Türkiye'de ilk kez 2003 yılında
doku uyumu aramadan, sadece kan uyumuyla
böbrek nakline başlanan AÜ
Tıp Fakültesi Organ Nakli
Merkezinde, doku uyumu olmadan yapılan böbrek nakilleriyle yarı yarıya doku uyumu olan böbrek nakilleri arasında 3 yıllık süre sonunda başarı oranı açısından fark olmadığı saptandı. Bu uygulamayla çok sayıda
hasta, yaşamına sağlıklı şekilde devam etme şansı yakaladı.
Geçen yıl Türkiye'deki tüm böbrek nakillerinin yüzde 35-40'lık kısmını yaparak
organ naklinin lokomotifi olan AÜ Tıp Fakültesi Organ Nakli Merkezi,
Eylül ayından itibaren de dünyadaki gelişmelere paralel olarak, kan uyumu aranmadan böbrek nakline başlayacak.
SAĞLIKLI VERİCİ YETERLİ OLACAK
AÜ Tıp Fakültesi Organ Nakli Merkezi Müdürü Prof. Dr. Alper Demirbaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Eylül ayında
kan grubu uyumsuz olan alıcı ve vericiler arasında böbrek nakli yapmayı planladıklarını söyledi.
Dünyada, bu uygulamanın Japonya'da 5, ABD'de 1 merkez tarafından yapıldığına dikkati çeken Prof. Dr. Demirbaş, Japonya'daki merkezlerde kan grubu uyumsuz nakillerde bir yılda yüzde 80-85, ABD'de de yüzde 85 oranında başarı sağlandığını bildirdi.
Eylül ayında Japonya'ya giderek buradaki bir merkezle ortak çalışma yapacaklarını belirten Prof. Dr. Demirbaş, şöyle devam etti:
''Bu, dünyada uygulanan en son yöntemdir. Bilimsel bir gelişmedir. Biz de bu yöntemin mantıklı olduğunu düşünüyoruz. Uygulamak istiyoruz. Altyapımız ve hazırlıklarımız tamam. Japonya'dan döndükten sonra yöntemi kullanmaya başlayacağız.
Böbrek yetmezliği olan
diyaliz hastalarının mutlaka böbrek nakli olması gerekiyor. Bu yöntemle canlı vericili böbrek nakli sayısının daha da artırılabileceğini düşünüyoruz.
Böbrek yetmezliği hastalarının yüzde 93'ü diyaliz
tedavisinde. Bu, olmaması gereken bir oran. Böbrek hastalarının en az yüzde 35-40'ına böbrek nakli yapılmalı. Dünyadaki gelişmelere paralel olarak Türkiye'de kan grubu bariyerini aşmak istiyoruz. Kan uyumsuz nakillerde, sadece vericinin sağlıklı olması yeterli olacak. Bu uygulamayla kan uyumu ve doku uyumu aramadan hastanın sağlıklı bir vericisinin olması bize yetecek.''
Prof. Dr. Demirbaş, canlı vericiden böbrek naklinde öncelikle kan ve doku grubu uyumu donörlerin
tercih edileceğini, ancak bunun olmaması durumunda kan uyumsuz nakil yapılacağını bildirdi.
Prof. Dr. Demirbaş, böbrek naklinin Türkiye'de yaygın bir tedavi haline dönüşmesi için Eylül ayından itibaren değişik illerde paneller düzenleyeceklerini kaydetti.
5 AYDA 105 NAKİL
Geçen yıl yaptığı böbrek nakilleriyle
Avrupa şampiyonu olan merkezde, 2000 yılında 37 böbrek nakli yapılırken, 2001 yılında sayı 71'e, 2002'de 94'e, 2003'te 147'ye, 2004'te 171'e, 2005'te ise 250'ye ulaştı. Bu yılın 5 ayında ise merkezde 105 böbrek nakli yapıldı.