinden biridir. Ve sürpriz, 2001'de yapılan bir araştırma sonucu; teknik, satış ve yönetim destekli şirketlerde sinirsel bozukluklar iki katına çıkmıştır. Stres kalp ve damar sistemlerinizi, panik bozukluğunu hatta bağışıklık sisteminizi bile zayıflatır. Öncelikle stresin neden kaynaklandığını bulmanız gerekiyor. Bireysel bir çalışanın karakterinden mi, alışma koşullarından mı(gece-gündüz vardiyası, efor-kazanç dengesizliği)? Kesin olan bir şey vardır, stres yaratan birkaç şeyin bir arada olması çok kötüdür. Eğer işyerinde çok fazla stresiniz varsa, aerobik bu streslerden kurtulmak için mükemmel bir çözümdür. Çalışmak o kadar da kötü değildir. Ve her zaman sağlıksız olmak zorunda da değildir. Değerlendirme, eğitim ve egzersiz yaparsanız, en azından çalışma hayatınızda kendinizi korumuş olursunuz.