Keneyi ciddiye almalıyız

Kırım Kongo Kanamalı Ateşi virüsünü taşıyan kenelerin kesinlikle ezilmeden ve rahatsız edilmeden vücuttan sökülmesi gerekiyor. Aksi takdirde içindeki virüsü daha yoğun olarak bulaştırıyor...

Keneyi ciddiye almalıyız

YAZ ayları özellikle piknik sevenler için keneler yüzünde kabusa dönüşebiliyor. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) virüsünü taşıyan kenelerin yoğun olarak bulunduğu coğrafyada hayvancılıkla uğraşan, tarlada veya ormanda çalışmak zorunda olanlar ise her gün risk altında. Kenelerin bütün olarak çıkartılması, baş kısmına yakın bir noktadan cımbız benzeri ince uçlu bir pensle tutularak kopartılmadan sökülmesi gerekli. BENZİN SÜRMEYİN KENE ezilirse veya gazyağı, benzin, aseton, oje, tuz ruhu, çamaşır suyu gibi çeşitli maddelerle rahatsız edilirse içindeki virüsü daha yoğun olarak bulaştırıyor. Çıkartılan kene de mutlaka kapaklı bir şişe içinde öldürülmeli. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Doğancı, halk arasında kene ateşi olarak bilinen KKKA teşhisinin zor olmadığını, alt yapı ve teknolojinin kendilerinde olduğunu ancak tanı kiti gereksinimleri olduğunu söyledi. AŞI ETKİLİ OLMAYABİLİR DOĞANCI, KKKA virüsünün laboratuvar kazasına yol açabilecek çok tehlikeli bir virüs olduğunu belirtti. Erken tanı ve etkin tedavinin bir an önce başlatılmasının ölümcül olabilen kanama komplikasyonlarını engellediğini söyleyen Prof. Doğancı eskiden beri bilinen bu virüsün aşısının olmama sebebini ise ‘Hastalığın mekanizmasına bakıldığında böyle bir aşının etkili olabileceği kanaatinde değilim. Hastalık bağışıklık sistemindeki bir dengesizlikten dolayı kanamalara sebep oluyor ve ölüme götürüyor. Bu nedenle bağışıklık sisteminin aşı ile uyarılmasının vereceği sonuç tahmin edilemez. Serum veya aşı uygulamasının zarar verebilmesi de söz konusu olabilir. Virüsün hayvanlarda hastalığa yol açmaması da hayvan deneylerinin yapılabilmesini engelliyor’ diye açıkladı. TÜRKİYE’DEKi COĞRAFi DAĞILIM PROF. Dr. Levent Doğancı halk arasında ‘Anadolu koyun kenesi’ adıyla bilinen kenenin dağılımının şimdilik Çorum, Tokat, Amasya, Samsun, Sivas, Erzincan, Ordu ve Giresun yaylalarında yoğun olduğunu söylüyor. Prof. Doğancı ‘Canlı hayvan ticareti gibi hayvan hareketliliğiyle bu kenelerin yaşayıp çoğalabileceği coğrafi alanlara doğru bir yayılım söz konusu. İlk başladığında Yeşilırmak havzasında gözlenen bu enfeksiyon, bu yıl 3-4 büyük nehir havzasına yayılım gösterdi’ diyor.
<< Önceki Haber Keneyi ciddiye almalıyız Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER