Anne-
baba ishal, kabız, is
ilik olan ve ateşlenen çocuğuna kendisi müdahalede bulunabilir. Ancak dikkatli olmak şartıyla. Zira yapılan yanlış uygulamalar, çocuğun sağlığına daha fazla zarar verebiliyor.
Marmara Üniversitesi
Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon
Hastalıkları
Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ahmet Soysal, evde yapılabilecek
tedavi yöntemleri ile ilgili önemli bilgiler verdi. Soysal, ishal olan çocuğa
meyve suları ve meşrubat verilmemesi gerektiğini söylüyor. Ateşli çocuğun da
aspirin kullanmaması gerektiğini ifade eden Soysal, "Aspirin viral hastalık durumlarında kullanılması halinde
karaciğer yetmezliği ile giden tabloya neden olabilir. Aspirin hekim önerisi olmadan verilmemeli. Ayrıca ateşli çocuğu
soğuk musluk suyunun altına sokmak veya sirkeli su sürmek ateşi düşürmede etkili değildir. Hatta çocukta titreme ve huzursuzluk oluşturur." diyor.
İSHALE KARŞI NASIL TEDBİR ALMALI?
Doç. Dr. Ahmet Soysal, çocuklardaki ishalin en büyük nedeninin virüs, bakteri ve parazitler olduğunu belirtiyor.
İshalli çocukta ishalin derecesine göre sıvı kaybı anlamına gelen dehidratasyon tablosunun ortaya çıktığını söyleyen Soysal, bu tablonun ishalin evde tedavi edilip edilemeyeceği hakkında bilgi verdiğini aktarıyor. Anne ve baba, ishali olan çocukta dehidratasyon derecesini değerlendirmeli. Öncelikle çocuğun
ağız içinin kuru olup olmadığına bakılmalı. Eğer çocuğun ağız içi kurumaya başlamış,
idrar çıkarmasında hafif azalma olmuş ve çocukta
susuzluk hissi gelişmiş ise hafif derecede dehidratasyon gelişmiştir. Orta derecede dehidratasyonda ise ağız içi tamamen kuru, bıngıldağı çökmüş, göz küresi çökmüş, idrar çıkışı azalmış ve
deri dokusunda bozulma olmuştur. Ağır derecede dehidratasyonda da çocuğun solunumu ve nabzı hızlanmıştır, idrar çıkışı tamamen azalmış, göz küreleri çökmüş, bıngıldağı çökmüş ve çocuğun genel durumu bozulmuştur. Orta ve ağır derecede dehidratasyonu olan çocuklar en kısa sürede hastaneye götürülmeli. Hafif dehidratasyonu olan çocuklar ve oral alımı iyi olan, aşırı
kusması olmayan çocuklar evde tedavi edilebilir.
ŞEKERLİ VE YAĞLI GIDALARDAN KAÇININ
Soysal, evde ishal tedavisinde dikkat edilecek hususları şöyle sıralıyor: Antibiyotiklerin ishal tedavisinde yeri yok. Zira ishal sıklığını artırabilir, hekim önerisi olmadan kullanılmamalıdır. Kusma önleyici ilaçların kullanılmasında dikkatli olunmalı, sık yan etkileri görülebilir. İshali olan 6 aydan
küçük çocuklarda
emzirme asla kesilmemeli, hatta sıklaştırılmalı. Her ishalli dışkı yapışında kaynatılmış ve soğutulmuş sudan alabildiği kadar verilmeli. Yaşı büyük çocuklarda ise öncelikle bol sıvı özellikle su verilmeli, su ise kaynatılmış ve soğutulmuş olmalı. Sıvı ihtiyacını karşılamak için hazır meyve suları ve meşrubatlar
tercih edilmemeli. Şekerli ve yağlı gıdalardan sakınılmalı;
tatlı, gofret,
bisküvi, bal, kola,
gazoz, çikolata gibi ürünlerden kaçınılmalı. Beyaz
peynir, patates, yoğurt, pirinç lapası, pirinç pilavı, muz, az yağlı
köfte tercih edilmeli. Ayrıca çocuklara çinko içeren solüsyonların (çözelti) verilmesi ishalde faydalıdır.
Kabızlıkta çocuğa kuru erik ve armut verin
Çocuklarda
kabızlık genellikle ek gıdalara geçildiği (6-12 ay arası),
tuvalet alışkanlığının edinildiği ve okula başlama döneminde görülür. Kabızlığın önlenmesi ve basit kabızlığın tedavisinde en önemli nokta lifli (posalı) gıdalar tüketmektir. Liften zengin gıdalar tam tahıldan yapılmış ekmek, baklagiller, fındık,
fıstık, meyve ve sebzelerdir. Kuru erik ve armut iyi bir dışkı çıkarıcıdır. Çocuğa havuç, turp, domates gibi sebzeler her gün düzenli olarak verilmeli. Ayrıca günlük
elma, kuru erik,
portakal veya armut suyu içirilmeli. Üç yaşından büyük çocuklara gün arasında ara öğün olarak fındık veya fıstık, ekmek veya
salata yedirilmeli. Bu beslenme şekliyle de kabızlık düzelmiyor ise fitil veya laksatif olarak adlandırılan ilaçlar hekim danışmanlığında kullanılmalı.
Ilık ıslak havlu koymak ateşe karşı daha etkili
Ateşi düşürmek için çocuğun üzerindeki giysiler tamamen çıkarılmamalı, üzerine hafif giysiler giydirilmeli. Bol sıvı ve ateş düşürücü olarak da asetaminofen veya ibuprofen kilosuna göre ayarlanarak verilmeli. Asetaminofen dozu 4-6 saatte, ibuprofen dozu ise 6 saatte bir tekrar edilebilir. Ateşli çocukta ateş düşürücü olarak aspirin kullanılmamalı. Aspirin bazı viral hastalık durumlarında kullanılması halinde karaciğer yetmezliğine neden olabilir, hekim önerisi olmadan kullanılmamalı. Ateşli çocuğu akan soğuk musluk suyunun altına sokmak en sık yapılan hata. Soğuk suyun altına sokmak çocukta titreme hissi ve huzursuzluk oluşturur ayrıca kısa süre içinde tekrar ateş çıkar. Bunun yerine vücudunun belli başlı yerlerine ılık ıslak havlu koymak daha etkilidir. Sirkeli su sürmek de diğer sık yapılan hatalardan biri. Sirkeli su, ateş düşürmede etkili değildir ayrıca çocuğun kötü kokmasına neden olur.
Zeytinyağı içeren kremler, pişiği önlüyor
Pişik olan bebeklerde alt bezi kullanımına kısa süreli ara verilmeli, alt bezi bölgesinin direkt hava ile temas etmesine izin verilmeli ve sık sık alt bezi değiştirilerek çocuğun altının kuru kalması sağlanmalı. Bunun yanında alt bezi bölgesine yüzeysel olarak vazelin ve çinko içeren merhemler sürülebilir ve her alt değişiminde uygulanmalıdır. Ayrıca zeytinyağı ile bu bölgenin sıvanması fiziksel olarak bariyer etkisi sağlayarak pişik gelişiminin önüne geçebilir. Özellikle prematür bebeklerde yapılan çalışmalarda zeytinyağı içeren kremlerin pişik gelişimini önlediği ortaya çıktı. Pişik tedavisinde pudra kullanılması ise tartışmalı bir konu. Pudra cilt hasarı ve terlemesini önleyerek pişik tedavisinde yardımcı olabilir ancak günümüzde ilk önerilen tedaviler arasında yer almıyor. İsilik olan bebeğin ise aşırı terlemesi önlenmeli, daha serin ortama götürülmeli, hafif giysiler giydirilmeli ve ılık
banyo yaptırılmalıdır.