Annelik zor zanaat. Hele bir de
hastane telaşı bitince bebeğinizi kucağınıza alıp eve yollandığınızda ağır bir sorumluluk çöker omzunuza. "Bebeğimi nasıl emzireceğim? Doyduğunu nasıl anlarım? Ya
banyosu? Peki, bu kadar
ağlaması normal mi? Üşüyor mu acaba?" Bunun gibi onlarca soru kemirir insanın zihnini. Aslında paniğe hiç gerek yok. Yenidoğan
bakımı sandığınız kadar zor değil. Çocuğunu kucağına almış çiçeği burnunda anneler için bebek bakım önerilerini ve bu konuda doğru bilinen yanlışları
Kozyatağı Central Hospital Gebe Eğitim ve Yenidoğan
Bebek Ziyareti Koordinatörü
Medine Budak ve
Uzman Bebek
Hemşiresi Nurgül Hüsem'den dinledik.
Ne kadarla doyar, ne zaman uyur?
Annelerin en büyük kaygısı çocuğun az emmesi. Normalde bir bebek, yirmişer dakika emerek doyar. Bu süreden sonra hâlâ aranıyorsa açtır. İlk bir ay 2-3 saat aralıkla muhakkak emzirilmeli. Aksi takdirde sütünüz azalabilir. İlerleyen zamanlarda bebeğin
çene yapısı güçlendikçe bu aralık da uzuyor. Altı aya kadar doktorunuz önermedikçe
anne sütü dışında hiçbir şey vermeyin.
Biberon ve
emzik yerine direkt emmesini sağlayın.
Uyku düzenine gelince; bebeğiniz toksa, altı
temiz ve gazı da yoksa ilk haftalarda sürekli uyku halinde olması normal. Sürekli aynı yöne yatırmak yerine bazen sağa, bazen sola çevirin. Böylelikle kasları rahatlar. Ağlama nöbetlerinde de endişelenmeyin, karnı aç ya da altını kirletmiş olabilir.
Banyo ve
masajı nasıl olmalı?
Bebeğin banyosu da göbek bağı düştükten sonra yani
doğumdan bir hafta on gün sonra yaptırılmalı. Ten teması kurup onunla konuşmak ya da
şarkı söylemek korkusunu azaltır. Göz yakmayan, fazla köpürmeyen ve paraben içermeyen şampuanları
tercih edin. Elinizle yüz üstüyken kavradığınız bebeğin önce gövdesini sonra kol ve ayaklarını yıkayın. Üşümemesi için kafasını yıkamayı sona bırakın.
Suyu hafifçe sırtından boşaltın, bu esnada ağzına ve burnuna kaçmamasına özen gösterin, elinizle hafifçe ovalayarak. Bu esnada tüm evde oda sıcaklığı 23-24 derece olmalı. Suyu ne çok sıcak ne de çok
soğuk olmalı. Banyoda sırtına büyük ve
küçük kalpler halinde kol ve ayaklarına ise çok hafif dokunuşlarla masaj yapmak kaslarını rahatlatır. Bebeği fazla sarıp sarmalamak gereksiz. Hatta bebeğinizde huzursuzluk ve isiliğe yol açabilir. Bu nedenle içine giydirdiğiniz bir zıbın ve üstüne giydirdiğiniz bir
takım ya da tulum yeterli. Uyurken üzerine penye bir
battaniye örtmek yeterli, dışarı çıkarken hava soğuksa üstüne kalın bir battaniye alabilirsiniz.
***
Doğru sandığınız bu yanlışlara düşmeyin
Bebeğimi kundaklamalı mıyım?
Bebeği sıkıca sarıp sarmalamak, hem hareket alanını kısıtlayarak bunalmasına neden olur hem de doğuştan kalça çıkığına eğilimli bebeklerde çıkık ihtimalini artırarak, ara bezi ile düzeltilme şansını azaltır.
Altı aydan küçük bebeklerin oturtulması sakıncalı mı?
Bebeğin denge merkezi tam gelişmediğinden altı aydan önce bebek kendiliğinden oturamaz. Ancak oturtulabilir ya da yan yatırılabilir.
Anne sütü içen bebek, suya ihtiyaç duyar mı?
Anne sütü, yeni doğan bebeğin tüm sıvı ihtiyacını karşılar zaten. Buna gerek yoktur.
Bebeği kucağa almak, onu kucağa alıştırır mı?
Halk arasında "Aman kucağa alışmasın" denir bebekler için. Ancak dozu ayarlamak önemli. Her ağlayışta kucağa almayın ama onu kucaktan tamamen mahrum da etmeyin. Mutlaka ona şarkı ya da ninni söyleyip okşayarak ten teması kurun.
Bebeği tuzlama ve benzeri âdetlerin faydası var mı?
Bebek kokmasın diye tuzlamak,
tatlı olsun diye bal yedirmek, saçları gür çıksın diye kazıtmak, sarılığı geçirmek için sarı tülbende sarmak vs. âdetlerin faydası olmadığı gibi ölümcül sonuçlar doğurabilir.
Bebeği dışarıya çıkarmak ve tırnağını kesmek için kırkının çıkmasını beklemeli miyim?
Bebeğin tırnağı ne zaman uzarsa o zaman kesilebilir. Aynı şekilde kırkından önce de dışarı çıkarılabilir.
Hastane, yeni doğan bebekleri evinde ziyaret ediyor
Bebeğin göbek bağı bakımı, muayenesi, gelişiminin değerlendirilmesi... Yapılacak bir sürü iş var taze anneler için. Central Hospital, yeni doğan bebekler ve anneleri şehrin trafiği ve stresli ortamına sokmadan ev ziyaretleri yaparak çözmüş bu işi. Uzman bebek hemşiresi ve sağlık ekiplerinin evinde ziyaret ettiği, hastanede doğum yapan annelerden biri de Tülay
Önal. Central ekibiyle birlikte Tülay Hanım'ın evine konuk olduk. Önal, kızı
Yağmur Nur'un bakımıyla alakalı başlarda çok sorunlar yaşadığını, sürekli bebeğini doyuramadığı endişesi taşıdığını ve ağlamasına bir anlam veremediğini söylüyor. Ancak uzman bebek hemşiresi Nurgül Hüsem, Tülay Hanım'ın endişelerini giderecek doğru biberon kullanmadan
emzirme tekniğini öğreterek, anne sütü yanında ek bir gıdaya gerek olmadığını anlatıyor.
İlk banyosunu hemşireler yaptırıyor
Anne ve hemşireler, göbek bağı henüz düşen Yağmur'un ilk banyosunu yaptırıyorlar birlikte. Yağmur tartılıyor, iki kilo altı yüz altmış gram. Uzman hemşire boyunu kırk dokuz santim, kafa çevresini otuz dört buçuk santim olarak ölçüyor. Muayenesi de
ihmal edilmiyor. Her şey normal. Ardından bezini birlikte değiştirerek bebeğin bakımını tamamlıyorlar. Tülay Hanım, bu ziyaretten memnun. Emzirmeden uyku düzenine, banyosundan gelişimine bebeği hakkında çok şey öğrendiğini söylüyor. Tüm bu işlemler tıbbî değerlendirme sürecine katılmak üzere raporlanıyor hemşireler tarafından. Sadece yeni doğan bebek ve anneler değil, anne adayları da ihmal edilmiyor. Central Hospital yetkilileri, 1 yılı aşkın süredir uzman hekimler, terapistler, diyetisyenler ve uzman bebek hemşirelerinden oluşan eğitim kadrosuyla doğum ve bebek bakımı konusunda anne adaylarını bilgilendiriyor. Ücretsiz olarak sunulan, tüm gebelere açık eğitimlerde anne adayları hem bilinçleniyor hem de diğer gebelerle tecrübelerini paylaşabilecekleri bir atmosfere kavuşuyor.